3
Mayıs
2025
Cumartesi
ANASAYFA

Siyasi Parti İlkeleri Mimariye Yansıyor (VIII)

Anavatan Partisi’nin çağdaş ve modern mimariye yeşil ışık yakmasının en belirli örneğini kendilerine ait ANAP Genel Merkezi mimari proje ve inşaatında görüyoruz. Proje, 1986 yılında ülkemizin değerli mimarlarından Doğan Tekeli – Sami Sisa ikilisine yaptırılmış. Bina 10 bin metrekare kapalı alanda farklı işlevleri olan üç ana bloktan oluşuyor. Binanın kabul holünde partinin amblemi olan altıgen petek üzerindeki cam kubbe, ziyaretçi üzerinde etkileyici bir atmosfer yaratıyor. Cepheler için pembe Ankara taşı bulunamamışsa da çevreye yabancı olmayan traverten kaplama kullanılmış.

ANAP Genel Merkezi, Mimar Doğan Tekeli, Sami Sisa (arkitera.com)
 

Bu dönemin önemli resmi binası, benim de yarışma danışmanı olduğum, çağdaş mimarideki İzmir Adliye Sarayı olmuştur. Projeleri Mimar Mustafa Aytöre tarafından hazırlanan bina inşa edilmiş ve kullanıma açılmıştır.

İzmir Adliye Sarayı, Mimar Mustafa Aytöre (alarko.com)
 

Yine bürokratik engellemelere karşı ısrarla savunduğum Bursa Adliye Sarayı da önemli bir projedir. Projede Mimar İlhami Ural’ın özgür iradesine karıştırmayarak, sonunda ortaya Bursa’nın Osmanlı atmosferine uygun, ama aynı zamanda çağdaş bir eser çıkmıştır. Bu uygulamada eskiyi anımsatan ucuz şekilci çizgiler bulamaz, sadece geçmiş kültür birikimimizin çağdaş yorumunu hissedersiniz.

Bursa Adliye Sarayı, Mimar İlhami Ural (yenibursa.com)
 

ANAP sonrası hükümetleri ve mimari

Kronolojik sıralama ile; 1987, Turgut Özal Cumhurbaşkanı. 1991, Doğru Yol Partisi iktidarı. 1993 Turgut Özal’ın vefatı; Süleyman Demirel Cumhurbaşkanı. Tansu Çiller Başbakan. 1995, Refah Partisi iktidarda. 1997, 28 Şubat postmodern (!) darbesi ve Mesut Yılmaz Başbakan. 1998, Bülent Ecevit Başbakan. 2000, Ahmet Necdet Sezer Cumhurbaşkanı. 2002, üç parti koalisyonu; Mesut Yılmaz, Devlet Bahçeli, Bülent Ecevit. Aynı yıl erken seçim ve Adalet ve Kalkınma Partisi’nin zaferi; Abdullah Gül geçici Başbakan.

Bu 10 yıllık değişik hükümetler döneminde çağdaş mimarinin devamı yanında yerel mimari arayışlara da tanık oluyoruz. Bu akımın en başarılı örnekleri Mimar Merih Karaaslan’ın Şanlıurfa Balıklıgöl Çevre Düzeni ve Çevre Yapıları ve de Kapadokya Peri Tower Otel olmuştur. Yine bu dönemde her iki Boğaz Köprüsü başlarında İstanbul, Kuzey yönünde gelişmiş ve gökdelenler inşa edilmiştir. Ataköy Galleria’dan sonra ilk yüksek kitleli alışveriş merkezi Mimar Fatin Uran yapıtı Etiler Akmerkez olmuştur.

İstanbul, Etiler Akmerkez, Mimar Fatin Uran

Muhalefet partileri ve mimari

Dönemin muhalefet partilerinin mimari anlayışlarını, ancak kendileri için yaptırdıkları genel merkez binaları üzerinden analiz edebileceğiz.

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP)

MHP’nin Türk örf ve gelenekleri paralelinde Türk milliyetçiliğinin kalesi bir parti olduğunu hepimiz biliyoruz. Partinin geçmişimize bağlılığı, bağnazlık yönünde olmamış, çağdaşlıktan yana olagelmiştir. Milliyetçiliğin çağdaş yorumunu mimarlık alanında, MHP Genel Merkez binasında görebiliyoruz. Binaya ilk bakışta bunu hissedemeyebilirsiniz. Ama projeye bakan dikkatli bir göz parti ruhuna uygun ayrıntıları görebiliyor. 9, 12 ve 15 katlı üç eğrisel kitle, planda partinin amblemi olan Üç Hilâl çağrışımını yapıyor. Keza kitleler arasında kalan orta hacim, Kırgız obalarına gönderme olarak algılanabiliyor. Binanın kapalı alanı 25 bin metrekareyi buluyor. İki taşıyıcı sütun üzerinde yer alan helikopter pisti ile dikkati çeken ve ultramodern (high-tech) diyebileceğimiz çağdaş mimari üslûptaki bina, ayrıntılarında geleneksel Türk motifleri ile bezenmiş. Kendi ifadesi ile ‘küresel ile yöresel’i sentezleyebilen Mimar Prof. Ahmet Vefik Alp’i kutluyorum.

MHP Genel Merkezi, Mimar Ahmet Vefik Alp (arkitera.com)
 

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP)

Türkiye Cumhuriyeti’nin en eski, fakat tek parti dönemindeki icraatı her vesile ile hırpalanan, bu arada çeşitli evreler geçiren partisi, günümüzde iktidar olamadıysa da ‘ana muhalefet partisi’ olarak Türk politikasında yerini aldı. Ne var ki Deniz Baykal’lı CHP, iktidar partisine karşı ‘Sosyal demokrat görüşlü modern Türkiye projesi’ ortaya koyamadı. Zamanını günlük ve kısır politikalarla geçirdi. Partiyi yoksul sınıf halka benimsetemedi; katı devlet ilkelerinden yana bir grup aydının partisi izlenimini verdi. Bakalım yeni lider, ‘muhalefet boşluğu’nu giderebilecek, çevre sosyolojisini okuyabilecek, kendini halka anlatabilecek, en önemlisi ‘çağdaş sosyal demokrat’ bir parti olabilecek mi, zaman gösterecek. Neyse konumuz o değil; bizi ilgilendiren politik görüşleri paralelinde son yıllar CHP’sinin mimariye bakış açısı.

CHP Genel Merkezi, Mimar Kadri Atabaş (arkitera.com)
 

Bu bakış açısını CHP Genel Merkez Binasını inceleyerek değerlendirelim. 13 katlı, 27 bin 400 metrekare kapalı alanı olan, modern üslûpta inşa edilmiş, pahalı bir bina. Fotoğrafa dikkatli bakınız. Parti liderinin çalışma ofisi ve toplantı salonu, politbüro havasında, diğer ofislerden çok farklı mimaride dizayn edilmiş. Genel başkan ‘oval ofis’le ayrıcalıklaştırılmış. Bu ayrıcalık dış cephede yuvarlak konsol mimari ile özellikle belirtilmiş. Diğer parti genel merkez binalarında böylesine bir ayrıcalık göremiyorsunuz. Mimar Kadri Atabaş, yapının en üst katına bir özellik kazandırmış. Eğimli çatı binaya ayrıcalık katıyor. Sanki halka yakın olma isteğinin yansıması gibi, kasketini yan giymiş halktan bir bıçkın delikanlı çağrışımı yapıyor. Sakın ciddiye almayın; bu da işin şaka yanı.


yerguvenc@gmail.com  
 

Yayın Tarihi : 9 Kasım 2010 Salı 00:22:22


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
yasar ertas IP: 94.101.46.xxx Tarih : 9.11.2010 15:00:58

yigidi öldür hakkini yeme ata sözü bu mimarilere uygun cagimizda hakikaten güzel evler siteler alis veris merkezleri ve bunlarin cevre düzenlemeleri yapilmakta  bunda emegi gecen herkeze tesekkür devlet binalarinda da  kaldirimarinda da bir standart yapi arzu ediyor gönlüm  edirnede bir kaldirim bir hükümet binasi bir polis karakolu standart yapi nasilsa van da da gittigimde ayni standatda   olmalidir  hem ayirim kalkmis olur hem bu bina su binadir  yabanciligi cekmez olur edirneli van a vanli edirneliye baglanmis olur herhalde diye düsünüyorum