2
Mayıs
2025
Cuma
ANASAYFA

Avrupa’nın Kültürüne Bak !..


Avrupa’nın kültürüne, sanatına yakınlık duymuş, bu konularda onlardan yana olmuşumdur. Gün geliyor, uygarlıktan söz edenler öyle densizlikler, öyle çirkinlikler yapıyorlar ki, acaba biz yanıldık mı diye düşünüyorum. Spor sahalarında zaman zaman da olsa çirkin yüzlerini gördüğümüzde üzülmüyoruz dersek yalan söylemiş oluruz. İngiliz holiganlarının davranışlarının yanı sıra birkaç yıl öncesi Romalı futbolcuları, seyirci ve yöneticilerinin Galatasaray’a yaptıklarını daha unutmadan onlara bir yenisini İsviçreliler ekledi.
Dünya Kupası Play Off elemelerinin ilk ayağında İsviçre ile oynağımız ilk maç Türkiye için hüsranla bitti. Her ne kadar 2-0’lık yenilgi Türkiye için her şeyin bittiği anlamına gelmiyorsa da İstanbul’da yapılacak ikinci maçın hiç de kolay olmayacağı açıkça görülüyor.

Her zaman söylediğim gibi futbol bir oyundur, bunda yenmek de yenilmek de var. Ne var ki, Bern’de yapılan maçta İsviçreli futbolcuların ve talimat almışçasına sahada kararlar veren hakemin yaptıkları, sözcüğün tek kelimesi ile bir facia idi. Avrupa Birliği’ne girebilmek için her türlü alçalmayı göze alanlar, Avrupa’nın bize karşı takındığı tavrı kuşkusuz bu maçı izledikten sonra görmüşlerdir.

Türkiye bu maçta iyi bir oyun sergileyemedi, rakip kaleye doğru dürüst bir akın düzenleyemedi. Hakan, Tümer, Selçuk, Nihat,Tuncay’ın sahada varlığı da yokluğu da belli değildi. Kalede Volkan birkaç gollük pozisyonu engelleyememiş olsa onun yanı sıra, İsviçreliler kalemizin önünde akıl almaz goller kaçırmasa, maçı açık farkla alır ve Almanya’nın yolunu çoktan tutarlardı.

Bizim üzerinde durduğumuz, maçın sonucundan çok İsviçre’nin terbiyesizliği idi. Maçın başında Türk Milli Marşı çalınırken seyircinin terbiyesizliği Avrupa kültürünün gerçek yüzünü göstermesi yönünden de ibretti. Milli Marşımız çalınırken 38.000 kapasiteli stadı dolduran, 34.000 İsviçreli, ıslıklarla protestolarda bulundular. Belki de dünyada rakip takımın milli marşını ıslıklayan bir başka ülke yoktur.

Kuşkusuz, bu davranış futbolcularımızın da moralini bozmuştur. Öte yanda 4.000 Türk seyircisi onların milli marşı çalınırken seslerini bile çıkarmadılar. İsviçre Avrupa kültürünü temsil ediyorsa, bu yolda çoktan sınıfta kaldılar. Tarih boyunca hiçbir zaman karşı karşıya gelmeyen İsviçre’nin saha içinde ve dışında yaptıkları terbiyesizlikten de ötede idi. Kuralar çekildikten sonra Türk seyircisine bilet vermemek için türlü yollar deneyen, bu yolda türlü zorluklar çıkaranlar, herkesten pasaport soran İsviçreli görevliler sözüm ona uygarlık anlayışlarını! Tüm dünyanın gözleri önünde sergilediler.

Tribündekilerin yanı sıra sahada İsviçreli futbolcular ise tüm maç boyunca terbiyesizlik ve sertlik sergilerken bu davranışlarını maç bitiminde, soyunma odalarının koridorlarında da sürdürdüler. Maçın peşin hükümlü hakemi Lubos Michel İsviçre’nin sert hareketlerine göz yumarken, Milli Takımımızın son derece açık bir penaltısını vermedi; Ludoviç Mağnin’nin taç atışı sırasında yedek kulübesi önündeki çirkin davranışına da sesi soluğu çıkmadı. Strellerin topu tutan Volkan’a yaptığı sertlilikten sonra kale arkasından sahaya atılan bayrak sopaları ile pet şişelerine de sessiz kaldı ve hakem anonsunu bile yaptırmadı. Kuşkusuz, raporunda da bunları belirtmeyecektir.

Maçın bitiminde çirkinlikler soyunma odaları koridorunda da sürdü. Fatih Terim Türk televizyonuna konuşurken Frei’nin İngilizce küfür etmesi üzerine konuşmayı kesti ve terbiyesiz futbolcuyu aradı ama o kaçmakla Avrupalı cesaretini! gösterdi. Bunun üzerine "Pislik yapmak onlara yakışıyor" diyen Terim kızgınlığını dile getirdi. Ardından basın odası kapısının açılmaması üzerine de "Biz buraya küfür yemeğe gelmedik. Futbol oynamaya geldik" diyerek haklı olarak üzüntüsünü dile getirdi.

Yazımızın başında da belirttiğim gibi bu maç ile her şey bitmedi; bunun İstanbul’u da var. Türk misafirperverliği, Avrupa bizden ders alsın sözcüklerini bir kenara bırakıp, kendimizi aşağılamadan o zavallılara burada derslerini vermeliyiz. Milli Marşa ıslıksa ıslık, küfürse küfür, edebisizlikse edepsizlik… Tarih boyunca yakın bir ilişkimiz olmayan İsviçre’ye hakkı olan cevap verilmeli ve Türk Milli Takımı onları Almanya’ya göndermemelidir.




erdemyucel2002@hotmail.com
Yayın Tarihi : 13 Kasım 2005 Pazar 15:54:37
Güncelleme :13 Kasım 2005 Pazar 18:48:11


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
Süreyya IP: 193.243.207.xxx Tarih : 14.11.2005 12:38:33
Mehmet Akif'in dediği gibi 'Medeniyet dediğin tek dişi kalmış canavar’, bu yapılanlar bize yapılan gerçek bir hakarettir, bu medeniyetsizlere gereken cevap verilmelidir. Milli Takımı'mıza güveniyoruz.