6
Mayıs
2024
Pazertesi
YAŞAM

Saklıkent Kanyonu'nda çamur dehşeti

Fethiye-Antalya sınırındaki Saklıkent Kanyonu’nda önceki gün yağış sonucu sel felaketi yaşandı. Yayla Akdağlar, Palamut ve Sütleğen köylerine yağan aşırı yağmur yüzünden oluşan sel, saat 16.45’de Saklıkent Kanyonu’nun Karaçay Deresi’ni yaklaşık 2 metre yükseltti.


Kanyonda gezen onlarca kişi bir anda kaçışmaya başlarken, kayalıkların üzerine çıkan 10 kişi mahsur kaldı. Sel suları, Saklıkent Kanyonu çıkışındaki işletmelerin geçiş köprülerini yıkarken, su üzerindeki köşkleri de alıp götürdü. Almanya’dan ailesiyle birlikte tatil için Fethiye’ye gelen Adnan Can Karabaş ve 4 çocuğu, selin ortasında kaldı. Gurbetçi aile, vatandaşların ve kanyondaki bir tesisin işletmeciliğini yapan Mutlu, Nurettin ve Adem Ulutaş kardeşlerin attığı halatlarla çekilerek kurtarıldı.

KANYONDA DEHŞET

Turistlerin gözdesi Fethiye’deki Saklıkent Kanyonu’nda dehşet anı. Bir anda üzerlerine gelen çamur selinde sürüklenmeye başlayan grubu, çevreden yetişen köylüler kurtardı. Aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu grubun yaşadığı dehşet anlarını bir amatör fotoğrafçı kare kare görüntüledi.

Korkunç uğultuyla geldi

Fethiye Saklıkent Kanyonu’ndaki selden mucize eseri kurtarılan gurbetçi Adnan Karabaş ve 4 çocuğu, yaşadıkları şoku atlatmaya çalışıyor. Baba Karabaş, kanyondan akan çamur dalgalarında yaşadıkları dehşeti anlattı.

KALDIKLARI otelde yaşadıkları şoku atlatmaya çalışan Karabaş Ailesi, dün DHA muhabirine yaşadıkları dehşet dolu anları anlattı. Yeterince bilgilendirilmediklerini kaydeden Adnan Can Karabaş, "Sel uyarısı yapıldı, ama gitmeyin denmedi. Kırmızı bir şerit çekilse kanyonda ilerlemezdik" dedi. Rafting yapma fikriyle kanyona girdiklerini, ancak daha sonra tehlikeli olduğuna karar vererek vazgeçtiklerini belirten Karabaş, "Ama daha da dehşet bir durumla karşılaştık" dedi. Diyetisyen eşi Hatice Karabaş’ın kanyonun girişinde bir restoranda oturup dinlendiğini kaydeden Karabaş, şunları söyledi:

"4 çocuğumla kanyonu tanımak istedik. 300 metre kadar ilerledik. Önce çok büyük bir sessizlik oldu. Çok kısa süreli acayip bir uğultu oldu. Koyu dalgalar gözümüzün önünde belirdi. O anda kısa sürede karar vermek zorundaydık. Çocuklarım Kerimcan, Kadir, Kaan ve Beyza ile bir kaya boşluğuna kendimizi attık. O anda dalgaların arasında kaldık. 

Su yükseldi, ’Tutunduğunuz yeri bırakmayın’ diye çocuklarıma bağırdım. Yaklaşık yarım saat kayaya tutunduk. Sular daha da yükseliyordu. Bir anda suyun beni döndürdüğünü ve sirkülasyonun içinde olduğumu fark ettim. Ancak gücüm kalmadı. Kaan birden bana yapıştı, onunla dalgaların arasında yüzdüğümüzü hatırlıyorum. Önce oğlum yanımdaydı, sonra kayboldu. Kanyondan çıkmışım, bana el uzatıldığını gördüm, yardım edenleri hatırlıyorum. Çocuklarımın psikolojik durumu çok kötü. Bize çok yardım eden oldu, onlara teşekkür ediyorum. Çok yürekli insanlarımız var."











Hürriyet
Yayın Tarihi : 7 Temmuz 2006 Cuma 12:17:50


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?