6
Mayıs
2024
Pazertesi
TOKAT

Üvey ağabeyiyle kaderi aynı oldu

Terör örgütünün döşediği mayınlar, Hakkari'nin Çukurca ilçesinde 1 askerin şehit düşmesine yol açtı.

Vatan uğrunda can veren Çavuş Ömer Çınar'ın üvey kardeşi Mücahit Okur'un da 16 yıl önce aynı ilçede şehit olduğu öğrenildi.

Bu acı tesadüf Tokat'ın Turhal ilçesini yasa boğdu. Vatandaşlar ve mülkî idare amirleri, aileyi ziyaret ederek taziyede bulundu.

2 gün önce oğluyla telefonla görüştüğü belirten acılı anne, emniyet müdürünün boynuna sarılarak gözyaşı döktü. Şehidin babası ise oğluyla yaptıkları son görüşmeyi anlattı: "Annesine, 'Operasyondayım ama nerede olduğumu bilmiyorum.' demiş. 2 gün sonra maalesef ölüm haberi geldi. Bir Mücahit gider, bin Mücahit gelir. Bir Ömer gider, bin Ömer gelir."

Hakkari'nin Çukurca ilçesi kırsalında PKK terör örgütünün daha önce araziye döşediği mayının askerlerin geçişi sırasında patlamasıyla 1 asker şehit oldu, 2 asker yaralandı. Şehit düşen Ömer Çınar'ın üvey kardeşinin de 16 yıl önce aynı ilçede şehit olduğu öğrenildi.

Çukurca ilçesine bağlı Kavuşak köyü yakınlarında, terör örgütü PKK üyeleri tarafından araziye döşenen mayının patlaması sonucu şehit olan askerin, Üzümlü Karakolu'nda vatani görevini yapan Jandarma Komando Çavuş Ömer Çınar (21) olduğu belirtildi. Ailesinin Gebze'de yaşadığı öğrenilen Ömer Çınar'ın şehit düştüğü haberi, memleketi Tokat'ın Turhal ilçesinde büyük üzüntüyle karşılandı.

Anne Döne Okur'un ikinci eşi İbrahim Okur'un oğlu olan Mücahit Okur'un da 26 Mayıs 1992 tarihinde Çukurca'da şehit düştüğü öğrenildi. Turhal Kaymakamı Saadettin Yücel, Belediye Başkanı Ali Gözen, Garnizon Komutanı Taner Tengiz, İlçe Emniyet Müdürü Hasan Hüseyin Bahar, acılı aileyi Boyacılar Mahallesi Yeni Celal Caddesi'ndeki evinde ziyaret ederek taziyede bulundu. Askerliğinin bitmesine 6 ay kaldığı öğrenilen Çınar'ın yakınları sinir krizi geçirdi. Operasyondayken 2 gün önce oğluyla telefonla görüştüğü öğrenilen anne Döne Okur, daha önceden de tanıdığı İlçe Emniyet Müdürü Hasan Hüseyin Bahar'ın boynuna sarılarak gözyaşı döktü.

Acılı baba İbrahim Okur, "2 gün önce annesiyle konuştu. Annesine, 'Operasyondayım, ama nerede olduğumu bilmiyorum. Bölüğe dönünce seni ararım.' demiş. 2 gün sonra maalesef bu haberi geldi. Bir Mücahit gider, bin Mücahit gelir. Bir Ömer gider, bin Ömer gelir." dedi.

Okur, şehit Ömer Çınar'ın yaklaşık bir ay önce 100'e yakın askerlik fotoğrafını postaya verdiğini söylediğini, ancak bu fotoğrafların henüz kendilerine ulaşmadığını belirtti.

Şehidin kardeşleri Arzu Yiğit, Murat Çınar, Satılmış Çınar ve Nigar Yörür, büyük üzüntü yaşarken şehit Çınar'ın yakınlarına sağlık görevlileri müdahale etti. Üvey kardeşi gibi şehit olan Ömer Çınar'ın cenazesinin Tokat'ın Turhal ilçesinde bugün toprağa verileceği öğrenildi.

AA
Yayın Tarihi : 17 Mayıs 2008 Cumartesi 10:37:27


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
nuray amasya IP: 88.229.60.xxx Tarih : 17.05.2008 12:09:00

Vatan Uğrunda Ölen Varsa Vatandır,Dediği gibi şairin bizim Vatanımızda Mübarek kanlarla Vatanlığını Tarihin nin başından beri tescil etmiştir.Gencecik yavrular bir bir giderken yüreğimiz onlarla birlikte elbette kavruluyor.Lakin unutulmamalıdırki bu vatanın birlik ve bütünlüğü için can vermeye hazır milyonlarca mehmedi vardır Rabbim ailesine sabırlar versin.Ruhun şad olsun şehidim


Celal Topak IP: 85.105.101.xxx Tarih : 17.05.2008 11:42:39

ulasabıldıgı en yuksek mertebeye geldı askerımız.allah gerıde kalanlara sabır versım.hala anlayamadımı su PKK TC bınlerce sehıt de verse bu ugrastan vazgecmeyecegını bılmıyolarmı.ole haınce pusu atmak deıl,mayın dosemek deıl kallessınız sız.sunu ıyı bılın ulan PKK ıtlerı.bır omer kardesımız sehıt oldu.ama arkasında mılyonlarca omer var.bunu sıze gun gectıkce ıspatlıyacagız ve tetık ceken o parmaklarınızı kesıp maskot yapmak ıcın and ıcerım.bu haberı gorupte kılı bıle kıpramayan asker kacakları utansın.yorumum hakkında ıletısım kurmak ısteyen olursa tkt_60_356@hotmail.com


Bünyamin Yıldırıım IP: 78.183.15.xxx Tarih : 18.05.2008 15:50:20

Bir oda, yerde bir mum, perdeler indirilmiş; Yerde çıplak bir gömlek, korkusundan dirilmiş. Sütbeyaz duvarlarda, çivilerin gölgesi; Artık ne bir çıtırtı, ne de bir ayak sesi... Yatıyor yatağında, dimdik, upuzun, ölü; Üstü, boynuna kadar bir çarsafla örtülü. Bezin üstünde, ayak parmaklarının izi; Mum alevinden sarı, baygın ve donuk benzi. Son nefesle göğsü boş, eli uzanmış yana; Gözleri renkli bir cam, mıhlı ahşap tavana. Sarkık dudaklarının ucunda bir çizgi var; Küçük bir çizgi, küçük, titreyen bir an kadar. Sarkık dudaklarında asılı titrek bir an; Belli ki, birdenbire gitmiş çırpınamadan. Bu benim kendi ölüm, bu benim kendi ölüm; Bana geldiği zaman, böyle gelecek ölüm.