3
Mayıs
2024
Cuma
MERKEZ - KÜTAHYA
Nufus
583.910
Yüz Ölçümü
11.875
İlçe Sayısı
13
Vali
Nufus
237.570
Yüz Ölçümü
0
Belediye Sayısı
130
Köy Sayısı
0
Kaymakam

Timurtaş Paşa Külliyesi

Kütahya Kavaflar Çarşısı içerisinde bulunan Timurtaş Paşa Külliyesi’ni, arşiv kayıtlarından ve tapu kayıtlarından öğrenildiğine göre Timurtaş Paşa XVI. yüzyılda cami, imaret ve medrese ile birlikte yaptırmıştır.

Yıldırım Beyazıt’ın ilk Kütahya valiliğinden sonra Kosova Savaşı’na gitmek üzere Murat Hüdavendigâr’ın yanına gittiği sırada Timurtaş Paşa Kütahya ve çevresinin muhafızlığı ile görevlendirilmişti. Yapı topluluğunu Timurtaş Paşa’nın Kütahya’da bulunduğu 1389-1402 yıllarında yaptırmış olması kuvvetle muhtemeldir. Yapı topluluğu sonraki yıllarda birçok defa değişikliğe uğramış ve bunların en önemlisini Anadolu Valisi Silahtar Mehmet Paşa 1761 yılında yaptırmıştır. Nitekim bunu belirten bir kitabe bugünkü son cemaat yerinin yakınında bulunmaktadır.

Kitabe:

Maşallah
Silahtar Mehmet Paşa’nın hayrat ve tamiri sene 1175 (1761-1762
)”.

Yapı topluluğu bundan sonraki yıllarda Kütahya Muaccelat Nazırı Salih Efendi tarafından 1834-1835 yılında onarılmış ve bazı eklemeler yapılmıştır.

Günümüzde kullanılan ve Evliya Çelebi’nin “Cemaati kesret üzeredir” dediği yapı tarih boyunca onarım görmüş ve zaman zaman da değişikliğe uğramıştır. Külliyenin yapım tarihini gösteren bir kitabesi bulunmamaktadır.

Külliyenin ilk yapısından kaldığı sanılan avlu giriş kapısı bugün Kavaflar Çarşısı içerisinde kalmıştır. Bu kapıdan ötürü de külliyenin geniş bir avlu içerisinde kurulduğu anlaşılmaktadır. Kesme taştan ve derin bir tonozlu girişi olan kapı, dıştan mukarnaslı bir çerçeve içerisine alınmış, basık yuvarlak kemeri iki renkli taşlardan yapılmıştır. Giriş kapısının sağına geç devirlerde kurnalı mermer bir çeşme eklenmiştir. Sakahane ismi verilen muslukların ve helâların bulunduğu kısım ise, girişin sağında, batıda yer almaktadır.

Cami:
Avlunun güneyinde yer almaktadır. Caminin son cemaat yeri geç devirlerde değişikliğe uğramış ve buraya bir camekân yapılmıştır. Caminin ibadet mekânı yüksek tavanlı ve ahşap örtülüdür. Batı yönünde mihrap yönüne dik olarak bir beşik tonozun başlangıç izleri görülmektedir. Caminin içerisi değişik dönemlerde yapılan ilave ve onarımlarla orijinalliğini yitirmiştir. Mihrap önünde kubbeli bir bölüm vardır. Bu kubbe köşelerde L biçimli ayaklar üzerine oturmakta ve bu kubbe doğu ve batı yönlerinde de sivri kemerlerle birbirine bağlanan bodur payelerle desteklenmiştir.

İbadet mekânını örten ana kubbenin batısındaki kemerin arkasında kalan alan ikiye ayrılmıştır. Bunlardan ilk bölüm Kıble duvarına paralel beşik tonozla örtülmüştür. Bunun batısında kalan dikdörtgen ve çarpık olan bölüm ise kemerlerle daralmış ve üzeri oval bir kubbe ile örtülmüştür. Mihrap önü kubbesinin doğusunda kalan bölümlerde çarpıklıklar dikkati çekmektedir.

Kubbe eteğini Kuran’dan alınma sureler ve kalem işleri bezemiştir. Ayrıca mihrabın çini kaplamaları da dikkati çekmektedir. Mihrabın dış kenarlarındaki kaplamalar XVI.yüzyıl İznik çinileri taklit edilerek yakın tarihlerde yapılmıştır. Minberin korkuluk levhalarında da geç döneme tarihlenen çini kare levhalar bulunmaktadır.

Yapı topluluğunun bölümlerini oluşturan diğer yapılar medrese ve imareti günümüze ulaşamamıştır.
 

Kenthaber Kültür Kurulu

Yayın Tarihi : 3 Temmuz 2009 Cuma 15:59:53

Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?