Karabük Emek Platformu üyeleri, hükümet tarafından hazırlanan ve TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu gündeminde olan Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu Tasarısı hakkında basın açıklaması yaptı.

Emek Platformu Bileşenleri adına Çelik- İş Sendikası Karabük Şube Başkanı Ragıp Tunç, Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu Tasarısı'nın, toplumun sosyal güvenlik ve sağlık haklarını tehdit ettiğini, kazanılmış hakları ortadan kaldırdığını vurguladı. Tunç, "Tasarılarla ilgili olarak Emek Platformu'nun değişiklik önerilerinin kimi teknik maddeleri dikkate alınmasına karşın, çalışanların kazanılmış haklarını geriye götüren düzenlemelerde hükümet ısrar etmiştir. Yapılan görüşmelerde temel konularla ilgili bir gelişme sağlanamaması, bu konularda gelişme olarak nitelenebilecek bir yol alınamaması, içtenlikli bir tutumun varlığına dönük kuşku yaratmaktadır. Geri dönüşü imkansız kılacak, sistemin var olan ve işleyen araç ve kurumlarını tümüyle ortadan kaldıracak, kaos yaratacak bir yol izlenmesinin kabul edilmesi mümkün değildir. SSK hastanelerinin Sağlık Bakanlığı'na devri, satılabilmeleriyle ilgili yolun açılması, son olarak da 2006 bütçesine konan bir hükümle, hastanelerin yıllık bütçe sistemine geçmesi, sağlığın sosyal devletçe karşılanan bir hak olmaktan çıkarılması, uygulanılmak istenilen bu bilinçli politikanın sonucudur. Tasarıların TBMM'de hükümetin istediği şekilde yasalaşması halinde, emekli olabilmek için 9 bin gün prim ödeme zorunlu olacak. Esnek çalışanlar, belirli süreli çalışanlar, mevsimlik işlerde çalışanlar, sözleşmeli olarak çalışanların emekli olabilmeleri hayal ve hatta ancak mezarda olacak. Emekli aylıkları daha da azaltılarak, emekliler sefalet ücretine mahkum edilecekler. Kamu görevlilerinin prim yükü artırılarak ücretleri düşecektir" dedi.

Başta milletvekilleri olmak üzere ayrıcalıklı kesimlerin korunmasına devam edileceğini söyleyen Tunç, "Kapsam dışında bıraktığı kesimler nedeniyle, sosyal sigortalar toplumun tümü için güvence sağlamayacaktır. Sağlık temel hak niteliğinden uzaklaştırılarak, devletçe ödediğimiz vergilerle karşılanan sosyal bir hak olmaktan çıkarılacaktır. Aylık geliri 127 YTL'nin üzerinde olan herkesten, gelirine göre her ay için 64-431 lira arasında değişen miktarlarda sağlık sigortası primi alınacağı gibi, tedavi için başvuranlardan ayrıca kurumca belirlenecek miktarda katkı payı da alınacaktır. Genel sağlık sigortası primlerini ödemeyen esnaf ve sanatkarlar ile çiftçiler sağlık hizmetinden yararlanamayacaktır. Prim ödeyemeyeceklerin sayısı, işsizler, kayıt dışı ekonominin büyüklüğü ve kayıt dışı istihdamın yaygınlığı nedeniyle herkesi kapsayacak bir genel sağlık sigortası için yeterli kaynak gösterilmemektedir. Sağlık hakkı, sadece belirli hizmetlerin karşılanması ile sınırlandırılabilecektir. Sağlık, artık parası olanların "hakkı" olacaktır" diye konuştu.

Sosyal Güvenlik Kurumu Kanunu Tasarısı ile de mevcut sosyal güvenlik kurumları kaldırılarak, özerk yönetim yapısından yoksun, prim ödeyenleri yönetime katılmaktan tümüyle dışlayan, hiç denenmemiş hantal bir kurum oluşturulmak amaçlandığını iddia eden Tunç, "Sonuç olarak, Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanun Tasarısı'nın tüm önerilerimiz ve taleplerimiz doğrultusunda değiştirilmeden yasalaşması durumunda, 'sosyal devlet' ilkesi ortadan kalkacak. IMF'ye verilen taahhütler doğrultusunda piyasa koşullarının geçerli olduğu bir sistem oluşacaktır. Emek Platformu'nun tarafları olarak bizlerden, çocuklarımızın, torunlarımızın, emeklilik ve sosyal güvencelerine ambargo konmasına suskun kalamayız. Emek Platformu, bu süreçte ülkenin geleceği ve toplumun sosyal güvencesi bakımından yukarıda mutabakat sağlanan görüşlerini, TBMM'de grubu bulunan siyasi partilerin grup başkan vekilleri ile Plan ve Bütçe Komisyonu üyelerine sunmya ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı'na yazılı olarak iletmeye karar vermiştir. Emek Platformu prim ödeyen tarafların eşit şekilde yönetime katıldığı, sigortalılara etkin hizmet sunan özerk yönetim yapısına sahip kurumsal yapı oluşturulmasını istemektedir. Emek Platformu bu konudaki kararlılığını kamuoyuna yansıtmak ve bilgilendirmek bakımından etkin eylem planlarını yürürlüğe koymayı bir görev addetmektedir" dedi.

Yayın Tarihi : 11 Şubat 2006 Cumartesi 18:02:09