Antalya Senfonisi...
Arkadaşım Kadir Dursun’un başlattığı, yerel yönetimlerin de desteklediği Uluslararası Antalya Piyano Festivali’nin bu yıl 12’ncisi gerçekleşiyor.
Ben müzikten pek anlamam. O nedenle bu yazdığım olumlu veya olumsuz görüşlerimi bir yurttaş dinleyicinin duyguları olarak kabul edin.
Açılış konserinde Antalya Devlet Senfoni Orkestrası’nı Şef Gürer Aykal yönetti. ‘Tüm zamanların trompet kralı’ olarak ün yapan Macar sanatçı Gabor Boldoczki’nin koncertosu salondakileri mest etti. Ardından Fazıl Say ile birlikte Boldoczki’nin seslendirdiği piyano, trompet ve yaylı çalgılar için konçerto da muhteşemdi.
İkinci kez dinlediğim son bölümdeki Fazıl Say’ın bestelediği İstanbul Senfonisi harikaydı. Türkiye’de ilk kez İstanbul Cemal Reşit Rey salonunda sahnelenmişti. Bir grup arkadaşla oradaydık. Antalya’daki konseri izleyince arada bir fark varmış gibi geldi bana. Birkaç dostum da aynı görüşü paylaşınca, demek ki tesadüf değil, dedim kendi kendime.
Sanki orkestrada birşeyler eksik gibiydi. Belki salonun akustiği önceki tadı vermemişti bize. Ne bileyim birşeyler eksik gibiydi işte. Belki de bizim kulaklarımız paslıydı. Ama İstanbul Senfonisi’nin tadı tuzu yerindeydi.
Aslında müziği dinlerken aklımdan şunlar geçiyordu. İstanbul’daki konserin ardından Fazıl Say ile kısa bir sohbet etme zamanımız olmuştu. Orada sormuştum, “Antalya için de bir beste yapar mısınız” diye. Say, “Çok isterim. Ama önce bunu benden resmen istemeliler” demişti.
Anladım ki Say’ın kafasında Antalya Senfonisi için birşeyler gelişmiş aslında. Bunu hayata geçirecek olanlar da bu kentin yöneticileri, siyasetçileri, iş adamları, gazetecileri ve tabi bu kentin yurttaşları.
Antalya’ya özgü bir senfoni olsa, bir turizm kentinin göğsü öyle bir kabarır ki, düşmanlarımız çatlar. Tanıtım için bulunmaz bir fırsat, olağanüstü bir şey olurdu.
Konseri izlerken bir yandan da gözüm salonda kimlerin olduğu kimlerin olmadığını arıyordu.
CHP’liler hemen hemen tam kadro vardı. Başta Deniz Baykal, Gürkut Acar ve Yıldıray Sapan il başkanı Özer Ülken ile birlikte yerlerini almıştı. Ev sahibi olarak Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın eşi Günseli hanım ile gelmişti.
Bakındım MHP’li ve AKP’li kimler var diye. Belediye ve il genel meclislerinin AKP’li üyelerinden birkaç kişi gözüme çarptı.
Asıl gözüme çarpmayanlar ilginçti. CHP’li Muratpaşa Belediye Başkanı Süleyman Evcilmen yoktu ama eşi vardı. Konyaaltı Belediye Başkanı Muhittin Böcek de yoktu.
İşadamları da yoktu 12’nci Piyano Festivali’nin açılış konserinde...
Antalya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Çetin Osman Budak’ı aradı gözlerimiz. Ve diğer işadamlarının temsilcileri de yoktu. Temsilcileri olmayınca işadamının kendisi olur mu hiç. Onlar da yoktu elbette.
Sonra dedim ki kendi kendime, siyasetçisi işadamı hatta anlı şanlı gazetecileri bile yoksa bu konserde, Sevgili Fazıl Say neden kendi kendine bir ‘Antalya Senfonisi’ bestesi yapsın ki.
Bizimkiler sürekli ‘senfoni’ çalıyor zaten...
