İletişim teknolojilerinin geçmişten günümüze meyda üzerindeki etkileri incelendiğinde, iletişim teknolojilerinin gelişimi ile birlikte geleneksel medyadan sanayileşmiş medyaya, günümüzde ise interaktif medyaya geçiş yaşandığı görülmektedir. İletişim teknolojileri, kitle iletişim araçlarını yaygınlaştırmanın yanı sıra haber anlayışını da değişikliğe uğratmıştır. İletişim teknolojilerinin medya alanına getirdiği kolaylıklar ve yenilikler, üzerinde durulması gereken bir gerçektir.

Son yıllarda tekonolojiyle donatılmış gökdelenler, gazetelerin ve televizyonların yayın yaptığı medya plazalar, gazetecilerin çalıştıkları kuruluşlarda daha rahat iş görmelerini, çalışmalarını daha geniş ve modern mekanlarda sürdürmelerini ve tüm teknolojik gelişmelerden yararlanmalarını sağlamıştır. Çağın tüm teknolojik ilerlemelerinden yararlanan medya kuruluşları, farklı iletişim araçları ile donatılmışlardır. Medya plazalar gazetecilik mesleğine bir anlamda makineleşmeyi getirmiştir. 
Öte yandan bilgisayara geçişle, teknolojik gelişme basın kuruluşlarında çalışanlara daha farklı biçimde yansımıştır: Bilgisayar mühendisleri, programcılar, sayfa çiziminden haber oluşumuna kadar olan tüm birimlerde çalışmaya başlamıştır. Bu sistemin dışında kalan gazeteciler ise işten çıkarılmışlardır. 
Ancak bu teknolojik gelişmelere karşın, plazaların ardında yaşanan bir başka gerçek, insan olgusunun ikinci plana itildiği gerçeğidir. Basın sektöründe ofset sistemine geçildiği 1970'li yılların ikinci yarısından sonra, teknoloji insan unsuruna tercih edilir olmuş, ofset sistemin gelişmesiyle oluşan sistem değişikliği sonucu pek çok basın çalışanı da işini kaybetmiştir. Bu durum karşısında Türkiye Gazeteciler Sendikası, medya kuruluşlarıyla yaptığı toplu sözleşme görüşmelerinde, toplu sözleşmeye, teknolojik gelişmeler karşısında çalışanların işten çıkarılmayacağına ilişkin maddeler koydurarak çalışanları güvence altına almaya çalışmıştır. 
Teknolojik açıdan büyük ilerleme kaydeden Türk medyası, yapısındaki bu karmaşa nedeniyle giderek güvenirliğini yitirmektedir. Bu da medya alanında bir çok sorunun ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Büyük sermaye gruplarının elinde toplanan medya kuruluşları bir anlamda haber akışının tek yönlü olmasını, yani çeşitli fikir ve görüşlerin çok yönlü bir biçimde duyurulmasını engellemektedir. 
Artık günümüzde sermayenin medya alanına yatırımı ulusal düzeylerde kalmayıp, uluslararası düzeye ulaşmıştır. Büyük sermaye grupları küresel medya ortaklıkları kurmaktadır.
Her ne kadar günümüzde gazeteciler artık gerçeği okuyucusuna yansıtmak ve toplumu aydınlatmak işlevlerinden uzaklaşmış görünüyorsa da, geçmişten geleceğe medyanın gücü ve kamuoyu oluşumundaki etkisi hiçbir zaman değişmemiştir ve giderek etkin bir biçimde varlığını sürdürmektedir.