17
Haziran
2024
Pazertesi
ANASAYFA

Yasal yoldan öldürüldük

Bir coşkuymuş yaşamak. Gidince anladım. Eksikliği yok olunca fark edilen emektarlardanmış o da. Sabah “oh be” diyebilmekmiş, İşe giderken her sabah içimizden söylediğimiz şarkıymış, her sabah olabildiğince kötü sesimizle bağırarak söylediğimiz şarkılarmış coşku,heyt be, bu dur işte, demekmiş. Herkes için dipte olduğun bir durumda güneşi görebilmekmiş hücrede. Şaşkın gözlerle insanların, enerjini seyretmesiymiş coşku.

Ne zaman kaybettik coşkumuzu, ne zaman kaybettiysek sevecen gözlerimizi. “Kanım kaynadı öpecem”diyen insanlar nerede? Varsa da “deli” dedik, “sarhoş” dedik onlara. Her sabah selam verdiğimiz komşularımız ve bu selamın karşılığında aldığımız sıcacık mis gibi gülümsemeler yok. Biz kaybettik. Biz kaybettik sevgi kaybetti. Sevgi kaybetti ve kuyular kazdık can arkadaşım dediklerimizin arkasından. Biz kaybettik. Biz öldürdük vicdanlarımızı. Ölümü alkışlarla seyrettik. Kan akıttık, can verdik. “Olur olur normaldir” dedik. Bir de bunu kutsallıkla süsledik. Sevmeyi unuttuk, Biz sevmeyi unuttuk, Barış kaybetti, dostluk kaybetti, insanlık kaybetti. Yasal yasal süsledik zalimlikleri. Havadan, topraktan zehirlenir olduk. Yediklerimiz kategorilere ayrıldı. İnsanımız zaten kategorileşmişti artık gıdalarıyla belirginleşti bu ayrım. Vücuda sağlıklı olmayan ucuz. Doğal olanın, sağlıklı olanın fiyatı yüksek. Ayrımcılık sevgi yaratmıyor. Farkında bile değilsin.

Ölüyoruz, öldürüyoruz. Günde kaç can ölüyor kimse bilmiyor ve ateş ırk ayrımı yapmıyor. Ateş evlere düşüyor, coşku kine, öfkeye dönüyor. Ayrımcılık daha da derinden işliyor dokuya. Bildiğim ve bilmediğim diller ülkemde ağlıyor.

Artık gülmüyoruz, artık şarkı söylemiyoruz, artık aşık olmuyoruz. Coşkumuz yok artık hayata karşı. Herkes panik atak, herkes tetikte, acaba diyoruz acaba hangi sarıldığım can, bugün bana ihanet edecek. Kim bekliyor tetikte… Ağla sevgili ülkem biz kaybettik. Bunu birbirimize biz yaptık. Biz değil miyiz, evlilik a.şlerle kurduğumuz evlerin mimarı. Onun parası diğerinin parası derken yavaş yavaş kanımıza işledi duygusuzluk. Biz değil miyiz küçük yaştaki kızına başlıkparası isteyen, biz değil miyiz arkadaşıyla kavga eden çocuğumuza “sende vuraydın ya” diyen? Biz değil miyiz ya horoz dövüştüren!…

Biz sevmeyi unuttuk zalimlikler kazandı. Biz şiddeti flim izler gibi izledik. Biz sustu ve kan aktı, hala akıyor haberin bile yok, artık farkındayım. Organ mafyası, silah ticareti, uyuşturucu ve gıda terörü, kadın cinayetleri, çocuk pornosu… biz kimiz böyle ya. Biz insanlığımızı ne zaman kaybettik. Sen sustukça senin evine geliyor yavaş yavaş değil artık, birden bire. Sevgiyle,coşkuyla kalın. Yeniden kuralım insanlığı.
 

Yayın Tarihi : 20 Şubat 2014 Perşembe 18:30:25


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?