20
Mayıs
2024
Pazertesi
ANASAYFA

HANUT!..

İstanbul Valiliği yıllar yılı kanayan bir yaraya neşter vurarak halı, maden, hediyelik eşya ve benzeri malların satışını yapan ticarethanelerin hanutçu kullanmamalarını, aksi durumda cezalandırılacaklarını ilgili esnafa duyurdu. Bununla beraber hanutta ısrar eden ticarethanelerin önce üç gün kapatılacağını, devamında ise ticaret belgelerinin iptal edileceğini belirtti.
Konuyla ilgili olmayanlar için hanut veya hanutçu sözcükleri biraz garip gelebilir. Gerçekte hanut argo bir sözcük olup, kendisine müşteri getiren kişilere, esnafın ödediği komisyonun ismidir. Bu işi yaparak geçimini sağlayanlara da hanutçu ismi yakıştırılmıştır.
Turizmin ağırlık kazandığı yerlerde de basbayağı bir meslektir. Kısacası alan razı satan razı...
Bu işte esnafın bir kaybı yok, hanutçuya verdiği parayı sattığı mala ekliyor ve iş olup bitiyor. Zararlı çıkan da turist...
İstanbul Valiliği’nin bu işe el atması bazılarını sevindirirken, bazılarını da üzdü; kaba tabirle tekeline çomak soktu. Bu konunun her yönüyle, eğrisiyle doğrusuyla incelenip karar verildiğini sanmıyorum. Bu nedenle de konunun üzerine eğilmekte yarar var.
Türkiye’nin turizm ağırlıklı yörelerinde; başta İstanbul olmak üzere Antalya, Bodrum, Kuşadası ve Selçuk gibi yerlerde her zaman hanutçu ile karşılaşılır. Turiste hediyelik eşya satan dükkanların yanı sıra oteller, restoranlar ve barlar da hanutçu kullanırlar. Hanutçular, bazen çok iyi, bazen de yarım yamalak yabancı dilleri ile turistlere yanaşır, onları bağlantıları olduğu yerlere götürmeye çalışırlar. İşinin ehli olan hanutçuların turisti rahatsız ettikleri de pek az gözlemlenir. Zampara ayaklarına yatanlar bunlardan ayrı tutulmalıdır. Özellikle Ege veya Akdeniz’de devesinin resmini çekene, Sultanahmet’te ayakkabı boyacısının, acayip giysiler içerisindeki sucunun, şerbetçinin ve dondurmacının nasıl para istediğini acaba il yöneticileri görebiliyorlar mı? Bunlara fesçileri, topaççıları, kartpostal ve ne idiğü belirsiz kitap satanları da ekleyebiliriz.
Şimdi gelelim İstanbul Valiliği’nin aldığı karara; hanutçu tutan ticarethanelere ceza verildiğinde veya belgeleri iptal edildiğinde bu sorun sona erecek mi? Turist daha özgür dolaşıp, kazıklanmayacak mı? Bu, aysberg’in suyun üzerinde görünenidir. Biz biraz da onun altını eşeleyelim. Yıllar yılı devam eden hanut müessesesi, her türlü yasağa rağmen yine sürecek, bunda ezilen, namusu ile çalışan esnaflar olacaktır. Gerçekçi olalım; hanutu sokaktaki hanutçulardan daha çok turist rehberleri yapmaktadır. Onların bağlantılı olduğu turistik satış mağazalarının geliri daha da artacaktır. Hanutçular sokaktaki tekleme tabir edilen herhangi bir firmaya bağlı olmayan turistleri belirli yerlere götürmeye çalışıyor. Turist rehberleri ise, gurupları bağlantılı oldukları mağazalara götürürken hanuttan aldıkları, rehberlik ücretlerinin çok üzerinde oluyor.
İstanbul’un tarihi yarımadasında öylesine küçük çapta halı, kilim, bakır satışı yapan dükkanlar var ki, bunların yerini turist bulamaz. Onların turisti kazıklamak gibi bir amaçları da yoktur ama, yaşamaları için hanutçu tutmak zorundadırlar. Hanutçuluk müessesesi kaldırılırken acaba bunların bulunduğu yerlere, hanlara, arastaya nasıl müşteri gelecek? Bunu ilgililere sormak gerekmez mi? Bu arada yasal hakları olmadığı halde bazı rehberlerin kendi aralarında müzeler önünde topladıkları turistlere geziler düzenlemeleri nasıl önlenecek? TURSAB, Rehberler Odası veya ilgili kamu kuruluşları bunun için bir şeyler düşünüyorlar mı?
Kısacası, iki ucu pis bir değnek; çöz bakalım çözebilirsen... Yasa, kararname veya genelge ile her şeyin çözümlenemeyeceğini ne zaman öğreneceğiz? Bunu anlayan, çalışmalarını bu yöne yönelten, halkın, esnafın derdini dinleyen, sorunlarını çözen bir Recep Yazıcıoğlu vardı; ne yazık ki Onu da çok erken yitirdik.
Yayın Tarihi : 12 Ağustos 2004 Perşembe 17:06:00
Güncelleme :12 Ağustos 2004 Perşembe 17:07:12


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
erdogan saskin IP: 88.239.13.xxx Tarih : 31.10.2006 18:39:53
size gercekten katiliyorum ve konuya getirdiginiz yorumdan dolayi sizi kutluyorum . bu isi resmi olarak turist rehberleri taksiciler hotel danismalari restorancilar yapiyorlar bu hanut denilen olayi arkadaslarim yillardir laiki ile yapiyorlar herhangibir sikayete maruz kalmadilar. bu kanun en cok buyuk firmalarin isine geliyor bu firmalar hep banaci kesimlerdir hic biri rabbenaci degillerdir bu yasa onlarin ekmegine yag surmek ve turkiye genelinde bu isi yapan sayisi 3,5 bini gecmeyen hanutcu kadesimizi gayri mesru bir hayata itmektir zira bu isi laiki ile yapanlar son derece güzel giyinir ve mukemmele yakin yabanci dil bilirler saygilarimla