Ali Penez Center'de düzenlenen ve Prof. Dr. Ruşen Keleş'in oturum başkanlığı yaptığı panele konuşmacı olarak Çevre ve Kültür Değerlerini Koruma ve Tanıtma Vakfı (ÇEKÜL) Başkanı Prof. Dr. Metin Sözen, mimar Behruz Çinici, Hitit Üniversite Rektörü Prof. Dr. Serdar Kılıçkaplan ve Çorum Belediye Başkanı Turan Atlamaz katıldı. Kentlerin tarihi dokusuna sahip çıkılması ve üniversitelerin kentler üzerindeki etkilerinin tartışıldığı panelde konuşmacılar, Çorum'un tarihi ve kültürel değerleri ile üniversitenin bütünleşmesi gerektiğini kaydetti.

Panelin açılış konuşmasını yapan Prof. Dr. Ruşen Keleş, üniversite kent ilişkisi ve Çorum'un kentsel yapısı üzerinde durarak, vatandaşların kente sahip çıkmasını ve üniversiteyi benimsemesini istedi. Her yere üniversite kurmanın bir şey ifade etmediğini anlatan Prof. Dr. Keleş, önemli olan işlevsel olan ve halkın ihtiyaçlarına cevap veren, kentin sorunlarıyla ülkenin sorunlarına cevap üreten üniversitelerin hayata geçirilmesi gerektiğini söyledi. Çorum'un tarihi sürecine bakıldığında üniversiteyi hak eden illerin başında geldiğini, ancak geçte olsa bir üniversiteye kavuştuğunu belirten Keleş, "Çorumlular üniversitelerine sahip çıkmalı. Üniversitelerin bacasız fabrikalar gibi görünmesinden vazgeçilmeli. Buralarda yetişen gençleri geleceğimizi şekillendirecek insanlar olarak görmemiz gerekiyor. Çorum, sanayisi ve kültürüyle birçok dünya ülkesinin sahip olmadığı değerlere sahip, bizler bu değerlerin bilincinde olmalıyız" şeklinde konuştu

ÇEKÜL Başkanı Prof. Dr. Metin Sözen, Çorum halkının tarih boyunca çalışkan kimliğiyle öne çıktığını ve Çorum'un tarihi süreçte hep gündemde olduğunu kaydederek, "Hitit Uygarlığı Çorum topraklarında yaşamıştır. Kadeş Anlaşması Çorum topraklarında imzalanmıştır. Günümüzde Samsun-Ankara ile Akdeniz -Ankara arasında adeta bir köprü kenttir. Çorum tarihi dokusuyla da birçok ilin sahip olmadığı değerlere sahip bir kenttir. Kentimizin bu değerlerini doğru ve akılcı kullanırsak, geçmişimizi iyi değerlendirirsek, dünya şehri olma yolunda önümüzde hiçbir engel yok" dedi.

ÇEKÜL olarak 2000 yılında tarihi kentler birliğini kurduklarını ve kısa zamanda Avrupa Birliği tarihi kentler birliğine üye olduklarını hatırlatan Prof. Dr. Sözen, "Aynı zamanda tarihi kentler birliğinin üyesi olan Çorum'da yol haritasının sağlam kurulduğuna inanıyorum. Defalarca tartıştık. Bugün bozulmamış yarın için önemi azalacak kentimizin tarihsel dokusunu nasıl ortaya koyabiliriz bunun çalışmasını yapmalıyız. Hitit değerlerini iyi kullanarak bir dünya şehri olma yolunda hazırlıklar yapmalıyız" diye konuştu.

Kentin Türkiye'nin tarih beşiği olduğunu, Anadolu'nun tarihi zenginliklerinin korunması için herkesin üzerine düşen görevi yapması gerektiğini savunan Prof. Dr. Metin Sözen, "Yerel yöneticiler, atanmış ve seçilmişler ile sivil toplum örgütlerinin tarihi eserlerimiz konusunda duyarlı olması lazım. Uygarlıklar ülkesi Türkiye'de tarihi yapılarımız göz ardı edilemez. Sahip olduğumuz kültürel mirası korumak ve yaşatmak zorundayız. Çorum'da önce ciddi bir altyapı çalışması yapılmalı. Çorumlu eski dönemlerde nasıl yaşıyor, nasıl konuşuyor, kent yaşamı nasıl, kültürel değerleri neler, iyice ele alınmalı ve kent dönüşüm projesi hayata geçirilmelidir" şeklinde konuştu.

Mimar Behruz Çinici de konuşmasında, kentlerin oluşmasında bölgesel özelliklere dikkat edilmemesi olduğunu ifade ederek, "Kentler ve açmak istenilen üniversitelerin kuruluşunda aranacak özellik bölgesel olmalıdır. Bir ilçeyi il yapıyorsak, sadece bir alanı değil bölgeyi dikkate alarak il yapılmalıdır. Üniversiteler de aynıdır, siz 115 üniversiteyi açarsanız bundan başarı elde edemezsiniz, bunun yerine bölgesel olarak değerlendirilerek açılan ve her açıdan tam donanımlı üniversiteler, hem ülkeye, hem de burada eğitim görecek öğrencilere faydalı olur" diye konuştu.

Çorum'da kendisinin 26 yıl önce 'Binevler' diye adlandırılan bölgede Türkiye'ye model teşkil edilecek bir kent vizyonu oluşturduğunu hatırlatan Behruz Çinici, "Binevler benim için çok önemli ve iş hayatımın temel taşı bir eser ve modeldir. Bunun değiştirilmesi, farklı yapılanma şekilleri bu bölgeye zarar verir. Ben bu kenti oluştururken sadece Çorum'a değil, Amasya, Samsun, Yozgat, Sivas illerini içerisine alan bölgesel bir çalışma yaptım ve tüm çalışmaların çevre illere örnek olmasını istedik. Ancak bunda başarılı olamadık. Siz eğer büyük işler başarmak istiyorsanız, yapacağınız işleri küçük alanlarda değil bölgesel alanlarda yaparsanız daha başarılı olursunuz" ifadelerini kullandı.

Çorum Hitit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Serdar Kılıçkaplan da, eğitim ve öğrenim görmek amacıyla kente gelen üniversite öğrencilerinin karşılaştıkları en büyük sıkıntının barınma olduğunu belirterek, Çorum halkının güçlü bir üniversite için öğrencilere sahip çıkması gerektiğini söyledi.

Üniversitelerin kent açısından çok önemli olduğunu ifade eden Kılıçkaplan, "Üniversiteler kentler için önemlidir, ancak üniversiteye gelen öğrencileri bacasız fabrika gibi görmek, üniversitelere yapılacak en büyük kötülüktür. Çorum halkı kente gelen öğrencileri bağrına basar ve onları geleceğimizi emanet edeceğimiz insanlar olarak görürse çok daha güzel işler yapabiliriz" diye konuştu.

Çorum Belediye Başkanı Turan Atlamaz ise, belediye olarak kent dönüşüm projesi hazırladıklarını hatırlatarak, hazırlanan bu projeyle kentin tarihi dokusunun yeniden canlanacağını söyledi. Çorum'da ciddi bir çarpık yapılaşma olduğunun altını çizen Atlamaz, "Hazırlanan kent dönüşüm projesi Çorum'a rahat bir nefes aldıracaktır. Belediye bünyesinde tarihi dokuyla birlikte kentlerin beyni olan bilgi ve dokümanların saklandığı bir kent arşivi oluşturarak kentimizin bilgi deposunu oluşturduk. Üniversite ile işbirliği içerisinde geleceğimizi nasıl şekillendirebiliriz bunun hesabını yapıyoruz" şeklinde konuştu.

iha

Yayın Tarihi : 20 Ocak 2008 Pazar 19:08:00