18
Mayıs
2024
Cumartesi
ANASAYFA

19 Mayıs’ta tören yok şölen Var!..

Ulusal ve resmi bayramlarda sivilleştirme ayarı (!) yapılan ve 5 Mayıs’ta yürürlüğe giren “Ulusal ve Resmi Bayramlar ile Mahalli Kurtuluş Günleri, Atatürk Günleri ve Tarihi Günlerde Yapılacak Tören ve Kutlamalar Yönetmeliği” uyarınca 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı’nın 93.Yıldönümü devlet protokolü yerine halkın büyük çoğunluğuyla sokaklarda kutlandı.

Emperyalist güçlere karşı başlatılan savaşın ilk adımını 19 Mayıs’ta Samsun’da atan Atatürk ve arkadaşları aslında büyük bir atılımın, çağdaşlaşmanın başlangıcını yapmışlardı. XX. yüzyılda batılıların ezdiği, sömürdüğü bazı mazlum ülkeler özgürlük ve bağımsızlıklarını Atatürk’ten aldıkları ilhamla gerçekleştirmişlerdi.

Yıllardır bu büyük günü kutlamaktan kaçınananlara ne denir bilemem ama sokaklarda kutlayan insan seline katılan her bir ferde helal olsun demekten başka elimizden bir şey gelmiyor. Onlar cumhuriyetin kuruluş ve şahlanışının heyecanını aradan geçen bunca yıla rağmen yitirmediklerini gösterdiler. Bu yıl ilk kez 19 Mayıs törenleri yapılmadı, ancak bayramı benimsemiş milyonlarca insan bayraklarla sokakları doldurdular.

İnsanın aklına çeşitli sorular geliyor; toplum milli bayramların coşkusundan uzaklaştırılmak mı isteniyor?

Bu yıl bazı ilkler yaşandı. Devleti yönetenler Aslanlı yolda topluca yürüyüp, Anıtkabir’in merdivenlerini adımlayarak Ata’nın huzuruna çıkmadılar. Ata’nın mozolesine çelenk konulmadı, Anıtkabir özel defterine Atatürk’ü ve cumhuriyeti öven sözler yazılmadı. Resmi protokol olmayınca İstiklal Marşı da Anıtkabir’de yankılanmadı. Yalnızca Gençlik ve Spor Bakanı, devlet erkânını temsilen Anıtkabir’e gitmek zorunda kaldı (!). Atatürk’ün Gençliğe Hitabı da doğal olarak bu yıl okunmadı (!).

Ankara 19 Mayıs Stadyumu’nun dili olsa mahzunluğunu söylerdi. Şimdiye kadar şeref tribününden devlet erkânının izlediği gösteri ve tören geçişleri yapılmadı. Bazıları genç kızların bacakları görünüyor diye bu gösterilere karşı çıkmışlardı. Belki de onlar akıllarından gösterilerdeki estetik ve koreografiyi değil de cinselliği geçiriyorlardı (!)

Yeni yönetmelik gereği Samsun’dan bayrak, Selanik’ten toprak Cumhurbaşkanına sunulmadı. Ayrıca Türkiye’nin 81 ilinden gelen gençler Cumhurbaşkanlığı köşküne gidemedi. 19 Mayıs kutlamaları yalnızca Samsun stadyumunda lütfen (!) yapıldı.

Yeni kutlama düzenini ortaya koyanlar; “Artık tanklar yürümüyor, artık toplar yürümüyor, artık belediyenin araçları, gereçleri yürümüyor. Artık bir şenlik var, ortada gençlik var, sportif etkinlikler var. Bunu yapıyoruz. Bunu neye çevirdik. Şimdi gerçek bayrama çevirdik. Bayram böyle olur. Öbürü demir perde ülkelerine ait kutlamalardı” diyorlar.

Bu sözlerin altında yatan gerçek nedir?

İşte işin özü de burada yatıyor. Geçmişte tanklar toplar ortaya çıkmıştı. Oysa onların ortaya çıkmasında o günlerin siyasetçilerinin hiç mi suçu yoktu?

Bu arada kraldan çok kralcılar da ortaya çıkmadı değil; Özellikle CHP’liler birçok ilde Atatürk anıtına çelenk koyma iznini alamadılar (!) Meğer yönetmeliğin 6.maddesinin 4.bendi buna karşıymış (!)

Ne var ki, bütün kısıtlamalar, devlet erkânının uzak durmasına karşı halkın büyük çoğunluğu 19 Mayıs Bayramı’nı sahiplendi. Türkiye’nin her yanında milyonlar bayraklarla sokaklara döküldü, içtenlikle 10. Yıl Marşı’nı büyük coşkuyla söylediler. Kutlamaların en görkemlisi, Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül öncülüğünde, Türkiye Gençlik Birliği tarafından organize edildi. Şişli’den başlayan yürüyüş dev bir şölene dönüşürken Atatürk’ün sevdiği şarkıları söyleyen 500 kişilik koro ve Kenan Doğulu konseri ile milli bayrama renk kattı.

Anavatanın kurtuluşunun başlangıcını, Türkiye Cumhuriyeti’nin doğuşunu ve Türk mucizesinin yıldönümünü topyekûn kutlamayacağız da neyi kutlayacağız?

Ne yazık ki, bazı televizyon kanalları ile basının belirli kesimleri konuyu kısa ve basmakalıp sözlerle geçiştirdiler. Hele o televizyon televizyon gezen konuk konuşmacılar nerelerdeydi? Kim bilir belki de onlar haklı; belli mi olur korku dağları bekliyordur!..

Türkiye’de bayramların ve tatil günlerinin çokluğundan şikâyetçi olanlar acaba aynı hassasiyeti dini bayramlarda da gösterecekler mi? Ben asıl onu bekliyorum…

Yüce Atatürk Kurtuluş Savaşını en ince ayrıntısına kadar anlatan Nutuk’un son satırlarında “Cumhuriyeti Türk gençliğine emanet ediyorum” dedikten sonra; “Ey Türk gençliği! Birinci vazifen, Türk istiklalini, Türk cumhuriyetini ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir” sözünü hiç de boşuna söylememiştir.


erdemyucel2002@hotmail.com
 

Yayın Tarihi : 22 Mayıs 2012 Salı 10:37:50


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
Mehmet Ersindigil IP: 84.62.27.xxx Tarih : 22.05.2012 20:01:49

Hocam ellerine saglik!Cok güzel ve yerinde bir yazi olmus.Umarim Atatürk,ün nutuk,un son satirlarinda genclige emanet ettigi,Türk gencliginin birinci vazifesi,Türk istiklalini,Türk Cumhuriyetini ilelebet,muhafaza ve mudafaa etmektir,sözüne sadik kalmasidir.Bayrami Bayram yapan,Halkin ta kendisidir.Ulusal ve resmi,Bayramlarin kaldirilmasi biraz düsündürücü bir olay.

Bu isin icinde iki düsüncem var,Biri bu Ulusal ve resmi bayramlarda cok masraf oluyorda,Hükümetimiz fazladan masraf olmasin diye düsünürüm.ikincisi resmi gecitlerde ve spor amacli stadyumlarda yapilan gösteriler,Genc kizlarimizin bacaklari görülüyor diye,bunun icin kaldiriliyorsa o zaman esitlik ilkesi nerde kaliyor.

Sayin Basbakanimiz bundan bir kac gün önce,Artik toplar yürümüyor,artik senlik var,ortada genclik var,sportif etkinlikler var,bunu yapiyoruz,bunu gercek bayrama cevirdik,öbürleri demir perde ülkelerine aittir diye beyanati vardi.Yani acik acik bu bayramlara karsiyiz demek istiyor.Bunun disinda baska bir secenek bulamadim.Atatürk,ün ilke ve inkilaplarini ortadan kaldirilmak isteniliyorsa,söyliyecek sözüm yok,o baska bir konu.

Taklar yürümedi,amma ilerde Halkin bu bayrami kutlamaya kalkarsa o zaman ne olacak.Yoksa o zaman tanklarin yerine,Polisimize verilecek bir emirle biber gazi,ile coplarla,mi yürüyen halkin üzerine gidecek.Bunu tahmin etmek biraz zor,fakat insanin aklina baska birsey gelmiyor.Acaba bu ulusal bayramlarin yerine baska bayramlarmi eklenecek saygilarimla.


Dr. S. A. IP: 95.15.230.xxx Tarih : 25.05.2012 19:31:07

"Tören" de "Şölen" de olmasın, yeter ki; 19 Mayısların ruhu baki kalsın ve bunu sağalayamayan menhus ve gafil olanlar ise helâk olsun !