6
Haziran
2025
Cuma
ANASAYFA

Günümüzde Kürtler Ve Kürdistan (1)

1-COĞRAFİ ANLAMDA KÜRDİSTAN
 

CIA verilerine göre Kürtlerin yoğun olarak bulunduğu bölgeler (1992)
Kaynak: Teksas Üniversitesi Kütüphanesi.
 


Kürtlerin yaşadığı bölgeler veya tarihi Kürdistan bölgesi ile ilgili pek çok harita bulunmakla birlikte, siyasi amaçlarla hazırlanmış ve mevcut bir devlete aitmiş gibi sınırları belirlenmiş Kürdistan haritaları da vardır. Yukarıdaki harita, tarihi Kürdistan Bölgesinin coğrafi sınırları hakkında yaklaşık bir fikir vermek amacıyla Vikipedi’den alınmıştır.

Türkiye’nin Kürdistan sözcüğü ve haritalarına karşı da, alerjisi olduğu bilinse de, coğrafi bir terim olarak Kürdistan diye bir bölge varsa bunun bir haritasının olması da doğaldır. Önemli olan bunun doğru tespit edilmesi ve doğru amaçlar için kullanılmasıdır. Doğru kullanılmasında katkı sağlamak için de, sorunu kabullenerek, tartışmanın içinde olmak gerekir diye düşünüyorum.

Bu haritadan da anlaşılacağı gibi, Kürdistan’ın en büyük bölümü Türkiye’de kalmaktadır. Yine aynı kaynakta Kürtlerin bölgede dağılışıyla ilgili olarak verilen bilgiler şöyledir.

Bugün Kürtler yoğun olarak Toros ve Zagros dağlarının kesiştiği, Mezopotamya'yı da içine alan, Türkiye'nin Doğu Anadolu, Güneydoğu bölgeleri, Irak'ın kuzeyi, İran'ın Kürdistan, Batı Azerbaycan, Kermanşah ve Loristan eyaletleri ve Azerbaycan'ın Zengilan, Laçın, Kubadlı (Kubadli), Kelbecer rayonlarında yaşarlar. Kürtlerin yoğunlukta yaşadıkları Orta Doğu'daki bu bölge için hâlen Kürdistan terimi de kullanılmaktadır ve göçlerle oluşmuş bir Kürt diasporası mevcutsa da, Kürt nüfusunun ezici çoğunluğu bu coğrafyada yaşamaktadır; bazı tahminler bu coğrafyadaki Kürt nüfusunu 22 milyon olarak telaffuz etmiştir. Bununla birlikte birçok kaynağa göre verilen rakamlar genellikle tahminîdir; sonuçta farklı tahminler baz alınarak Orta Doğu'da Türkiye, İran, Irak ve Suriye ile bunlara ek olarak Ermenistan'da bulunan Kürt topluluğunun toplam nüfusunun 20 milyonun üzerinde olduğu söylenebilir.”

Telaffuzundan özenle kaçınılan Kürdistan sözcüğünün kökeni bin yıl önceye dek uzanmaktadır. Bu bölge için, ilk kez Büyük Selçuklu İmparatorluğu döneminde kullanılan Kürdistan terimi, coğrafi bir terim olmanın yanında, belli bir etnik grubun ve kültürün yayıldığı bölgeyi de ifade etmektedir. Onun için coğrafi olduğu kadar, siyasi ve kültürel bir terim olarak da kabul görmektedir. Bu yüzden de Kürdistan sözcüğü, ilgili devletler tarafından kabul görmemekte ve hatta bölücülükle eş değer sayılmaktadır.

Ancak ne var ki, şu anda 25-30 milyon civarında tahmin edilen dünya Kürt nüfusunun 20-22 milyonunun Kürdistan’da yaşadığı farz edilse de, bu bilginin doğruluk derecesi tartışmalıdır. Yani bu gün Kürtlerin, ne kadarının Kürdistan’da yaşadıklarını tahmin etmek sanırım oldukça zordur.

Fakat yine de Kürt nüfusunun çoğunluğu, Kürdistan topraklarını paylaşan dört devletin sınırları içindedir. Bu yüzden nüfusu ülkelere göre vermek daha doğru olur diye düşünüyorum. Bu dört ülke: Türkiye, İran, Irak ve Suriye’dir.

Araştırma yaptığım birçok kaynak tarafından üzerinde birleşilen yaklaşık rakamlara göre Kürt nüfusunun bu ülkelerdeki dağılışını şöyledir.

Türkiye: 11.500.000 (Zazalar dahil 15.000.000); İran: 4.100.000; Irak: 4.500.000 ve Suriye’de 1.500.000 kadardır. Ayrıca, Afganistan, Azerbaycan, İsrail, Lübnan, Ermenistan ve Gürcistan’da da Kürt azınlıkları vardır.

Diaspora Kürtleri ise, genellikle Batı Avrupa ülkelerine dağılmış olarak 850- 900.000 kadar olup, yarıdan çoğu (500.000’ni) Almanya’da yaşamaktadır.

Yakın zamanlara kadar, neredeyse tamamına yakını Tarihi Kürdistan denilen bölgede yaşayan Kürtler, çeşitli ayaklanma ve asayiş olayları gerekçe gösterilerek, Osmanlının son dönemlerinden günümüze kadar, yaşadıkları ülkelerin değişik bölgelerine sürgün edilmiş ya da güvenlik nedeniyle köylerin boşaltılması gibi, zorunlu göçlere tabi tutulmuştur.

Ayrıca yirminci yüzyılın ikinci yarısında, ekonomik nedenlerle yaşadıkları ülkelerin sanayileşmiş ve iş olanakları daha elverişli bölgelerine göç ederek, ülke içinde bir yayılma ve dağılma göstermiştir.

Yirminci yüzyılın sonlarına doğru artan asimilasyon ve baskı politikaları ise, Kürtlerin yaşadıkları ülkeleri terk ederek Batılı ülkelere sığınma yoluyla göç etmesine neden olmuş olup, bunlar buraya daha önceleri çalışmak için gelenleri de örgütleyerek bir Kürt diasporası oluşturmuşlardır. Kürt diasporasının oluşmasında, Saddam Hüseyin’in Kuzey Irak’ta uyguladığı baskılarla, Türkiye’de 12 Eylül yönetiminin ve İran’da 1979 devriminin uyguladığı baskılar birinci derecede etkili olmuştur.

Bu durum Kürdistan’ın bölgesel bütünlüğünü bozmasa da, nüfus bütünlüğü büyük ölçüde bozulmuştur denilebilir. Hatta Türkiye’nin diğer bölgelerinde yaşayan Kürtlerin, Türkiye Kürdistan’ında yaşayanlardan fazla olabileceği bile tahmin edilmektedir.

 

Yayın Tarihi : 13 Ekim 2009 Salı 11:14:32


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?