İskenderun Demir ve Çelik Fabrikaları (İSDEMİR) Genel Müdürlüğü'nden istifa eden Atamer Giyici, önünde olan 2 yoldan birini seçtiğini belirterek, "Ya istifa edecektim ya da her şeye 'evet' diyerek tazminatımı alıp kovulmayı bekleyecektim" dedi.
İSDEMİR işçisinin bağlı olduğu Çelik-İş Sendikası İskenderun Şubesi'ne veda ziyaretinde bulunan Giyici, istifası konusunda açıklamalarda bulundu. İstifa kararındaki en büyük nedenin, ERDEMİR ve bağlı olarak İSDEMİR'in özelleştirme şekli olduğunu ifade eden Giyici, "İSDEMİR'in görevimiz süresince geldiği noktayı biz işçimizle başardık. Bunda ne Hans'ın ne George'un katkısı yok. ERDEMİR'e talip olan firmaların mal varlıklarında ciddi soru işaretleri var" diye konuştu.
Yönetiminin Türk olması kaydıyla ERDEMİR ve İSDEMİR'in hisselerinin New York Borsası'nda satılmasının daha doğru bir karar olacağını vurgulayan Atamer Giyici, "Biz şimdiki iktidarın göreve getirdiği yöneticiler olarak çalıştığımız 27 ay süresince koyduğumuz hedeflerin çoğunu yakaladık. Kapanıp kapanmaması tartışılan İSDEMİR şu anda 2009'da 6.5 milyon ton yassı mamul üretecek değişim ve dönüşümü yaşıyor. Bizim göreve geldiğimizde 7 bin 700 işçi çalışıyordu, şu anda 6 bin işçi var. 1 tek kişi bile almadık. İSDEMİR'in karlılığını dünya demir çelik fiyatlarının yükselmesine bağlıyorlar, ancak bunun sadece küçük bir etkisi olmuştur. Bizim kara geçmemizdeki asıl neden verimliliği artırdık, maliyetleri düşürdük. ERDEMİR'e talip olan şirketlerin kar oranlarına bakarsanız, ERDEMİR'in çok altında kalmakta olduklarını görürsünüz. 1 milyar dolar değerinde 21 değişim-dönüşüm projesi uygulanıyor. Bizim istifalarımızla bunun az da olsa yavaşlamasından küçük bir endişe duyuyorum" şeklinde konuştu.
Yabancıların hazır kuruluşları almak yerine istihdamı, yatırımı düşünerek Türkiye'ye sermaye getirmesinin daha doğru bir durum olacağını da belirten Giyici, sözlerini şöyle sürdürdü:
"ERDEMİR'e talip olan firmaların tamamının yeterlilik alması düşündürücüdür. 30 yıldır bu sektörde olan biri olarak şunu söyleyebilirim ki, bu firmalardan bazılarının mal varlıkları konusunda soru işaretleri bulunmaktadır. Bu tip bir şirketin ERDEMİR-İSDEMİR'i ele geçirmesini de milli açıdan son derece sakıncalı buluyorum."
Ana tüzükte yapılan bir tadilatla karar alma, uygulama konusunda sıkıntılar olduğuna dikkat çeken Giyici, "Böylece, Özelleştirme İdaresi Yönetim Kurulu'ndan 1 kişi dahi bir konuya karşı gelse, uygulama imkanı ortadan kalkıyor. Biz ERDEMİR-İSDEMİR'i örnek gösterirken, şimdi her şey katı hale geldi" açıklamasında bulundu.
İstifasının kimseye karşı bir tepki olmadığını, tek nedenin özelleştirme şekli konusunda Özelleştirme İdaresi'yle ters düşmesi olduğunu belirten Atamer Giyici, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Benim önümde 2 yol vardı. Ya her şeye 'evet' diyecek, görevden alınmamı bekleyecektim ya da onurumla, şerefimle şapkamı alarak görevi devredecektim. Ben 2. yolu seçtim. Bu istifayla yetkililer özelleştirme şekli konusunda belki bir kez daha düşünürler."
Sağlık sorununun olmadığını ve bunu gerekçe göstermediğini de dile getiren Giyici, Özelleştirme İdaresi'nin, "Kardeşim ben istersem yerliye, istersem yabancıya, kim fazla verirse satarım" dediğini, kendilerinin de bir Türk vatandaşı olarak buna karşı çıktıklarını, yanlış olduğunu söylediklerini belirtti.
Giyici, Çelik-İş Sendikası Şube Başkanı Cengiz Gül ve diğer yöneticilerle vedalaşarak, İSDEMİR'e döndü.