25
Mayıs
2024
Cumartesi
ANASAYFA

Çok Şükür YAŞ Sorunu Bitti!..

Türkiye’nin gündemini günlerdir meşgul eden, iç politikaya malzeme olan YAŞ sorunu veya krizi sonunda çok şükür çözüldü!... Başbakan ile 30 Ağustos’ta görev süresi dolacak olan Genelkurmay Başkanı arasında gece yarısı yapılan, krıtik ikili görüşmeden sonra nihayet uzlaşma sağlandı. O görüşmede neler görüşüldü, kim kime taviz verdi; bilemeyiz… Başbakan ile Büyükanıt’ın meşhur Dolmabahçe görüşmesinde olduğu gibi büyük olasılıkla da konuşulanlar mezara kadar (!) gideceğe benziyor…

Demokrasiden söz ediyoruz ama uygar ülke demokrasilerinde askerin en üst düzeyindeki değişiklerden oralarda yaşayanların haberleri bile olmaz; daha doğrusu ne iç politikaya alet edilir ne de üzerinde polemikler yapılır. Liyakati olan, sırası gelen belirli görevlere atanır. Kaldı ki, onlarda her gün şehitlerin verildiği başlarında bir terör belası da yoktur. Bu bakımdan demokrasileri, atamaları tıkır tıkır işler, bizdeki gibi sorun olmaz…

Genelkurmay Başkanı ile Kuvvet Komutanlarının kimler olacağı tartışmalarının yaşandığı günlerde yine PKK saldırıları Van’da, Diyarbakır’da, Hakkâri’de, Şırnak’ta, Tunceli’de ve Siirt’te sürdü, mayınlar patlatıldı, şehitler verildi. Kandırılmış çocuklar, çıkarılan yasa uyarınca ceza alamayacaklarını bildiklerinden güvenlik güçlerine yine taş ve Molotof kokteylleri attılar. Terör saldırılarına karşı memleketin bölünmesini önlemeye çalışan, dağlarda ve kırsal alanlardaki askerlerimiz, YAŞ tartışmaları günlerce sürerken acaba neler düşünüyorlardı? Kendileri bilir, belki de ileride anılarını yazarlarsa o günlerdeki duygularını öğrenebiliriz…

Sancılı görüşmelerden sonra mutabakat sağlandı ve Silahlı Kuvvetlerin iki önemli koltuğu dolduruldu. Genelkurmay Başkanlığı’na zaten hakkı olan Orgeneral Işık Koşaner, Kara Kuvvetleri Komutanlığına da I. Ordu Komutanı Erdal Ceylanoğlu getirildi. Erdal Ceylanoğlu bu görevde yalnızca bir yıl görev yapacak ve teamüle göre de Koşaner’den sonra Genelkurmay Başkanı olamayacak… Ondan boşalan yere Ege Ordu Komutanı Orgeneral Hayri Kıvrıkoğlu, Ege Ordu Komutanlığına Harp Akademileri Komutanı Orgeneral Nusret Taşdelen, yerine de Orgeneral Aslan Güner’in yardımcısı Orgeneral Bilgin Balanlı atanmış… Bunun dışındaki komuta kademesi şöyle belirlendi;

Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Eşref Uğur Yiğit…
Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hasan Aksay…
Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Necdet Özel…
1.Ordu Komutanı Hayri Kıvrıkoğlu…
2.Ordu komutanı Orgeneral Servet Yörüklü…
3.Ordu komutanı Orgeneral Yalçın Ataman…
Ege Ordusu Komutanı Orgeneral Nusret Taşdeler…
KKK Kurmay Başkanı Orgeneral Bekir Kalyonlu
Harp Akademileri Komutanı Orgeneral Bilgin Balanlı…
Komutanlımıza yeni görevlerinde başarılar dilerim.
YAŞ krizi yumuşatılıp gerginlik azaltıldı mı?

Ordumuzun üst kademesinde meydana gelen olayların vatandaşın aklını karıştırıp karıştırmadığı da pek bilinmiyor. Ancak toplu yakalama kararlarının ardından toplu karar değişiklilerinin meydana gelişi de çoğumuzu şaşırtmıştır. Asker bir yandan terörle savaşırken diğer yanda bazı siyasilerin, silahlı kuvvetlerin karşısında oldukları izlenimi yaratıldı. Nitekim Devlet Bahçeli demokratlar ve darbeciler ayrımı yapılmış olmasından şikâyetçi… Bir başka siyasetçi ise hiçbir ülkede ordu, halkı yönetmeye kalkmaz diyor. Doğru bir söz ama sen halkı adam gibi yönetemezsen o zaman ne olacak?... Şimdi halk kime güvenecek, neye göre ve nasıl referandumda, yaklaşan ilk seçimde oyunu kullanacak?

Bu yılki, YAŞ toplantısında zihinleri bulandıran, yanıtsız kalan bir takım sorular da ortaya çıktı; Örneğin siyasetin üst düzey ordu kademelerindeki atamalara karışması, şehit haberlerinin peş peşe geldiği günlerde doğru mudur?

Gece yarısı yapılan toplantı sonrasında bazı komutanların yasal terfi hakları zedelenmiş midir?

Toplantı öncesine dakikalar kala, yakalama kararları kaldırıldığına göre yakalama kararları haksız mı alınmıştı? Her zaman siyasetçilerin söylediği hukukun üstünlüğü prensibi zedelenmiş midir? Yoksa bağımsız yargı ilk kararını siyasi etkilerle almış ve sonra kaldırmak zorunda mı kalmıştır? Burada bir baskı söz konusu mudur? Adı geçen askerlerin kaçak durumları olmadığına göre, yakalama kararlarında usul yönünden yanlış yapılmış mıdır?

Bazı generallerin ifadeye çağırılmalarından ötürü terfi edememelerinin kişisel zararları ne olacaktır? Bu arada Orgeneral Hasan Iğsız Paşa ile Saldıray Berk’in harcandığı söyleniyor?

Kara Kuvvetleri Komutanı olması öngörülen Orgeneral Atilla Işık emekliliğini istemiştir. Aslında generalin bu davranışı çoğu kişiye verilmiş en güzel yanıttır. Toplantının ilk gününde Jandarma Genel Komutanlığı için ismi geçen Orgeneral Aslan Güner’in atamasına sıcak bakılmadığı konusunda haberler basında yer almıştı. Bunun nedeninin 2007’de Kıbrıs gezisi dönüşünde Cumhurbaşkanı’nın eşinin elini sıkmamak için protokolden ayrıldığı ileri sürülmüştür. Ne derece doğrudur bilinmez… Bu olay bize yıllar öncesi Erbakan’ın söylediği bir sözü hatırlattı. Türban çekişmesinin sürdüğü o günlerde Erbakan, “Rektörler türbanlı öğrencilere selam duracak” demişti!...

Ordunun üst kademelerindeki atama krizleri siyasetçilerin de konusu olmuştur. Bahçeli Kırıkkale’deki mitinginden hükümete seslenerek Türk Silahlı Kuvvetleri ile oynamayın demişti… Oysa bazı yayın organlarının saçma sapan, insanı kızdıran, öfkelendiren başlıklar attıkları da unutulmamalıdır. Hele birinin “Orduya balyoz indi” sözü çirkinden de ötedir.

Bazı siyasetçiler askere karşı darbeci diye yaklaşıp yersiz sözler söylerse de Türk milleti ordusunu seviyor ve ona karşı söz söyleyenleri affetmez… Askerle uğraşmak da doğru bir yol değildir.

Süleyman Demirel’in bu konudaki eleştirisine de kulak vermek gerekir; “Askerin içinde kanunlara uymamış insanlar varsa, bunları kanunlara uyarak halledersiniz. Ama Çukurca’da sabahtan akşama kadar mevzide askerle beraber oturan generali, beş ay sonra muhakeme etmek için tevkif etmekle gösterdiğiniz tutum da çok yanlıştır.”


erdemyucel2002@hotmail.com

Yayın Tarihi : 9 Ağustos 2010 Pazartesi 16:28:34


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?