16
Mayıs
2024
Perşembe
ANASAYFA

Şırnak’’ta Yine Şehit


Güneydoğu’dan gelen şehit haberleri eski yazarların deyişi ile vaka-i adiye’den, daha doğrusu olağan haberlerden öteye gitmiyor. Gün geçmiyor ki, yeni bir şehit haberleri alınmasın... Olaylar vaka-i adiyeden olunca da artık eskisi gibi yazılı basında ana haberler arasında yer almıyor. Gazetelerin görünmeyecek yerlerinde birkaç satırlık haber olarak geçiştiriliyor. Kuşkusuz ön planda kimin kiminle, kimin elinin kimin cebinde olduğunu, tatil yörelerinde neler yaşandığını belirten haberler ile bazı siyasilerin sözüm ona demeçleri güncel oluyor.

Birkaç gün öncesi vakai-i adiyeden(!) bir haberi yine üzülerek okumak zorunda kaldım.. Şirnak’ın Beytüşşebap ilçesi, Uzundere beldesinde teröristlerde yapılan çatışmada iki uzman çavuşumuz şehit olurken bir erimizin de yaralandığını öğrendim. Bölgede yapılan operasyon sırasında açılan ateş sonucu yaşamını yitiren uzman çavuşlarımızdan birinin eşi hamile, diğeri de henüz iki aylık evliymiş. Bu olayın yanı sıra Erzincan’da teröristlerin açtığı ateş sonucunda da iki, Silopi’de mayın patlamasından ötürü iki askerimiz yaralanmış... Tabi bunun arkasından bölgede geniş çapta araştırma yapılıyor sözü geliyor.

Okuyucularımızdan gelen yorumlara üzülerek bakıyorum; hepsinin içi kan ağlıyor. Televizyon kanallarında birkaç saniye gösterilen cenaze törenlerinde bayrağa sarılı tabutlara sarılan analar, babalar, eşler, nişanlılar ve küçük çocuklar...Gözyaşları sel gibi...Atılan sloganların ise hepsi birbirinin eşi, “Kanınız yerde kalmayacak”, “Vatan sağ olsun”...Bazı aileler perişan ve bitap, bazıları duygularına gem vuruyor. İçleri kan ağlarken, vakur görünmeye çalışıyor.. Babalarını kardeşlerini yitiren çocukların metaneti ise gözleri yaşartıyor. Çok küçük yaşta olan bazı çocuklar ise kalabalığa anlamsız gözlerle bakıyor...

Ateş düştüğü yeri yakıyor... Evladını yitirmiş bir ananın sözünü daima hatırlarım; “Evladını yitirmeyen benim duygularımı anlayamaz”...

Güneydoğu’daki şehit haberleri ne zaman son bulacak ? Basındaki vaka-i adiyeden (!) olan bu haberleri ne zaman okumaktan kurtulacağız ? Televizyonlardaki tabutlara sarılan, feryat figan eden aileleri artık görmek istemiyoruz.

Seçim seçim dendi, o da bitti. AKP ekseriyetle seçimi kazandı. Yeni yeni milletvekilleri TBMM çatısı altındalar. DTP çok sayıda milletvekilini meclise soktu. Bunlara bir de güneydoğudan gelen etnik kökenli AKP milletvekilleri eklendi. Basından öğrendiğimize göre Barzani de o illerde AKP milletvekillerine destek vermiş...

Ne günlere kaldık !...

Peki şimdi ne olacak?

PKK denen terör örgütüne kötü gözle bakmayanlar, devletten maaş alan onlara yakınlık gösteren veya tenkit etmekten kaçınanlar yerel yönetimlerde görevlerini sürdürüyor. Destek tamam da bu şehit haberleri ne zaman son bulacak ?

Yıllık tatilimi geçirirken kaldığım yerde rastlantı sonucu yeni emekli olmuş, Güneydoğu’da görev yapmış bir kurmay albay ile tanıştım. Bir gazetecinin, sorumlu görevlerde bulunmuş bir asker ile konuşmasının Güneydoğu’daki terör olaylarına dönüşmesi kadar doğal bir şey olamazdı. Nitekim de öyle oldu albaya askerimize karşı kalleşçe yürütülen savaşta kayıp ve yaralılarımızın sayısının neden böylesine fazla olduğunu sorduğumda aldığım yanıt karşısında biraz hayrete düştüm. Askerlerin bilip, biz sivillerin bilemediğimiz bir çok ayrıntıyı öğrendim. Terör ile savaşın askeri savaştan çok farklı olduğunu söyleyen saygı değer albay bana bir teröriste karşı yedi kayıp verilmesinin doğal olduğunu, ancak kayıplarımızın yanı sıra karşı taraftaki ölü sayısının kıyaslandığında başarılı olunduğunu söyledi. Ardından acaba onlar bölgeyi bizden daha mı iyi tanıyorlar diyecek oldum. Buna şiddetle karşı çıktı. En ince ayrıntısına kadar bölgeyi tanıyoruz. Ne var ki, ortada siyasi bazı sorunlar var demekten kendisini alamadı. Karşımdaki değerli bir asker olduğundan Ona daha fazla soru yöneltmek istemedim. Ancak bugünkü yasalar çerçevesinde Güneydoğu’daki terör ile mücadelenin çok güç olduğu da gün gibi ortaya çıkıyordu.

Güneydoğu’dan Kuzey Irak’a yapılacak bir harekâttan bugünkü yasalara göre bundan daha olumlu sonuç alınamayacağı da bir gerçektir. ABD’li sorumlu biri, siz Kuzey Iraktan önce kendi sınırlarınızın içerisinde sorununuzu çözün demişti. O zaman ABD’liye kızanlar olmuştu. Oysa konu gerçekçe biçimde incelediğinde, bu sözün doğruluğu da kendiliğinden ortaya çıkıyordu. AB uyum yasaları içerisinde Güneydoğu’daki sorunun çözümü çok güçtür.. Bölgede yaşayanların büyük çoğunluğu PKK’ya karşıdır. Ancak bazıları onlardan korkmakta, devletin daha güçlü olarak onların üzerine gitmesini istemektedir. PKK’nın sınırlarımızın içerisinde, bazı kişiler tarafından destek gördüğü açıktır. Gündüz külahlı gece silahlı bir takım kişiler vardır.Albayımızın dediği gibi bu kişiler bilinmekle beraber yürürlükteki yasal engellerden ötürü onlara bir işlem yapılamamaktadır. Kaldı ki bazı harekât için mülki makamlara haber verilmesi de yasalar çerçevesinde olasıdır. Belki de herhangi bir şekilde yapılacak harekâttan haberdar olanlar yollara mayın döşemekte ve askerlerimizin şehit düşmelerine, yaralanmalarına neden olmaktadır. Burada yapılacak iş terörün ağırlıklı olduğu yerlerde yeni bir yapılanmaya gidilmesi ve olağanüstü hal ilan edilmesidir. Böyle olunca da teröristlerin ikmal yollarının kesilmesi ve yardakçılarının ortaya çıkması çok daha kolaylaşacaktır.

Buna kim karar verecek? Elbette ki, TBMM...

TBMM’den böyle bir karar çıkar mı?

Bugünkü TBMM aritmetiği içerisinde çok zor...

Öyle olunca da şehit ve yaralılarımızın arkası gelmeyecek, cenaze törenlerinde “Kanı yerde kalmayacak” gibisinden hamasi sözlerle yetinmek zorunda kalacağız.Kaldı ki, bir subay, bir astsubay ve bir uzman çavuş kolay yetişmiyor. Her erimiz ise ailesinin baş tacı birer kınalı kuzudur.

Sırası gelmişken okuyucularımızdan gelen yorumlara dayanarak sormak isterim; terörün başlangıcından bu yana siyasi ve üst düzey yöneticilerden kaçının oğlu bu bölgede görev yapmıştı? TC vatandaşı bir gazeteci ve oğlu o bölgede askerlik yapmış bir baba olarak benim de bu soruyu sormak hakkımdır .

Her şeyden önce hepimizin Atatürk’ün Nutuk’unu ve özellikle gençlere hitabını çok iyi okuyarak bilmek zorundayız...


erdem@kenthaber.com
Yayın Tarihi : 26 Ağustos 2007 Pazar 13:34:32


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
erdal geyikçi(köçek)...! IP: 85.98.217.xxx Tarih : 27.08.2007 10:48:44
merhaba erdem yücel abi.bugünkü köşeniz bana yıllarca ayrı kaldığım,doğduğum büyüdüğüm memleketim KIRIKKALEYE geldiğimde,ilk yazdığım,kalemimin gözünden dökülen yaşları hatırlattı...MAZİ:sanki mazide kalmış,yıkılmış heryer...bizim sokağın köşesindeki evler,yok yerinde nerdeler...bizim sokağın adını bile değiştirmişler...aklıma takıldı kimdi bu isimler.çocukken oyun oynadığımız kardeşler...hepsi göçmüş birer birer.sanki mazide kalmış...bizim sokağı köşesindeki evler..yıkılmış heryer..yerlerine dikilmiş,koca kaca gökdelenler...karşımda duruyor,dimdik camiler..gözlerim ay yıldızı özler..sanki kan ağlıyor,kıpkırmızı gökler...evimizde kesilmiş elektirikler..kulağıma geliyor,çan,çan sesler...sokaklara,parklara adları verilenler...çocukken oyun oynadığımız kardeşler...hepsi göçmüş birer birer...ölenler,ŞEHİTLER......TÜRKİYENİN EN ÇOK ŞEHİDİNİ VEREN İLLERİN BAŞINDA KIRIKKALE GELİYOR ERDEM ABİ,KAÇTANE ÇOCUKLUK ARKADAŞIMIN ŞEHİT OLDUĞUNU İNANIN BİLMİYORUM.SAYGILARIMLA.ERDAL GEYİKÇİ(KÖÇEK)...!

yasin kutlu IP: 85.103.135.xxx Tarih : 13.11.2007 21:58:21

şırnakta verdiğimiz şehitlerden birtaneside benim canım kanım arkadaşım olan erdem yüce dir burdan tüm yüce ailesine baş sağlığı diliyorum hepimin başı sağolsun....! Canım kardeşım mekanın cennet olsun...! saygılarımla Yasin kutlu


kubilay IP: 78.176.229.xxx Tarih : 27.12.2007 14:55:04

kahrolsun pkk


kadir taşkın IP: 85.110.116.xxx Tarih : 30.08.2007 15:58:24
pkk kahrolsun allah aponun belasını versin diğer dünyada cenet yüzü görmesinler