ABD’nin Seattle kentinde yaşayan arkadaşım Sedat Uysal, mektubunda bir Meksika filmindeki başrol oyuncunsun söylediği bu sözü hatırlatmış; “Tanrıyı güldürmek istiyorsan, o’na planlarından bahset.”
Aklımdan neler geçti neler.
Bu satırları okuduğunuzda da sizin aklınızdan neler geçiyordur.
Biraz da gülümsediniz belki.
Asya depremi neyse de o thusunami denen felaket, kimlerin planlarını alt üst etti kim bilir.
Aylarca planlar yapılıp bütçeler ayarlandıktan sonra şu tanrının yaptığına bakın... Tövbe tövbe...
Dünyanın her hangi bir yerinde bütün bir yıl çalışıp fazla ilgilenemediği ailesiyle 10-15 günlük tatile çıkanları düşünebiliyor musunuz.
Güneşin yaktığı kumların üzerine uzanıp yıl içinde bitiremediği kitabını bitirecek, doya doya içkisini yudumlayacak, eşine daha sıkı sarılıp, çocuklarını doya doya koklayacaktı.
Bu tatil yöresi Antalya’da olabilir, Tayland’da...
Gazeteleri okuyun, televizyonlarda haberleri izleyin. İnsanın yüreği dayanmıyor bunca felakete, bunca eziyete.
İnsanoğlunun her planı her istediği hüsranla mı sonuçlanıyor. Elbette hayır. Ama binlerce kişiyi hatta milyonlarca kişiyi etkileyen irili ufaklı olumsuzluklar, yaşamın güzelliğine zarar vermiyor mu...
İşte, işleri hayal, güzellik, umut ve mutluluk satmak olan turizmcilerin kendileri dışında gelişen her hangi bir olay nedeniyle konuklarına istediklerini verememek üzüyordur en çok. Misafirperverlikleri ile tanınan güler yüzlü Güney Asya halkı ve idarecileri de buna çok üzülüyordur bildiğim kadarıyla.
Türk turizmcilerini kutlamak gerek. Turistlerden oldukça az sayıda şikayet alınıyor, hayalleri “suya” düşmüyor. Son yıllarda tatilciler genelde umduklarını bulmuş halde ayrılıyorlar ülkemizden. Çok azı bazı olumsuz ve acı olaylar yaşamıştır.
Ezgi (ABD Başkonsolosluğu Ticari Ateşe Yardımcısı) ve Çetin Gümüşoğlu’nun hiç akıllarından geçmiş midir acaba dönüş yolunda yanlarında bir de tabut olacağını. Tanrı kimseciklere göstermesin böyle acılar.
Tüm Türkiye Avrupa Birliği’ne gireceğimiz yılları günleri hayal ediyor, planlar yapıyoruz. Bunun aksi bir durumu Türk toplumunda yaratacağı acıyı, hüsranı, hayal kırıklığını düşünebiliyor musunuz.
Irak’da, İsrail’de, Filistin’de hatta İran’da çocukların, gençlerin, kadınların, erkeklerin, yaşlıların, hastaların, askerlerin, polislerin yani her insanın hayalleri planları arasında ölmek, öldürmek, yıkmak, bombalamak mı var?
Gülmek tanrıya da yakışır.
Ama insanoğluna daha çok yakışır.