20
Mayıs
2024
Pazertesi
ANASAYFA

Gündem Pabuç ve Terlik!…


Olay hepimizin malumudur...

ABD’de yönetimi Barack Obama’ya devretmek üzere olan G.W.Bush’un Bağdat’a yaptığı veda ziyaret sırasında Irak Başbakanı Nuri El Maliki ile basın toplantısı yaparken, El Bağdadi televizyon muhabiri Muntasar El Zeydi “Bu Irak halkından sana bir veda öpücüğü köpek... Bu da dullar ve yetimler ve Irak’ta öldürülenler için...” diye bağırarak ayakkabılarını peş peşe Bush’un üzerine fırlatmış... Başkan Bush da ne kadar atik ve deneyimli olduğunu göstererek ayakkabılardan refleksi sayesinde kurtulmayı başarmış...

Kısacası bizim ekonomimizde olduğu gibi ayakkabılar Bush’un başından teğet (!) geçivermiş.

Irak halkının ABD işgaline karşı reaksiyonu olarak gösterilen bu olay tüm dünyada yankı uyandırdı. Saddam rejiminin acımasızlığından bunalan, çeşitli etnik gruplardan oluşan Irak halkının bir kesimi ABD’yi kurtarıcı olarak görmüştü. Ne var ki, kısa süre sonra gelenin gideni arattığı ortaya çıkmıştı. Bu bakımdan Iraklılar ABD’ye tepkiliydi; işgal sonrası yaşananlardan ve kurulan kukla hükümete yakınlık duymuyorlardı. Bu bakımdan Muntasar El Zeydi, bir anda Başkana fırlattığı ayakkabılar ile ülkenin sembolü konumuna geldi.

Tüm dünya medyası bu olayın üzerinde durarak günün en önemli olayı olarak ele aldı ve bu arada da hiciv sanatı da ortaya çıkarak bu olayı biraz da alay konusu yaparak, tiye (!) aldı. Sanal alemde Bush’a ayakkabı atma diye bir oyun bile başlamış...

Bizim basına bakıyorum; bütün köşe yazarlarımız el birliği etmişçesine konu üzerine eğilerek Bush’a atılan Pabuç’tan söz ediyorlar. Muntasar El Seydi’ye methiyeler düzüyorlar.

Neden ayakkabı değil de Pabuç?

Dil üzerine bilgisi olanlar biliyordur ama yine pabuçtan biraz söz etmek isterim; pabuç Farsça bir sözcüktür.

Sözlük anlamı koncu olmayan ayakkabıdır. Şimdi bir inceleme yapalım; Bush’a atılan nesnenin koncu var mı yok mu?

Koncu varsa ayakkabı, yoksa pabuç...

Hangisi doğru?

Bu arada bizimkiler bu olaydan övünme payı bile çıkarmaktan geri durmamışlar. Nasıl incelediler bilemem ama, onların deyimi ile söyleyeyim meğer pabuç Gaziantep malıymış!.. Kenthaber’in okuyucularından birisi de buna itiraz ederek, bu ayakkabının Denizli’nin Yeşil Yuva kasabasından gittiğini yazıyor... Birçok Ortadoğu ülkelerine ayakkabı o kasabadan ihraç edilirmiş... Bu konuda bizim bilgi dağarcığımıza katkıda bulunan okuyucumuza da teşekkür ederim.

Bu da gösteriyor ki, El Zeydi’nin attığı pabuçta (!) Türklerin de payı varmış!.. Yani buradan kendimize pay çıkaran aklı evveller de bizim ülkemizde yaşıyor, basınımızda yer alıyorlar...

Pabuç bizim deyimlerimize de girmiş biz sözcüktür.

İleri geri, kötü konuşanlara pabuç ağızlı deriz...

Korkmamak veya yılmadan mücadele edenlere pabuç bırakmamak deriz...

Bir işin arkasından çok koşturanlara pabuç eskitmek veya pabuç paralamak deriz...

Ulu orta, kötü kötü konuşanlara pabuç kadar dili var deriz...

Biriyle uğraşırken, karşımızdaki bizden güçlü çıkarsa pabuç pahalı deriz...

Birisini aşağılama istersek pabuçtan aşağı deriz...

Zararlı çıkacağımız bir olayda durumun vahametini görürsek pabuçlarını çevirmek der, aynı zamanda bunu kovmak anlamında da kullanırız...

Kendimizden üstün biri ortaya çıkarsa da pabucu dama atıldı deriz...

İşler ters giderse pabucuna kum doldu deriz...

Karşımızdakini zor duruma düşürürsek pabucunu ters giydirdik deriz...

Kovmak anlamında ise pabucunu eline verdik deriz…

Pabucu ters çevirip göstermek, fiili livata anlamına bile gelir... Kısacası zımnen ifade...

Acaba Iraklı gazeteci, Bush’a pabucunu fırlatırken bu deyimlerden hangisini düşünmüştür?

Büyük olasılıkla da O’nu memleketinden kovmayı düşünmüştür...

Ne var ki, kovmak; hele hele ABD’yi Iraktan kovmak öyle kolay değil...

Kuşkusuz O da bunun bilincinde olmalı diye düşünüyoruz...

Arapların törelerine göre ayaklar pis ve kirli sayılır. Bundan ötürü de ayakkabı fırlatmak en ağır hakaret anlamına gelir. Nitekim Irak işgalinin ilk günlerinde Saddam rejiminden hoşlanmayan Arap kadınları Saddam’ın yıkılan heykellerini terlikleri ile dövmüşlerdi!..

Dünya pabucu konuşurken bizlerde ondan aşağı kalacak değiliz ya biz de ortaya bir terlik sorunu çıkarmaktan geri durmadık...

Terlik ev içerisinde giyilen hafif bir nevi ayakkabının bir başka çeşididir.

Allah kabul etsin; Hac farizasını yerine getirmek üzere kutsal topraklara giden Türk Hava Yolları Genel Müdürü çorabının üzerine önü açık plastik terlik giyerek türbanlı eşinin üç adım önünde VIP salonunda yürümüş. Genel Müdürün bu görüntüsü bazı televizyon ekranlarında ve basında yer aldı.

Bizim basının bazı kesiminin bunu neden yadırgadığını bir türlü anlamadım...

Adamın belki de ayağında ayakkabı giymesini engelleyecek bir rahatsızlık baş göstermiş olabilir…

Neden bunu düşünmedik?

Çok değil daha geçen yıl T.H.Y’nın apronunda deve kesip bütün dünyaya rezil olmadık mı? Bu onun yanında devede kulak!..

Bilindiği gibi haç sırasında erkekler dikişli elbise giymez iki parçadan oluşan dikişsiz beyaz örtülere bürünür. Böylece ruhunu arındırma psikolojisi içerisindedir.

Ancak bir Genel Müdür haç sırasında dini gereksinimi olan giysilere bürünmesi doğal, ancak dönüşünde bir Genel Müdüre yakışır biçimde olmalıdır. Kuşkusuz, kravatsız oluşu da vahim ama ayağındaki terlik daha da vahim!..

Adama sormazlar mı; genel müdür personeline örnek olmalı ve o şekilde giyinmelidir diye… Yarın öbür gün genel müdürünü taklit etmeye çalışan, dini bütün personeli ortaya çıkıp T.H.Y’nın VİP salonlarında veya terminalinde yaka bağır açık terlikle dolaşırsa buna ne denir? Hiçbir şey denmez...

Şimdi bazıları birbirlerine pabuç atmaya kalkarsa!..

Terlikle dolaşmaya kalkarsa!..

Sanırım ufukta kara çarşaf, türban tartışmasından yeni bir sorun ortaya çıkıyor; pabuç ve terlik !..

Böyle başa böyle tarak!..



erdemyucel2002@hotmail.com

Yayın Tarihi : 18 Aralık 2008 Perşembe 12:43:34


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
erdal geyikçi(köçek)...! IP: 85.104.113.xxx Tarih : 21.12.2008 11:41:11

merhaba erdem abi,köşenizi okuyunca vede televizyonda amerikanın başkanına atılan ayakkabıyı(papuçu" görüntüleri izleyince aklıma"allah allah deyipte geçme genç osman"türküsü aklıma geldi..ayrıcada görüntüleri izlerken atılan papuç başkanı teyet geçti ama dikkat edilmesi gereken birşey vardı.ayakkabı amerikan bayrağına çarpıyordu.hemen yanındaki allaha yazılı bayrağa çarpmamasıda ayrıca tartışılır erdem abi.ayakkabı bile nereye gidecegini biliyor:))bağdatın kapısını türk ayakkabısı açtı erdem abi:)))saygılarımla.erdal geyikçi)(köçek)...!