4
Mayıs
2024
Cumartesi
EKONOMİ

Karadeniz'de büyük rezerv umudu

Güneydoğuda halen Batman ve Adıyaman yöresinde yoğun petrol üretimi yapıldığını, belirten TPAO Genel Müdürü, arama çalışmalarının yaygınlaştırıldığı, ancak buradaki rezervlerin çok büyük olmadığını, buna karşılık Karadeniz'de çok büyük rezerv beklentileri olduğunu söyledi.

Türk Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Osman Saim Dinç, TPAO olarak Türkiye'nin güneydoğusunda petrol, Trakya bölgesinde doğal gaz ürettiklerini belirterek, ''Yarısı yurt dışı kaynaklı olmak üzere günde yaklaşık 70 bin varil petrol üretiyoruz, bu da yılda 3 milyon ton petrol demektir'' dedi.

Dinç, TPAO'nun yurt içi ve yurt dışı faaliyetleriyle ilgili olarak Güneydoğuda halen Batman ve Adıyaman yöresinde yoğun üretim yapıldığını, Diyarbakır ve Hatay'a doğru genişlemeye çalıştıklarını anlatarak, son 3-4 yıl içinde gerçekleştirilen yatırım programlarıyla petrol arama çalışmalarını 3-4 kat artırarak yoğun bir şekilde data topladıklarını bildirdi.

Güneydoğudaki jeolojik yapının data toplama açısından çeşitli güçlükler barındırdığını, yapılan sismik araştırmalarla bu bölgedeki bazalt (volkanik kaya) katmanlarının altına ulaşmanın çok zor olduğunu anlatan Dinç, söz konusu katmanları altına nüfuz edebilecek yeni sismik teknolojiler kullandıklarını kaydetti.

Çalışmalarla toplanan dataları 2005 ve 2006'da çok yoğun sondaj çalışmalarına dönüştürdüklerini söyleyen Dinç, daha önce yılda 20 civarında yapılan sondaj kazısının önceki sene 35'e, geçen sene 40'a ulaştığını dile getirerek, ''Bu sene başındaki programımız 45 sondaj olmasına rağmen 70'e yakın petrol sondajı gerçekleştiriyoruz'' dedi.

Dinç, ''Son iki yıldır Türkiye'deki petrol üretimimizi ciddi bir şekilde artırabildik. Bu yıl ve önümüzdeki yıl petrol üretimi yaptığımız bölgelerin dışındaki yeni yerlere doğru açılmaya çalışıyoruz. Siirt Pervari'de yürütülen çok yoğun çalışmalarımız var. Bu sene Suriye sınırında çok yoğun çalışmalarımız oldu, 10 tane sondaj gerçekleştirdik, bunların 10'unda da petrol bulduk. Geçen hafta yeni bir sondaj kulesi daha taşıdık. Böylece Suriye sınırında iki kuleyle sondaj yapıyor olacağız'' dedi.

Hatay'da da yapılan çalışmalarda geçen hafta büyük umut beslenen bir sondaja başlandığına işaret eden Dinç, ''Önümüzdeki günlerde Diyarbakır'da çok ilginç bir yerde sondaj yapıyor olacağız. Orası da çok ilginç ve umutlu olunan bir yer. Isparta tarafında önümüzdeki bir kaç ay içinde yeni sondajlara başlıyor olacağız'' diye konuştu.

Genel olarak bölgedeki arama ve sondaj çalışmalarının yoğun olarak artırıldığını belirten Dinç, ''(petrol aranılan) Bölgeyi dışarıya doğru daha da genişletmeye, Hatay'a, Diyarbakır'a Isparta'ya, Şırnak'a kadar, çok daha geniş bir alana yaymaya çalışıyoruz . Ümit ediyoruz oralarda da çok ciddi yeni keşifler gerçekleştirebiliriz'' dedi.


TRAKYA'DAKİ DOĞAL GAZ ARAMA ÇALIŞMALARI 

Trakya bölgesindeki çalışmaların da yoğun olarak sürdürüldüğünü söyleyen Dinç, bu yıl içinde bölgede 20'den fazla sondaj yapmayı planladıklarını bildirdi. Trakya'da sadece bu yılın 9 ayında yapılan çalışmaları örnek gösteren Dinç, ''Eylül ayı itibarıyla 13 sondajımızı bitirdik. Bunun 9 tanesi yeni doğal gaz keşfiydi. Bu 9 kuyudan elde edilen ilave rezerv ve ilave doğal gaz üretimi Trakya'nın tamamında yaptığımız üretime yaklaşan bir rakamdı'' dedi.

Bölgede çıkarılan doğal gazın ülke tüketimine sunulması için hazırlıkların devam ettiğini belirten Dinç, ''Bunu Kasım sonu, Aralık ayına kadar devreye almayı ve ülke tüketimine sunmayı amaçlıyoruz'' diye konuştu.

Doğal gaz için Silivri'de yer altı deposu hazırlığı çalışmalarının daha önce başlatıldığını anımsatan Dinç, ''Bugünlerde orayı tamamladık. Çok yoğun bir emekle 2 yıllık çok yoğun çalışmayla önümüzdeki günlerde tam kapasiteyle devreye girecek. Hedefimiz bu kış sezonuna tamamlamaktı, Kasım sonuna kadar hazır olmasını sağlamaktı. Bu projemizi tamamladık'' dedi.


KARADENİZ'DEKİ ÇALIŞMALAR 

Karadeniz'de yapılan çalışmaların yaklaşık 2,5 yıldır devam ettiğini ve Ağustos 2004'te Akçakoca açıklarında doğal gaz yatağı bulunduğunu hatırlatan Dinç, ''O gazı üretime almak için normal petrolcülük standardı 4-5 yıldır, yani o çaptaki bir proje ancak 4-5 yılda devreye alınabilir. TPAO olarak bu proje üzerinde yoğun olarak çalıştık, çok ciddi paralel prosesler yapmaya çalıştık'' diye konuştu.

Geçen 2 yıl içinde üretime yönelik sondaj kuyularının kazıldığını, BOTAŞ hattına bağlanacak karadaki boru hatlarının yapıldığını söyleyen Dinç, şöyle devam etti:

''Sahile yapılacak yüzey tesislerinin dizaynı ve inşası sipariş edildi, yapıldı. Yüzey tesisleri 1 ay içinde bitiyor. Denizde o gazı sağacak üretim platformlarının dizaynları, inşaatları yapıldı, ikisinin montajı tamamlandı. Üçüncü platform da Aralık ayında yerine oturuyor. Bugünlerde deniz tabanına boru hattı çekiliyor ve 1-2 haftaya kadar bitmek üzere. Aralık ayı gibi Akçakoca'daki gazımızı, Türkiye'nin Karadeniz'deki ilk gazını yurt içi şebekeye bağlıyor, ülkenin hizmetine sunuyor olacağız. Aralık ayında sonra da sondajlarımız Akçakoca'dan Alaplı, Ereğli, Zonguldak, Cide, İnebolu'ya doğru sahile paralel olarak devam edecek.''

Karadeniz'deki derinsu çalışmalarını da yoğun olarak devam ettiğini, Sinop ve Zonguldak yakınlarında 2 yıl boyunca sürdürülen data toplama çalışmalarının yıl sonuna kadar tamamlanacağını ifade eden Dinç, ''2007 yılında o derin sulardaki bilgilerin değerlendirme ve mühendislik çalışmaları var. 2008'den itibaren de derin sularda, beklentilerin çok büyük olduğu bu bölgedeki sondajlara başlayacağız'' dedi.

Denizlerdeki petrol ve doğal gaz aramalarında 50-500 metre aralığındaki su derinliğinin ''sığ sular'' olarak tabir edildiğini anımsatan Dinç, 1500-2000 metrelik derin sularda yapılacak aramalar için büyük ümitlerinin var olduğunu, ancak bu sulardaki sondaj çalışmalarının da çok pahalı olduğuna işaret ederek, sadece bir sondajın 150 milyon dolara mal olduğunu kaydetti.

Sinop açıklarında yapılacak çalışmalar konusunda ihale açıldığını, en iyi teklifi veren Brezilya'nın milli petrol şirketi ''Petrobras'' ile ortaklık anlaşması yapıldığını hatırlatan Dinç, ''Petrobras da, önümüzdeki 4 yıl boyunca çok ciddi miktarda Sinop açıklarında petrol aramak için para harcıyor, para yatırıyor olacak. Birisi Kırklareli açıklarında, diğeri Sinop açıklarında olmak üzere 2 blokta ortaklar. Bu iki yerde birlikte petrol arıyor olacağız' diye konuştu.

TPAO'nun Karadeniz'in diğer kesimlerinde kendi programını sürdürdüğünü ifade eden Dinç, bu bölgedeki çalışmalar için yakında yeni bir yabancı ortak bulunabileceğine işaret ederek, ''Önümüzdeki 1-2 ay içinde Karadeniz'de belki başka bir blokta başka bir batılı dev petrol şirketi daha ortağımız olabilir. Bunu anlaşma imzalandıktan sonra deklare edeceğiz'' diye konuştu.


PETROLCULUĞA MARATON BENZETMESİ 

Türkiye'nin bugünkü koşullarda günde 600 bin varil petrol tükettiğini, TPAO'nun toplam 72 bin varillik yurt içi ve yurt dışı üretimiyle bunun yüzde 12-13'ünü karşıladığına dikkati çeken Dinç, petrol arama çalışmalarıyla ilgili beklentilerle ilgili olarak da, Güneydoğudaki çalışmaları yoğun olarak devam ettiğini, ancak buradaki rezervlerin çok büyük olmadığını söyledi.

''Ama Karadeniz çok heyecan verici, çok büyük rezerv beklentileri var'' diyen Dinç, yine de kesin bir şey söyleme için erken olduğunu, petrolcülüğün 100 veya 400 metre koşusundan daha çok maraton veya en azından 5-10 bin metre koşusu olduğunu vurguladı.

Belirli bir bölgede petrol olup olmadığını anlamak için en az 5-10 yıl yoğun olarak çalışmak gerektiğini söyleyen Dinç, ''Biz Karadeniz'de başlayalı 2,5 yıl olmadı bile. Hala önümüzdeki 2-3 yılda çok daha yoğun olarak yapmamız gereken işler var. Ama şu an Karadeniz çok umut verici ve heyecan verici gözüküyor. Ümit ediyoruz 2008-2009'lardan sonra özellikle derin sularda sondaj yapmaya başlayacağız'' dedi.

Derin sularda bir sondajdan önceki data araştırması ve bu dataların değerlendirilmesinin çok iyi yapılmasının önemine işaret eden Dinç, şöyle konuştu:

''Derin sularda kazılan bir sondajın maliyeti yaklaşık 150 milyon dolar. Yani 50 santim çapında, 3-4 bin metre derinlikte bir deliğin maliyeti bu. Dolayısıyla çok fazla şansımız yok, mermiyi çok doğru yere, isabetli atmamız gerekiyor, doğru yeri kazmamız gerekiyor. Bir iki tane ıskalarsak bunun mali boyutları çok büyük. Dolayısıyla ilk deliklerde ıskalamanız, arama programlarında çok ciddi korku ve tedirginlik yaratır'' diye konuştu.

star
Yayın Tarihi : 18 Kasım 2006 Cumartesi 16:54:44


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?