4
Mayıs
2024
Cumartesi
SAĞLIK

Gripte aspirin kullanmayın

Grip hastalığının tedavisinde Aspirin ve aynı etken maddeye sahip ağrı kesici ve ateş düşürücülerin kesinlikle kullanılmaması gerektiği belirtilerek, antibiyotiklerin yanlış kullanımının da istenmeyen sonuçlara yol açabileceği bildirildi.

Trabzon Numune Hastanesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Uğur Kostakoğlu, 'Influenza' adı verilen bir virüsün neden olduğu gribin ani ve yüksek ateş, şiddetli kas ve eklem ağrıları, halsizlik, bitkinlik, titreme, baş ağrısı ve kuru öksürük gibi belirtilerle başlayan bir enfeksiyon hastalığı olduğunu söyledi.

Gribin özellikle çocuklar, yaşlılar ve kalp, akciğer, böbrek, şeker gibi kronik hastalığı olan kişilerde çok daha ağır seyrettiğini, hatta ölüme kadar varabilen ciddi sonuçlara yol açtığını belirten Dr. Kostakoğlu, "Grip virüsünün bulaşması, hastalık belirtilerinin başlamasından 1-2 gün öncesinde başlar ve hastalık başladıktan 3-7 gün sonrasına kadar devam eder. Başlıca bulaşma yolları, öksürük ve hapşırıklarla etrafa saçılan damlacıkların hava yoluyla bulaşması, hasta kişilerle direkt temas edilmesi ve hasta kişilerin ağız-burun akıntılarıyla temas etmiş eşyalarla bulaşmadır. Bu nedenle grip evde, işyerinde, okullarda, kreşlerde, bakım evlerinde, yurtlarda, askeri kışlalarda toplu taşıma araçlarında çok kolaylıkla bulaşır. Bulaşma yolları oldukça basit ve bu kadar kolay olan bir hastalığın bulaşma yollarına karşı önlem almanın çok zor olduğu, hatta olanaksız olduğu açıktır" dedi.

Gribin sağlıklı erişkinlerde ölüme neden olma ihtimalinin oldukça zayıf olduğunu kaydeden Dr. Kostakoğlu, "Gribin sağlıklı erişkinlerde ölüme neden olma ihtimali 100 bin vakada 2 gibi çok zayıftır. Ancak grip hastalığına bağlı ölüm riski sağlıklı erişkinlere göre, kardiovasküler hastalığı olanlarda 52 kat, pulmoner hastalığı olanlarda 120 kat, kardiovasküler artı diyabeti olanlarda 241 kat artmaktadır. Bütün sağlık otoriteleri, bu gruba giren kişilerin her yıl mutlaka aşılanmasını önermektedir" diye konuştu.

Gribe yakalanınca neler yapılması gerektiği hakkında da bilgi veren Dr. Uğur Kostakoğlu, "Her şeyden önce istirahat, mümkünse yatak istirahatı önemlidir. İstirahatla beraber doktor tavsiyesiyle alınacak ilaçlar, hastalığın hafif bir şekilde atlatılmasını sağlayabilir. Hastalık süresince sıvı alımı çok önemlidir. Bu nedenle su, meyve suyu ve kafeinsiz içecekler tavsiye edilir. Yeteri kadar sıvı alınması sinüslerdeki ve göğsünüzdeki ifrazatın daha az birikmesine ve vücuttan daha kolay temizlenmesine yardım eder. Ayrıca suda eritilerek hazırlanan anti-gribal ilaçlar sıvı alımını arttırdığı ve hızlı etki gösterdiği için kullanmaya uygundur. Hastalık dönemlerinde beslenmeye dikkat etmeli, iştahsızlık varsa enerji ihtiyacını gidermek için karbonhidrattan zengin diyet uygulanmalıdır. Yatarken başın yukarıda tutulması geniz akıntısının vereceği rahatsızlığı azaltacaktır. Bulunulan ortamın uygun ısıda olmasına ve iyi havalandırılmasına dikkat edilmeli, havanın kuruması engellenmeli, nemli olması sağlanmalıdır" şeklinde konuştu.

Gribin tedavisi sırasında Aspirin ve aynı etken maddeye sahip ağrı kesici ve ateş düşürücülerin kesinlikle kullanılmaması gerektiğine dikkat çeken Dr. Kostakoğlu, özellikle çocuklarda bu konunun çok önemli olduğunu, ayrıca antibiyotiklerin yanlış kullanımının istenmeyen sonuçları beraberinde getirebileceğini ifade etti. Dr. Kostakoğlu gripten korunmak için yapılması gerekenleri de şu şekilde sıraladı:

"Özellikle hava durumundaki ani değişimler hastalanma riskini artırmaktadır. Ortamın ısı durumuna göre uygun kıyafetler giyin. Dengeli beslenin, yeterli miktarda su için, düzenli spor yapın, stresten uzak durmaya çalışın, sigara içmeyin, kalabalık yerlerde kendinizi korumaya çalışın, düzenli uyuyun, aşırı sıcak ortamlardan kaçının. Hastalık elle temasla da bulaşabilir. Bu nedenle sık sık eller yıkanmalıdır. Hastanın havlu ve bardağı müşterek kullanılmamalıdır. Burun akıntısının çok yoğun olduğu dönemde hasta toplu yerlerden uzak kalmalıdır. Gripten korumaya yönelik bir beslenme biçimi yoktur. C vitamini sistemi güçlendirir, hastalıklara karşı vücut direncini hafifçe artırabilir. Ama herkesin tahmin ettiğinin tersine, gribi önlemez. Hatta aşırı derecede C vitamini alımı zararlı sonuçlara yol açabilir. Korunmak için bilinen en etkili yol grip aşısıdır. Aşının içeriği her yıl değiştiği için her yıl aşılanmak gerekmektedir."

Grip hastalığının yaşamsal risk oluşturduğu kişiler, sağlık personeli, huzurevi ve kronik hasta veya yaşlı bakımıyla ilgili işlerde çalışanlar ve riskli kişilerle aynı ortamda yaşayanlar açısından grip aşısı için en uygun zamanın Eylül ve Ekim ayları, 50-64 yaş arası kişiler ve diğer sağlıklı insanlar için Kasım olduğunu dile getiren Dr. Kostakoğlu, "Ancak grip aşısı tüm grip sezonu boyunca uygulanabilir. Aralık'ta hatta Ocak ve Şubat aylarında aşı olunması da gripten korunma sağlayacaktır" dedi.

.
Yayın Tarihi : 1 Ocak 2006 Pazar 14:12:15


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?