Devlet Bakanı Nimet Çubukçu, sürdürülebilir kalkınma ve toplumsal istikrarın, kadınlara eşit ekonomik fırsatların sunulmasıyla gerçekleşeceğini söyledi.

Marmara Grubu Vakfı'nca GAP Bölge Kalkınma İdaresi ve Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) işbirliğiyle Büyük Mardin Otelin'de düzenlenen ''GAP Bölgesinde Kadın Girişimciliği ile İstihdamının Geliştirilmesine Yönelik Stratejiler'' konulu uluslararası toplantıya, Devlet Bakanı Nimet Çubukçu, İsviçre Büyükelçisi Walter Gyger, UNDP Türkiye Temsilcisi Jakop Simonsen, Vali Temel Koçaklar, Belediye Başkanı Metin Pamukçu, GAP İdaresi Başkanı Muammer Yaşar Özgül, KAGİDER Yönetim Kurulu Başkanı Meltem Kurtsan, Marmara Grubu Vakfı Temsilcisi Müjgan Süver ile sivil toplum kuruluş temsilcisi yaklaşık 200 davetli katıldı.

Toplantının açılış konuşmasını yapan Devlet Bakanı Nimet Çubukçu, demokrasinin vazgeçilmez koşullarından birisinin kadınlar ve erkekler arasında fırsat eşitliğinin sağlanması olduğunu belirterek, "Bir toplumda gerçek demokrasiden söz edebilmek için kadın ve erkeklere eşit imkan ve fırsatların sunulması gerekmektedir. Sürdürülebilir kalkınma ve toplumsal istikrarın da, kadınlara eşit ekonomik fırsatların sunulmasıyla gerçekleşeceği, böylece refahın artacağı ve yaygınlaşacağı, bölgesel gelişmişlik farkının azalacağı ve sosyal kalkınmanın da gerçekleşeceğini belirtmek gerekir" dedi.

Kadınların ekonomik hayata katılımlarının güçlendirilmesi bağlamında ve bütün dünyada olduğu gibi ülkemizde de önemli bir sorun haline gelen işsizliğe çare olarak kabul gören girişimciliğin desteklenmesi ve teşvik edilmesi gereken bir alan olduğuna dikkat çeken Bakan Çubukçu, "Özellikle geleneksel toplumlarda kadın ve erkeğin farklı sosyalleşme süreçlerinin, farklı girişimcilik modellerinin ortaya çıkmasında etkili olduğunu söyleyebiliriz. Nitekim yapılan araştırmalar, kadın ve erkek girişimciler arasında ortak yönler bulunmasına karşın, bazı farklılıkların olduğunu da ortaya koymaktadır. Bunun en bariz göstergesi, iş kurma aşamasında kadın girişimcilere en önemli desteğin erkeklere benzer şekilde yakın çevrelerinden gelmesidir. Ancak, erkeklerin kadınlardan farklı olarak daha çok kredi kullandıkları görülmektedir. Kadınların kredi kullanmak için izlenmesi gereken bürokratik süreçlerin karmaşıklığı ve teminat bulamama gibi sorunlar nedeniyle iş kurma sürecinde krediden çok, yakın çevre ve kendi birikimlerini kullanmayı tercih etmeleri yaygın bir durumdur. Kadın ve erkekler arasındaki bir başka farklılık da, kadın girişimcilerin erkeklere göre daha ileri yaşlarda girişimci olmalarıdır. Özellikle, çocuklarını belirli bir yaşa getirdikten sonra iş yaşamına girmeye karar verdikleri sık rastlanılan bir durumdur" şeklinde konuştu.

Bakanlık olarak, kadınların her alanda güçlenmesi ve çeşitli kesimler tarafından sunulan hizmetlerin daha etkin ve verimli olması amacıyla yeni girişimler başlattıklarını ifade eden Bakan Çubukçu, "Bu kapsamda, yerel yönetimlere kadınlarımızın sunduğu hizmetlere bir standart getirilmesi ve hizmetlerin daha verimli bir şekilde sunulması amacıyla yerel yönetimlere yönelik bir hizmet modeli hazırladık ve bunu 81 il valiliği ve bin 400 belediyeye gönderdik. Sunulan modelde, belediyelerce kadınlarımızın başvuracakları bir merkez açarak, ihtiyaç duyulan konuda danışma, rehberlik, eğitim, beceri kazandırma programları gibi hizmetlerin sunulması hedeflenmektedir. Ayrıca Valiliklerimize bağlı il özel idarelerimiz tarafından, özellikle kırsal kesimde yaşayan vatandaşlarımızın projelerine destek verildiği bilinmektedir. Kırsal alanda yaşayan kadınlarımızın da bu proje desteklerinden yararlanmaları amacıyla, bu merkezlerin bir eğitim kurumu olarak kullanılması mümkün olabilecektir" diye konuştu.

Kadınların ekonomik hayata katılmalarının ve söz sahibi olmalarının ülkelerin istikrarına katkıda bulunacağını vurgulayan Bakan Çubukçu, konuşmasına şu şekilde devam etti: "Kadınların girişimciliğe başlamaları, iş hayatında daha çok yer almaları, yönetici olmaları ve karar alıcı duruma gelmeleri önem arz etmektedir. Biz kadınların önümüzdeki dönemdeki hedefi, bu olmalıdır. Böylece, bir yandan kadın hakları fiilen hayata geçirilebilecek, diğer yandan da kadınlar ülkelerinin siyasi, ekonomik ve sosyal hayatına daha çok katkıda bulunabilecek ve ülkelerinin gelişme, kalkınma ve modemleşmesinde hak ettikleri yeri alabileceklerdir. Gelişmekte olan bir ülke olarak, Türkiye açısından da sosyal ve ekonomik kalkınma ve özellikle bölgesel kalkınmada ilerleme kaydedilmesinde kadın girişimciliğinin önemli bir araç olduğu açıktır. Kadın girişimciliğinin önündeki az önce sözünü ettiğim kültürel, eğitimsel ve ekonomik engellerin aşılabilmesi, toplumun her kesiminin toplumsal sorumluluk çerçevesinde katılımıyla ciddi bir çaba gerektirmektedir. Kadın girişimciliğinin desteklenmesini, sadece kadının mali olarak güçlenmesine zemin hazırlamak olarak değil, aynı zamanda yasal, sosyal, kültürel olarak da toplumsal yaşamda güçlü olarak yer almasına olanak sağlayacak ortamın hazırlanması olarak da tanımlıyoruz. Toplumun tüm kesimleri tarafından desteklenmesi, işgücü piyasasının görünür olmayan emeğinin ortaya çıkarılması, istihdam imkanlarının arttırılması, kadınların geleneksel rollerinden sıyrılmalarına katkıda bulunacaktır. Bu destek; temel olarak kadın girişimciliğini destekleyici politikalar, sivil toplum örgütlerinin çabaları ve akademinin konuyu derinlemesine araştırması ve gündeme taşıması ile mümkün olacaktır. Ülkemizdeki ulusal düzeyde sürdürülen bölgesel kalkınma çabalarımız, 1999 yılında yapılan Helsinki Zirvesinde Avrupa Birliği'ne aday ülke statümüzün kabulünden sonra farklı bir boyut kazanmıştır. 2001 ve 2003 yıllarında hazırladığımız Türkiye Ulusal Programlarında 'Bölgesel Politikalar' ayrı başlık olarak yer almaktadır. AB'ye üye ülkelerin yanı sıra aday ülkelerin sınl6zellikle, çocuklarını belirırları içerisinde de bölgesel eşitsizliklerin giderilmesi için gerekli çabaların gösterilmesi özel önem taşımaktadır."

Toplantıda bir konuşma yapan Vali Temel Koçaklar, Mardin başta olmak üzere bütün bölgenin ana sorununun işsizlik ve buna bağlı olarak yoksulluk olduğunu belirterek, yoksulluktan da en çok kadınların etkilendiğini söyledi.
İsviçre Büyükelçisi Walter Gyger, kadınlara verilecek özel imtiyazlarla ekonomik açıdan gelişecek olan bölgede, barış ortamına zarar veren etkenlerin ortadan kaldırılacağını vurguladı. UNDP Türkiye Temsilcisi Jakob Samonsen, konuşmasında bölgedeki kadın doğumları ve çocuk ölümlerine dikkat çekerek, bu tür sorunların hükümet ile ivedi olarak çözülmesi gerektiğini belirtti.

Yerel yönetimler olarak kadın girişimcilere her zaman desteklerinin devam ettiğini ifade eden Belediye Başkanı Metin Pamukçu da, ildeki kadınların sosyal sorumluk bilinci ile kurulmuş ÇATOM, AÇEV, KEDEV gibi vakıfların, genç kızların ve kadınların eğitimlerine ve istihdamına katkısının büyük olduğunu kaydetti.

İki gün devam edecek toplantı süresince GAP bölgesinde faaliyette bulunan kadın üretici ve girişimciler, kadın ile ilgili çalışan kamu kurumları, yerli ve yabancı özel sektör, sivil toplum kuruluşu temsilcileri, ticaret ve sanayi odaları ile yerli yabancı araştırma kurumları biraraya gelerek, üretim ve pazarlama süreci, bu süreç içerisinde karşılaşılan engeller, kadınların ekonomik hayata katılımlarının güçlendirilmesi ile girişimciliğin geliştirilmesi için stratejilerin ortaya konması şartlarını konuşacak.

GAP Bölge Kalkınma İdaresi tarafından gerçekleştirilen kadınların ekonomik kalkınmasına yönelik projelerin ve diğer ulusal, uluslar arası kamu, özel, sivil toplum kuruluşlarının kadın programlarının ve projelerinin tanıtımının yer alacağı toplantıda, GAP'ta kadının ekonomik kalkınmasına yönelik örgütlenme, eğitim, pazarlama, tasarım, üretim ve proje geliştirme konusunda işbirliklerinin geliştirilmesi de işlenecek.

İHA

Yayın Tarihi : 30 Eylül 2005 Cuma 18:48:25

Güncelleme :11 Ekim 2005 Salı 12:31:59