23
Nisan
2024
Salı
ANASAYFA

Beşinci Antalya Şairler Buluşması


Günümüzde değişim ve dönüşümün, akıl almaz bir hız kazanması sonucu, herkeste ve her alanda, sürekli bir ayakta kalabilme savaşı ve yeni durumlara uyum sağlama çabası gözlenmekte, uyum süreçlerine özgü sorunlar yaşanmaktadır.

Bu bağlamda şiirin de, sayılamayacak kadar pek çok sorunları vardır. Ama bunlardan en önemlisi okuyucu ile buluşabilmek, okuyucuya ulaşmak ve okuyucunun gündeminde yer alabilmek sorunudur.

Her ne kadar Internet ortamında, şiirin okuyucuyla buluşması açısından, devasa bir ortam yaratılmışsa da, okuyucunun şiire kucak açmadığı, soğuk davrandığı, eskisi kadar okuyucunun ilgi alanına şiirin sokulamadığı da, maalesef acı bir gerçektir. Satılan şiir kitabı sayısının şair sayısından az olması, şairlerin bile yeteri kadar şiir kitaplarına ilgi göstermediğinin kanıtı gibidir.

Böyle bir durumda, şiirin toplumdan koptuğunu düşünmek bilmem ne kadar doğru olur. İnternet ortamında veya basılı eserler açısından, eskisinden çok daha zengin bir şiir dünyası olup, herkesin her türde her şiire ve hemen, hemen her şaire ulaşması, eskisinden çok daha kolaydır.

Gerçi internet ortamında yayınlanan şiirlerin bir kısmı belki çok kalitesizdir, bir şiir ve şair enflasyonundan yakınanlar olabilir. Ama en kaliteliyi de kolayca bulmak mümkün olduğuna göre, sanırım neden kalite ya da şiirin halktan kopması, uzaklaşması değildir.

Burada temel faktör, sanıyorum insanlara paparazzi magazin daha cazip gelmektedir. Haberlerin ve en ciddi haber programlarının bile magazinleştirildiği bir ülkede, insanlar her gün sürekli bunları izliyorsa, oluşan magazin tiryakiliği: her türlü ciddi sorunu veya konuyu gölgelemekte, gerçek gündemler insanların ilgi alanlarından uzaklaştırılmaktadır.

Yani bu durumda şiirin toplumdan uzaklaştığını söylemek olanaksızdır. Aksine okuyucuya her zamankinden daha yakındır. O zaman, toplumun şiirden, hatta genel anlamda sanattan uzaklaştığını söylemek daha doğru olur.

Günümüz medyası dikkatle izlenirse, sanatçıların sanatlarından çok, özel hayatları ile gündeme geldiği, özel hayatlarındaki çarpıklıklarla bilinip tanındığı görülmektedir. Her şey, arabeskliği, bayağılığı, paparazzi ve magazine yatkınlığı oranında değer kazanmaktadır.

İşte bu kirlenmeye, kokuşmuşluğa karşı toplumun en önemli silahı sanattır. Beyinleri uyuşturan ve bu renkli rüyalarla insanları uyutan, magazin ortamına karşı sanatın: her koldan bir saldırı başlatması gerektiğine inanıyorum.

Olaya bu düşünceler doğrultusunda bakıldığı zaman da, ülke şair, ozan ve yazarlarının, değişik zamanlarda ülkenin değişik kentlerinde bir araya getirilmeleri ve bu alanlarda çözüm önerileri geliştirmeleri, şiir ve sanat adına oldukça önemlidir diye düşünüyor ve bu toplantıları organize eden arkadaşlarımı kutluyorum.

7–9 Kasım Göynük Otium Art oteldeki, 5. Antalya şairler buluşması, dilerim ve umarım, bu bağlamda, beklentilerimizin karşılığı olur. Ülkenin her yerinden, zaman ayırıp, uzun ve yorucu yolculukları göze alarak katılan şairlerimizin yorgunluğuna değer. Edebiyatımızın sorunları, sorunun önem ve ciddiyetine yakışır biçimde tartışılır ve burada oluşacak çözüm önerileri: illerde, ilçelerde uygulamaya konur.

Yani bu toplantıdan beklentimiz, sanatçıların birbiri ile tanışması, kucaklaşması kadar, sanatın yeniden ön plana çıkarılabilmesi için, fikir alışverişinde bulunulmasına ve çözüm üretilmesine de neden olabilmesidir. Farklı çözüm önerileri belirlenerek, bunların nerede ve hangi durumlarda nasıl uygulanırsa yarar sağlayacağı konusunda görüşler ortaya konulmasıdır.

Mustafa Ceylan’ın bu bağlamda ortaya koyduğu “Gülce” şiir akımı, dilerim edebiyatımızdaki elli yıllık değişmezliğe, durağanlığa ve içe dönüklüğe bir çözüm getirir. Yine bu hareketle şiir ve edebiyatımız yeni bir ivme kazanır, çağdaş dünya şiir ve edebiyatıyla bütünleşerek büyür, gelişir.

Yine Prof. İsa Kayacan’ın şiirlerin dinlendirilmesi, akıl süzgecinden de geçirilerek yeniden değerlendirilmesi ve şiire ait diğer görüş ve önerileri de dikkatle izlenmeli, görüşlerinden faydalanılmalıdır.

Ama edebiyat ve sanat ürünlerinin toplumla buluşturulması, günümüzde bunların üretilmesi kadar ve hatta daha da fazla bir önem kazanmaktadır. Bu bağlamda benim kişisel önerim, il ve ilçelerdeki şiir, edebiyat ve sanatla ilgili dernekler, iyi bir eşgüdüm ve işbirliği içinde çalıştırılmalı ve bu amaçla çok iyi biçimde değerlendirilmelidir. Örneğin, iyi organize edilmiş, ciddi şiir dinletilerinden, bu anlamda faydalanılabilir.

Çünkü her kentin şiir edebiyat derneklerinin, uygun zamanlarda, düzeyi korunarak düzenleyecekleri şiir dinletileri, sanata karşı toplumda ilgi uyandırma ve şiirin yeniden eski saygın yerine konulması açısından, büyük bir önem taşımaktadır, diye düşünüyorum.

Sanatseverlerin genellikle, şiiri yazarından dinlediği, bu duygu yüklü, gizemli ortamlar, iyi değerlendirilip, iyi organize edilerek, cazip hale getirildiği takdirde ve tabii ki, başka alanlarda alınacak başka önlemlerle birlikte, şiirin yeniden toplumla buluşmasının sağlanabileceğini düşünüyorum.

Ayrıca sanatın toplumla buluşturulması açısından elbette ki medya kuruluşlarına daha büyük görevler düşmektedir. Eğer onlar, paparazzi ve magazin programlarının onda birini de sanata ayırsalar, toplumun sanatla buluşması yolunda çok önemli gelişmeler sağlanabilir.

“Bu neden gereklidir?” sorusunun yanıtı ise, sanırım bugünkü toplum yapısının içinde saklıdır. Yani bu günkü, toplumsal kirlenmeye malzeme olan, arabesk anlayıştan, kendi sorunlarına duyarsız, paparazzi magazin toplumundan hoşnutsak sorun yoktur. Ama değilsek ve toplumu yukarı çekmek istiyorsak, ne yapıp ne edip, toplumu sanatla kucaklaştırmalı, sanatçı ile buluşturmalıyız.

Yayın Tarihi : 21 Kasım 2008 Cuma 14:13:04


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?