3
Haziran
2024
Pazertesi
ANASAYFA

Çağdaş kentleşme yolunda gelişimler (XI)

RUSYA’NIN KUZEY YILDIZI: ST. PETERSBURG

St. Petersburg’u, siyasi irade emriyle kurulan kentler içinde ilginç bir örnek teşkil ettiği için seçtim. Kentin kuruluşu için seçilen bölge, coğrafi konum, jeolojik ve fiziki veriler açısından kent kurulmasına hiç de elverişli bir bölge değildi. Çünkü kurulması planlanan kent arazisinin tümü, Neva ırmağı deltasının oluşturduğu uçsuz bucaksız bataklıktan ibaretti. Dolayısıyla da zemin, niteliği ve statik mukavemetinin düşüklüğü ile inşaat yapmaya müsait olmayan özellikteydi.

St. Petersburg, Baltık Körfezindeki konumu

Böylesine bir arazi üzerinde ısrarla kent kurma emrini veren kimdi dersiniz? Rus Çarı Büyük Petro. Dünya tarihinde adının başına ’Büyük’ sıfatı eklenen bu Çar’a Osmanlı tarihçileri ‘Deli’ sıfatını yakıştırmışlardı. Her halde bu sıfatı bugün bizim anladığımız anlamda değil, olsa olsa ‘Gözükara’ anlamında kullanmış olmalılar. Hazretin hakikaten gözü kara imiş ki mühendislerin muhalefetine rağmen kentin kuruluşunda ısrarcı olmuş. Ne var ki Çar’ın bu ısrarında âkilâne bir neden var: Amaç, Rusya’yı denizler aracılığı ile Batı Dünyasına açmak ve Rusya’yı Batı nezdinde söz sahibi yapmak. Nitekim Orta Rusya, bu yeni suyolu ile Moskova Irmağı, Ladoga Gölü, Neva Irmağı ve de aralarında açılan kanallarla Baltık Körfezine ulaşabiliyor, yeni liman kentiyle de dünyaya açılabiliyordu. Bu gün de turistik amaçla Moskova’dan bindiğiniz bir gemi, sizleri cennet mekânlardan geçirerek Kuzeye, St. Petersburg’a ve Baltık Denizine ulaştırabiliyor.

St. Petersburg, Liman

Çalışmalar 1703 yılında başladı. Kentin kurulabilmesi için her şeyden evvel inşaata müsait zeminin elde edilmesi gerekiyordu. Evvelâ bataklık suyunun drene edilmesine, sonra da üzerinin toprakla doldurulmasına başlandı. Bu işte yüz binlerce köylü çalıştırıldı; on binlerce ölü verildi. Elde edilen arazi, yine de güvenilir mukavemette değildi. Yapılan bütün inşaatlar, çok pahalı bir sistem olan zemine çakılan kazıklar üzerine oturtuldu. Kentin kurulmasında birçok mimar ve mühendis görev aldı. O zaman için Rusya’da bulunmayan uzmanlar Batı’dan getirtildi. Teknik elemanlar çoğunlukla Alman’dı. Kentin ve binaların planlamasına Barok stil hâkim oldu. Sonuçta en mâmur Batı kentleriyle boy ölçüşebilecek kalite ve mimaride St. Petersburg kenti ortaya çıktı. Muhteşem saraylar, kütüphaneler, özellikle Ermitaj Müzesi bu gün de bütün dünyanın hayranlığını çeken eserler oldu.

St. Petersburg, Kanal

Sanayi devriminde fabrikaların kente gelmesi ile kentin aristokrat nüfusuna burjuvalar ve proleterler eklenmiş oldu. Kent, Sovyet devriminde önemli roller üstlendi. 1917 devriminden sonra başkent Moskova’ya alınsa da bütün ihtişamıyla ‘müze-kent’ özelliğini sürdürdü. İsmi Leningrad olarak değiştirildi. Sovyet döneminde yeni imar çalışmaları eski yerleşimin kılına dokunmadan yeni Moskovskaya Meydanı çevresinde gelişti. Yeni yapılar, Sovyet mimarisini yansıtan anıtsal nitelikte binalardı.

St. Petersburg, Saray

***

Bu arada bir nebze de Sovyet şehirciliği üzerinde durmak istiyorum. Sovyet şehirleri, özel mülkiyet sorunları yaşanmaması nedeniyle daha kolay ve daha ideale yakın planlanabildiler. Halkı yerleştirme çalışmalarında çok başarılı oldular. Yapılan evler metrekare olarak küçüktü ama en vasıfsız işçinin bile evinde basınçlı su, sıcak su, kalorifer, banyo, asansör bulunuyordu. Alt yapılar ve kolektif hizmet birimleri tıkır tıkır işliyordu. (Bunlar gözümle gördüğüm izlenimlerimdir).

St. Petersburg, Katedral

Sosyalist kent planlaması, birbirine paralel doğrusal (lineer) yerleşimler şeklindedir. Nazi Almanya ile yapılan 2. Dünya Savaşında, Stalingrad sokak çatışmalarında, Nazi taarruzunun kırılması, cephede kalan bu paralel sokakların aşılamayışı ile başarıya ulaşmıştır.

St. Petersburg, Ermitaj Müzesi

Sırası gelmişken, konu dışı da olsa bir noktaya parmak basmak istiyorum. Hitler Almanyası, Avrupa’yı işgali sonrasında, hemen her ülkede bulduğu Nazi yandaşlara kukla hükümetler kurdurmuştu. Bunun tek istisnası, Sovyet Rusya olmuştur.


yerguvenc@gmail.com

Yayın Tarihi : 20 Haziran 2011 Pazartesi 00:59:43


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?