25
Mayıs
2024
Cumartesi
ANASAYFA

Yalan Devlet, Yargı Yalan

Nasıl olur demeyin. İşte Ergenekon yargılamaları, (derin devlet hariç) elle tutulur bir kanıt yok ortada, işte sultanlar gibi sefa süren ihale mafyaları… İşte yandaş müteahhide peşkeş çekilip, sonra paylaşılan milyar dolarlar. İşte hayata beş parasız başlayıp, devleti soyan ve milyon dolarları beğenmeyen politikacılar, bürokratlar. İşte paşalar gibi yaşayan darbe generalleri, millete kan kusturanlar.

Hiç birisinden hesap sorulmamış, ne yargı var ortada ne de devlet! Üstelik ülkenin gurur duyduğu en değerli vatandaşlar. Ve işte başka birkaç örnek dava daha. Haber aynen şöyle:

“14 yaşındaki ZİHİNSEL ENGELLİ ''ÇOCUĞA'' 2 yıl boyunca tecavüz ettiği ortaya çıkan ve çocuğa bir ARABANIN İÇİNDE tecavüz ederken, çevredeki vatandaşlar tarafından yakalanıp SUÇÜSTÜ yapılan Ovacık AKP İlçe Başkanı RIZA ÇOLAK beraat etti!“

Bu muhterem zat, engelli çocuğa arabanın içinde tecavüz ederken yakalanınca, çocuğu arabadan atıp kaçmaya çalışırken, vatandaşlar önünü kesince, silahını çekip arabasını vatandaşların üstüne sürüyor ve bir vatandaşın ayağını eziyor.

Sonrasında yakalanıp karakola teslim edilen Rıza Çolak, cinsel istismar ve adam yaralama suçlarıyla mahkemeye sevk ediliyor. Vatandaş Ovacık Hükümet Konağı önünde toplanarak adalet istiyor. Ama şiddet davranışları sergileyen tecavüzcü başkan serbest bırakılıyor ve benim saf vatandaşım buna şaşırıyor. “Adalet isterim de, adalet isterim” diye, avaz avaz bağırıyor.

A benim saf vatandaşım. Var mı ki adalet? Var da vermedik mi? Hukuk (kılıf) verelim isterseniz size. İstediğiniz her şeyi doldurun içine. İşinize gelmeyeni atın dışına. Hak ve adaletin devri geçti, devir hukuk devri. Hukuk gerçek, yargı yalan. Devlet ise hak ve adalet tezgahında hiç tarağı bulunmayan ve salt kendini kollayan, hacıyatmaz bir hukuka sarılan, başka bir yalan.

Yalan devlet, yargı yalan
Nasıl aklanabilir
İnsanları insafsızca
Diri diri yakan Şeytan?
Yok yere gittiyse eğer
Sivas’ta tam otuz yedi can

Hesabı sorulamadan kapandıysa
Maraş’ta üç gün üç gece akan kan
Tükürsün yüzüne böyle yargının
Yetmiş beş milyon insan.

Yalan değilse, nasıl serbest kalır, zihinsel engelli bir çocuk ile cinsel ilişkiye giren, vatandaşa silah çeken ve arabayı insanların üzerlerine sürerek adam yaralayan bir insan?

Nasıl gerçek olabilir ki, AKP’li Başkanın, engelli ve çocuk istismarı? Tecavüz var, görevini kötüye kullanma, silahlı tehdit ve adam yaralama gibi bunca suçunu yok sayıp salan yargı, hukukun, yani uydurma kılıfın yargısı mıdır, yoksa hak ve adaletin yargısı mıdır?

Aynı yargı, Gaziantep'te açlıktan baklava çalan çocuklara 9 yıl hapis cezası istiyorsa. Aynı yargı 2 paket cips çalan çocuğa 12 yıl hapis cezası veriyorsa? Yalan değil de, nasıl gerçek olabilir ki?

Aydınları, gazetecileri, gece balkonunda tava çalan gezi eylemcilerini, hiçbir suç aleti taşımadan, kimseye tecavüz etmeden, hırsızlık yapmadan, adam öldürmeden, sadece düşüncesinden dolayı hapiste yatıyorsa… Yalan elbette onun devleti de, yargısı da yalan…

Ve işte başka bir örnek, gazeteci Zeynep Kuriş davası. Haber aynen şöyle:

“Pozantı Cezaevinde çocuklara tecavüz olayını ortaya çıkaran gazeteci Zeynep Kuriş, ‘devletin mahremiyetini deşifre etmek suçundan’ tutuklandı.”
 

Yayın Tarihi : 18 Eylül 2013 Çarşamba 23:32:10


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
Teoman Törün IP: 88.241.210.xxx Tarih : 22.09.2013 01:16:05

Yüreğim kararıyor, Hocam!  Mantığı, Adaleti, Dürüstlüğü, İnsafı nerede bulacağız? Yok! Yok! Yok! Bütün toplum, bütün meslek kesimleri kendi çıkarlarını gözeteyim derken tüm milletin ayağına kurşun sıkıyorlar.