18
Mayıs
2024
Cumartesi
ANASAYFA

İzmir’e Modern Medrese

Siz benim medrese dediğime bakmayın, aslında İzmir’e yeni bir devlet üniversitesi kuruluyor. Ne var ki bu güzel teşebbüs TBMM’de iki parti arasında tartışmalara neden oluyor. Daha doğrusu bir bardak suda fırtına koparılıyor. Tartışmanın konusu üniversiteye verilecek isim. CHP İzmir Milletvekili Bülent Baradak ve 7 arkadaşı kurulacak üniversitenin adının ‘‘Zübeyde Hanım Üniversitesi’’ olması için önerge veriyor. Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, bu önergeye katılmadığını beyan ediyor. AKP milletvekillerinin oyları ile önerge reddediliyor. Yeni üniversitenin isminin ‘‘Kâtip Çelebi Üniversitesi’’ olması AKP’li milletvekillerinin oyları ile kabul ediliyor.

İnsan ister istemez düşünüyor: AKP’li milletvekilleri, Mustafa Kemal Atatürk’ün İzmir’de medfun annesinin adına niçin olumlu bakmazlar? Bir kadın bakan diğer bir kadının –ki bu kadın Atamızın anasıdır- adından niçin bu kadar ürker? Kâtip Çelebi’nin İzmir’e ve İzmir kültürüne ne katkısı olmuştur? Bir üniversiteye bir kimsenin adının verilmesi o üniversiteye ne kazandırır?

Zübeyde Hanım

Zübeyde Hanım’ı anlatmaya gerek yok; hepimiz biliyoruz. Orta Anadolu’dan Rumeli’ye göçen Hacı Sofi ailesinden, Hacı Feyzullah Ağa’nın kızı, 1857 Selanik doğumlu olup 1923’de İzmir’de vefat eden ve İzmir’de defnedilen, Atatürk’ümüzü bize kazandıran bir anne.

Peki, Kâtip Çelebi kimdir? Kâtip Çelebi 1609’da İstanbul’da doğdu. Asıl ismi Mustafa’dır. Medresede okudu, kâtip oldu. IV. Murad’ın yaptığı Doğu seferine kâtip olarak iştirak etti. 1635’de İstanbul’a döndü; müderris olarak yaşamına devam etti. Zengin kitaplığı vardı. 1645’de terfi ettirilmediği için kalemdeki memuriyetinden istifa etti. Yazdığı Takvimü’t Tevarih eseri takdir edildi, 1648’de kaleme döndü ve ‘ikinci halife’liğe terfi ettirildi. 20’den fazla kitap yazdı. Kitaplarında tarih, coğrafya, biblioğrafya ve İslâm dini konularını işledi. Ne var ki, Türkçeyi bilim dili olarak kabul etmiyor, eserlerini Arapça yazıyordu. ‘‘Fezleketi Akvalü’l-Ahyâr fi İlmi’t-Tarih ve’l Ahbar’’ tarih, ‘‘Keşfü’z Zunun an Esamü’l-Kütübive’l-Fünun’’ alfabetik biblioğfya eserlerindendir.

1648’de bir coğrafya kitabı olan ‘‘Cihannüma’’yı yazdı. Bu eser, Batlamyus (Ptolemaios) etkili, ama klâsik İslâm coğrafyası idi. 1654’de Mercator’un Lâtince ‘‘Atlas’’ kitabı eline geçince kitabı tercüme ettirdi ve ‘‘Cihannüma’’yı yeni bilgilerle yeniden yazdı.

Kâtip Çelebi

‘‘İlhamü’l-Mukaddes fi Feyzi’l-Akdes’’ bir dini tartışma kitabıdır. Kuzey ülkelerinde güneşin doğduğu ve battığı yerin ve zamanın belirsizliği içinde nasıl namaz kılınacak, nasıl oruç tutulacak; pusula kuzeyi göstermediğine göre kıble neresidir, Mekke nasıl tespit edilecek gibi konulardan bahsetmektedir. Keza ‘‘Mizanü’l-Hakk fi İhtiyari’l-Ahakk’’ kitabı da din bilgilerini tartıştığı kitabıdır. Yukarıda da söylediğim gibi tüm eserlerini Arapça kaleme almıştır.

Görüldüğü gibi Kâtip Çelebi, Osmanlı’nın önemli bilim adamlarındandır. Ve de İzmir’le en ufak bir ilgisi yoktur. Aslında İzmir’le ilgili veya ilgisiz olması da önemli değildir. Yeni kurulan bir üniversiteye ille de bir zatın isminin verilmesi bu kadar da önemli midir?

Mecliste, partiler arasında oluşan bu çatışma ile her iki tarafın da bir bilim kurumuna verilecek isim üzerinde dahi anlaşamadıkları, her iki tarafın kendi ideolojik görüşlerini tatmin etme ve kabul ettirme arzusunu taşıdıkları ayan beyan ortaya çıkıyor.

Dünya üniversiteleri, genellikle bulundukları yerin veya kurucusunun ismi ile anılırlar. Önemli ve değerli kişiler, ancak üniversite kürsülerinde ve enstitülerinde araştırma konusu olurlar. Bir ulu kişinin isminin bir üniversiteye verilmesi için ise önemli bir neden olmalıdır.

Belki garibinize gidecek ama söylemeden duramayacağım. Ben İzmir’in kurtuluşuna şükreden, 9 Eylül tarihi ile iftihar eden bir insanım. Bu benim kendime özel, milli hissimdir. Buna karşın, İzmir’de kurulu diğer bir evrensel bilim yuvasının ‘‘9 Eylül Üniversitesi’’ ismini almasını dahi hoş karşılamıyorum.

Dünya üniversitelerinin isimlerine şöyle bir bakın, her halde bana hak vereceksiniz.

 

yerguvenc@gmail.com  
 

Yayın Tarihi : 19 Temmuz 2010 Pazartesi 12:28:28


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?