9
Mayıs
2024
Perşembe
YAŞAM

İnsanlık dramı!

Manisa'da kar kalınlığının diz boyuna yükseldiği kent dışında derme çatma bir barakada yaşam mücadelesi veren çift, soğuk kış günlerini aç, uykusuz ve üşüyerek geçiriyor.

10 yıl önce iş bulma ve daha iyi bir hayat umuduyla ailesini de alarak Mardin'den Manisa'ya göç eden Mehmet Arslan, umduğunu bulamadı ve uzun yıllar işsizlik, geçim sıkıntısıyla mücadele etti. Her geçen gün sıkıntı artmaya devam ederken, evin 7 çocuğu tek tek evi terk etmeye başladı. Çocukların bir kısmı evlenerek evden ayrıldı. Eşi Zeliha ile baş başa kalan Mehmet Arslan, günlük işlerden kazandığı parayla ev kirasını ödeyemeyince bu kez de eşiyle birlikte sokakta kaldı. 3 ay önce kent dışındaki Kırtık Mezarlığı yakınında derme çatma bir baraka yaparak az miktardaki eşyasını buraya taşıyan Arslan çifti, soğuk kış günlerinde yaşam mücadelesi veriyor.

Çevreden ve yakında bulunan şehir çöplüğünden temin ettiği tahta, naylon ve çuvallarla yaptığı barakada yaşamanın zorluklarını anlatan 59 yaşındaki Mehmet Arslan, "Çocuklarımızın kimi evlendi kimisi de bu zor hayata dayanamayarak evden ayrıldı. Biz de yalnız kaldık. Kendi imkanlarımla yaptığım barakada hanımımla birlikte yaşamaya çalışıyoruz. Elektriksiz ve susuz, üstelik şehirden uzak bu yerde açlıkla mücadele ediyoruz" dedi.
Yakındaki Turgut Özal Mahallesi sakinleri ve bazı yardım kuruluşlarının sağladığı gıda yardımlarıyla şimdilik karınlarını doyurduklarını belirten Arslan, yemek bulamadıkları zaman besledikleri tavukları da kesmeye başladıklarını ifade ederek, "Kuş gribi diye bir hastalık ortaya çıktı ama çaresiz olduğumuz için bazılarını kesip yemek zorunda kaldık. Birkaç tavuk daha var, yakında onları da kesip yedikten sonra elimizde yiyecek bir şey kalmayacak. Günlerdir bir sıcak çorbaya hasret kaldık" diye konuştu.

Birkaç gündür etkisini gösteren yoğun kar yağışı nedeniyle kar kalınlığının diz boyu olduğu bölgede donma tehlikesiyle karşı karşıya olduklarını söyleyen Arslan, barakanın dayanıksız olması sebebiyle üzerinde biriken kar yığınlarından korktuklarını ve barakanın çökme tehlikesine karşı geceleri uyuyamadıklarını ifade etti. Ayrıca, aylardır banyo yapamadıklarını ve eşinin hasta olduğunu da söyleyen Arslan, su ihtiyaçlarını 200 metre uzaklıktaki mezarlık çeşmelerinden, yakacak ihtiyaçlarını ise dağ eteğinde buldukları çalı çırpıyla giderdiklerini söyledi. Medeniyetten uzakta açlık, yalnızlık ve soğukla mücadele etmekten yorulduklarını, bir tuvaletlerinin bile olmadığını sözlerine ekleyen Arslan, "Cahil olduğumuz için yol iz bilmiyoruz. Bize yol gösteren de olmadı. Halimizi gören ve duyanlar şimdilik ufak tefek yardımlar yapıyor ama bu daha ne kadar devam eder bilmiyorum. Devletten yardım bekliyoruz" şeklinde konuştu.

Eşinin sözlerini dinlerken gözyaşlarına boğulan 59 yaşındaki Zeliha Arslan ise, barakada yaşamak zorunda olmanın üzüntüsüyle hastalandığını, devletin ve Manisalıların kendilerine sahip çıkmalarını istedi.

.
Yayın Tarihi : 26 Ocak 2006 Perşembe 12:57:41
Güncelleme :26 Ocak 2006 Perşembe 13:22:01


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?