16
Mayıs
2024
Perşembe
ANASAYFA

Bu da 367'siz sandık muhtırası...

Asker muhtıra verir de halk muhtıra vermez mi?

Verir… İşte böyle verir! 

Üstelik halkın ilk muhtırası bu değildir…

!970 askeri darbesine karşı Ecevit’in “Ak Günlere” sloganına verilen destekle, "ak"lı AKP’ye 2007'de verilen desteğin altında yatan, aslında askere halkın verdiği sivil muhtıra cevabı çok benzeşir.

Bu örnekleri çok daha gerilere götürmek mümkündür.

1960 askeri darbesine verilen cevap Süleyman Demirelli Adalet Partisi iktidarıydı.

1980’de Özallı ANAP iktidarıdır.

Muhafazakar Türkiye halkı sivil bir dünya istiyor ve giderek toplumsal olarak sivilleşiyor.

Ve ilk kez hem sivil toplum hem de siyasiler askeri darbe tehditleri karşısında sinmeyerek bunu sandıkta gösterme cesaretine kavuştu.

Gerilme ve gerdirme sürecine karşın halk parlamenter sisteme meşruiyet kazandırdı.

Verdiği  yüksek oranlı destekle AKP'ye de "artık seni yandaş partisi olmaktan kurtardık, seni Türkiye partisi yaptık" dedi.

Atatürk'ün cesaretle temellerini attığı Cumhuriyet ve laiklik ilkelerine sadık kalarak "bölünüyoruz, rejim elden gitti" paranoyasına prim  vermedi.

Bunun yanında sessiz çoğunluk  Türkiye'nin dünyadan kopmaması için AB ile ilgili beklentilerine devam kararında olduğunu ortaya koydu.

Öte yandan, yoksulluktan kurtulmak isteyen halk Türkiye'yi mecaraya sürükleyecek bir savaşa istekli görünmüyor.

Türkiye'nin daha fazla gerilmesini istemiyor...

Cami ile kışla arasındaki gereksiz tartışmalara sırtını dönerek, çağın dışında kalmamak için ufkunu genişletecek inanç ve ifadeli düşünce özgürlüğünün hayata geçirilmesini istiyor.

Bunun için demokratik rejimin önünü açacak sivil bir Anayasa istiyor.

Eşi türbanlı Abdullah Gül'e Cumhurbaşkanlığı vizesini veriyor...

Aşırı milliyetçi ve dini söylemleri reddediyor...

Dünyadan kopmadan, adalet ve ekmek istiyor.

DTP'li Kürt milliyetçi (bağımsız) adayları Meclis'e getiren halk Kürt sorununun şiddetten arındırılıp, barışcıl bir şekilde çözümlenmesini istiyor... Yani sorunun masaya yatırılması bekleniyor..

Ve, askerle-sivil arasındaki gerginliğin rüzgârını kim yelkenine topluyorsa, hangi parti çoğunluğun taleplerini ve Türkiye'yi iyi okuyorsa, bu güngörmüş halk onu iktidar yapıyor.

Yoksa AKP ve liderlik kadrosu çok  mükemmel, lideri sütten çıkmış ak kaşık olduğu için değil…

Halk sandık başında çok basit bir şekilde karar verdi...  Kararı da sivilleşme yönünde oldu. Yani demokrasi, özgürlük, toplumun Meclis'te temsili yönünde...

Bu seçimde halk, partilerin projelerine göre karar vermedi. "Karanlık Türkiye"nin yakın, orta ve uzun vadeli sorunlarına partilerin çözüm önermelerine göre karar vermedi...

Halk, askerin dayatmasından mağdur olanlara yakın oldu, onu destekledi. Mesele bu kadar basit. Tabii ki başka nedenler de var ama, esas neden bu…


Çok katı bir siyasal mesaj ve karar çıktı sandıktan: Hey askerler ve askerlerle aynı safta yer alanlar; biz sizinle aynı kanaatleri paylaşmıyoruz  kararı çıktı sandıktan. Bu halkın askere, ordusuna karşı olduğu anlamına gelmez. Bir anlamda askerin sırtından bir yük kaldırmadır.

Bu seçimde ilginç bir sonuç daha çıktı.

Erdoğan, halktan cumhurbaşkanlığı için 367 vekil istedi.

Halk o sayıyı vermedi.

Niye vermedi?

Onu da kibirli AKP lider kadroları düşünsün?

Seçimin en şanlı partileri AKP, kılını kıpırdatmayan MHP, DSP ve Kürt milliyetçiliğinin partisi olan DTP’nin Bağımsızlarıydı…

En şansızı ise CHP... Ve tabii DP (Demokrat Parti).

CHP çok şeylere gebe…Yolunu bulmak için tartışmalar yoğuinluk kazanacak. CHP çok karışacak.  Bu yenilgiden sonra karışmaması mümkün değil. CHP, umarız yolunu bulur, gerçekçi politikalarla yeni Türkiye'nin sosyal demokrat partisi olur…

Sandık sonuçlarına göre en delikanlı kararı veren ve hiç ikilemeden istifa kararını açıklayan Mehmet Ağar’dı… Helal olsun!...

Ki; partisi Türkiye’nin geleceğine ilişkin en ayrıntılı projeleri hazırlayan o projelere göre kadroları toplayan parti idi… Yazık oldu… Herşeyi tıkayan ve dayatmalı bir Cumhurbaşkanlığı  krizinin kurbanı oldu Ağar ile ekibi.

Halk, MHP'yi makul bir oy oranıyla yeniden Meclis'e taşıyarak, sahipsiz "aşırı milliyetçi çetelerin" vahşi sokak cinayetlerine dur demek istedi.

Halk Genç Parti’yi sandığa gömdü.

Gülünç duruma düşen "ulusalcı din milliyetçisi" Saadet Partisi’nin "ruhani" liderini de siyaset mezarlığına kaldırdı.

Evet halkın sesi sandıktan sivil muhtıra olarak gürledi...

Bu halk, yalnız askere değil, iktidar yaptığı sivil iktidar ve muhalefete de "aklınızı başınıza toplayın" diyerek  muhtıra verdi.

Halk, özgür, adaletli, hak ve hukuk temelli sistemiyle,  yoksulluk ayıbını kıracak ve ekonomik zaferle taçlanan bir Türkiye istiyor. 

Cepheleşme meraklıları sandıktan çıkan sonuçlara  dikkat etsinler!

Bu arada, AKP'ye rey vermeyen parçalı yüzde 53'lük büyük çoğunluk gerçeği var ortada. Haklı veya haksız şüpheleri, yaraları, rejim ve gelecek korkuları, istekleri ve hassasiyetleri ile bu büyük çoğunluğu ikna etmek, rahatlatmak da  AKP'nin görevi... Çünkü AKP artık Türkiye partisi!

Halk AKP'nin sırtına büyük yük bindirdi...

AKP bu yükün altından kalkar mı?  Onu da gelecek gösterecek.

Yayın Tarihi : 23 Temmuz 2007 Pazartesi 00:51:00
Güncelleme :26 Temmuz 2007 Perşembe 19:29:02


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
hıdır bayrak IP: 85.98.145.xxx Tarih : 5.08.2007 18:20:49
HALK OYUNU SİVİLLEŞMEYE DEĞİL RANTA VERDI HERKESIN İŞSIZ OLDUĞU BİR ÜLKEDE 7 MİLYONHANE DEVLET YARDIMINI ALIRİYORSA BUDA İYİDIR DİYE TAKTIM EDİLİRSE ELBETKI OYU ALACAKLAR BELLIDIR YOKSA SİVİLLEŞME FİLAN HİKAYE KİMSE DEMİYOR BEN NİYE İŞSIZ YETERKI BİR İKİ POŞET ERZAK GELSIN YETER SİVİL MİVİL KİMSENIN UMURUNDA DEĞİLDIR MALESSEF BU ÜLKE BÖYLE İSTER KABUL EDIN İSTER ETMEYIN

İLYAS ÜNVER IP: 88.226.61.xxx Tarih : 1.08.2007 14:02:47
KALEMİNE SAĞLIK ARKADAŞ İNŞALLAH MEMLEKETİMİZE VEDE HALKIMIZA HAYIRLI OLUR ALLAH DOĞRUNUN YARDIMCISI OLSUN