1
Mayıs
2024
Çarşamba
SİYASET

OYUMUZU NASIL BİR ADAYA VERELİM?

                                            
 
     Oy verme günü geldi çattı!... Yarın Cumartesi.. Pazar’a sandık başındayız!.. Ama bizler oyumuzu kime ve nasıl bir adaya vereceğimize karar verdik mi, yoksa hâlâ bir tereddüt içerisinde düşünüyor muyuz? Düşünmekte elbette haklısınız.. Bugün için  cebinizdeki oy, sandığa girdiği andan itibaren sizin belirleyici yönetiminizden çıkarak o adayın olmuştur artık. O aday diğer belirleyici oylarla birlikte ya oy çokluğuyla kazanacak, veya yetersiz oy aldığı için kaybedecek. Burada önemli olan oyumuzu bilinçli, hak edene, bize iyi  hizmet verebilecek bir adaya verirsek gönlümüz o zaman huzur içinde olur.
    
     Yerel seçimler, halkımıza, şehrimize, devletimize inşallah hayırlar, huzur ve güven getirir. Sandığa çok iyi düşünerek bırakacağınız her isabetli oy bizim lehimize olacaktır, unutmayalım!...
     O halde oyumuzu nasıl bir adaya kullanalım ki huzurlu olalım… 
     İşte birtakım öneriler ve son tavsiyeler.
 
     . . . . . . . .
 
-  Hangi partiden ve hangi aday olursa olsun  önce kendisine, halka ve çevresindekilere karşı dürüst olmalı.
 
-  Çağdaş, halkıyla bütünleşen, belediyecilikten anlayan, katılımcı bir Belediye Başkanı görmek istiyoruz.
 
-  İdeolojik olmamalı, partizanca davranmamalı. Kendi ideolojisine paralel kişilere değil tüm şehir halkına hizmet etmeli, şov  değil, iş yapmalı. Yapılmasını istediği işin istediği şekle gelinceye kadar devamlı takipçisi olmalı. Çünkü yapılan işin iyi de, kötü de olsa sorumluluğu ona aittir; halk, o işin onun tarafından yapıldığını, yaptırıldığı bilir, notunu da ona verir.
 
-  Yapılan icraatlar kapalı kapılar ardında değil, insanlara hesap verilerek yapılmalıdır.
 
-  Belediye Başkanı halk toplantılarına önem vermeli, şehri gezerek halkın sorunlarını dinlemeli ve çözüme kavuşturmalı. Bir bakıma halktan yapılmamasını istediği, halka yapılmasını arzu ettiği şeyleri açık açık belirtmeli; eğitici ve iyiye yönlendirici  tavsiyelerde bulunmalı, uymayanları önce uyarmalı, yine uymuyorsa  tavizsiz yasal yollara başvurmalı…
  
-  Belediye Başkanı çevresinde oluşacak ve oluşan vurguncu zihniyeti dışlamalı…
 
-  Partililerin ve parti başkanlarının kölesi durumuna düşmemeli. Seçimi kazanıp o koltuğa oturan başkan artık halkın belediye başkanı olmuştur.
-  Belediye başkanı, projelerini akademik birimlerle paylaşmalı ve belediye bünyesinde profesyonel bir çalışma grubu oluşturmalıdır.
 
-  Başkan;  kadrosunu eğitimli, işbilir, üretken ve vizyon sahibi kişilerden oluşturmalıdır. Hısım, akraba, eş-dost, arkadaş, partili, aşiret… diye yakınlarını alırsa başarısına daha ilk baştan set çekmiş olacaktır.
  
-  Başkan, kimsenin baskısı altında kalmamalı, kimseye de minnet borcu olmamalı; pohpohçulara taviz ve
izin vermemeli.
 
-  Kent yaşamında belediyelerin sorumluluğu büyüktür. Siyasî yatırım amaçlı çarpık yapılaşmaya ve kentin fizikî yapılarının bozulmasına fırsat vermemeli. Park ve bahçelere, yeşil alanlara gereken önem verilmeli.
 
-  Altyapı sorunu kalmamalı…
 
-  Belediye Başkanı, belediyenin kaynaklarını çar-çur etmemeli, ettirmemeli; ona buna peşkeş çekmemeli, çektirmemeli; istihdam yaratmalı..
 
-  Almak istediği veya aldığı görevi kendi geleceğini güvence  altına almak zihniyetiyle değil, vatandaşların geleceklerini düşünerek yerine getirmeli..
 
-  Başkan, Belediyeyi her yönüyle şeffaf hale getirmeli. Bunun için bir web sitesi kurdurmalı. İnternet web sitesinde Belediye meclis üyeleri ve tüm üst personeli,  görevleri, kimlikleri ve resimleri ile birlikte  tanıtılmalı… Belediye ile ilgili her türlü bilgi, belediyenin çalışmaları, yapmak istediği ve yapacağı faaliyetlerle ilgili haberlere  tüm vatandaşlar/hemşeriler bu siteden ulaşabilmeli. Halkın dilek, istek ve her türlü şikâyetlerini iletebileceği sayfalar düzenlenmeli…
 
-  Su, belediye için önemli bir gelir kaynağıdır. Su işleri çok iyi bir düzene sokularak kaçak kullanımlar abonelerin sayaçları sık sık kontroldan geçirilerek veya daha başka ileri teknik yöntemlerle önlenmeli. Endeks yazılımları, endeks yazım memurlarının keyfine bırakılmamalı. Aboneye kapıdan sayaç okutturularak endeks yazılımına son verilmeli. Su tahsilâtları da abonenin kullandığı su miktarı ne kadarsa  belirlenen fiat tarifesine göre tahsil edilmeli, tahsilât memurlarının keyfî tahsilât yapmaları önlenmeli. Örneğin, abonenin 10 milyon lira su borcu varsa,  –yine örneğin-  “sen 5 milyon  verirsen yeter”… veya abone 20 metreküp, -ya da 20 ton-  su kullanmışsa bunu –meselâ-  10 metreküpe indirme gibi  diğer aboneleri ödemeyi caydırıcı, haksız ve keyfî uygulamalar  kaldırılmalı.. Sonra  kim kimin hakkını öbürüne vermeye, aktarmaya; kime bağışlamaya hakkı olabilir?!.. Böyle bir hareket doğrudan doğruya usulsüzlüktür, haksızlıktır, kanunsuzluktur!..
 
-  Şehrin temizliği, çarşı  pazarın görünümü ve düzeni ortada.. Bu ve benzeri daha birçok konularda yapılması gereken o kadar çok iş var ki… Yeni  Belediye Başkanına Allah kolaylıklar versin!..
 
   Tabii bunları yapabilecek, becerikli, üretken, dirayetli, işbilir… bir Başkan gerekli şu Kırşehir’e.. Bu da oyumuzu bilinçli ve isabetli kullanmakla mümkün.. Yok, sadece bir oy kullanmak için, iradesiz, bilgisiz, bilinçsizce gitmişsek sandık başına…  o zaman “vay halimize, vay halimize!”…
 
   Yine kalırız yaya… Bir 5 yıl daha solan ufka, ne zaman ağaracak diye bakarak…
M. Duran SÖNMEZ
Yayın Tarihi : 26 Mart 2004 Cuma 11:06:16
Güncelleme :26 Mart 2004 Cuma 21:54:50


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?