20
Mayıs
2024
Pazertesi
ANASAYFA

Siyasete Yeni Veliaht mı Geliyor?


Edirne Organize Suçlarla Mücadele Şubesine yapılan ihbarlar üzerine Edirne Belediyesi’nin 21 milyon 700 bin YTL’lik arsa satışı ve oraya yeni bir belediye binasının yapım ihalesine, 50 milyon YTL’lik su imtiyazı ihalesine fesat karıştırıldığı, ayrıca evrakta sahtecilik yapıldığı iddiası üzerine emniyet tarafından bir operasyon başlatılmıştı. Edirne Belediye Başkanı Hamdi Sedefçi başta olmak üzere bazı belediye görevlileri önce gözaltına alınarak ifadeleri alındı, ardından da adliyeye sevk edilmişlerdi. Bu arada 8.Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın oğlu, geçen dönem bağımsız Malatya milletvekili Ahmet Özal’ın da gözaltına alınanlar arasında oluşu toplumun dikkatini bir anda Edirne’ye çevirmişti.

Özal ailesi her zaman basının yakından izlediği bir aile olmuştur.

Edirne Emniyeti tarafından gözaltına altına alınan Ahmet Özal, savcılık sorgusundan sonra serbest bırakılmıştır. Buraya kadar gelişen olaylar ihbarı değerlendiren emniyet, savcı ve adliyenin vermiş olduğu kararlara dayanır.

Ahmet Özal isminden çok, bir cumhurbaşkanının oğlu oluşu, babasının döneminde Türkiye’de iş hayatına girmesinden ötürü bir anda dikkati çekmiş ve zihinlere acaba sorusunu getirmiştir. Ahmet Özal yaşamının on beş yılını yurtdışında geçirmiş, eski bir bankacıdır. Aynı zamanda, Türkiye’de ilk özel televizyonu kuranlardan birisidir. Bu bakımdan yaşamını eski milletvekili maaşı dışında bir takım ticari işlere ayırması kadar da doğal bir şey olamaz. Buraya kadar söyleyecek bir sözümüz de olamaz...

Ahmet Özal, savcılık sorgusundan sonra serbest bırakılınca basına, kimseye ihalede aracılık yapmadığını, Katar’a gidişinin ise su ihalesi ile ilgili olmadığını belirttikten sonra geçmişte babama yapıldığı gibi benim de ismimi kullanıyorlar demiştir. Bunun ardından da bombayı patlatarak (!) ANAP Genel Başkanlığına aday olacağını açıklamıştır. Sonra da “Ben ne zaman siyasete girmeye kalksam böyle şeyler oluyor. Beni engelleyemeyeceksiniz.” diyerek sözlerini tamamlamıştır. Ahmet Özal, bunları söylediğinde ortada Yargıtay Başsavcısının AKP’nin kapatılması ile iddiası daha açıklanmamıştı.

ANAP Genel Başkanlığına ilk kongrede direkt olarak aday olduğunu söyleyen ve bu konuda Erkan Mumcu ile görüştüğünü de ileri süren Ahmet Özal, ”Başbakan da hapis yattı, ben de gözaltında kaldım diyerek bir de karşılaştırma yapmıştır. Bu da gösteriyor ki, Ahmet Özal’ın siyasetteki çıtayı biraz değil, daha da fazla yükselttiği anlaşılmaktadır.

Böyle olunca da önümüzdeki seçimlerde siyaset arenasına yeni bir veliahdın geleceği de açıklık kazanıyor.

Bu aşı tutar mı, tutmaz mı? İşte, onu bilemeyiz.

Geçmişteki siyasi arenaya baktığımızda, zaman zaman başbakan ve bakanların ailelerinden birilerinin siyasete girdiğini ve Erdal İnönü dışında hemen hiç birinin başarılı olamadığını görmüşüzdür.

Bu bakımdan bizim de Ahmet Özal’a yolun açık olsun demekten başka bir söz söylememiz olanaksızdır. Başarılı olmasını dileriz. Ancak görünen odur ki, bugün bir tabela partisi olmaktan öteye gidemeyen ANAP’ı yeniden kaldırmaya Ahmet Özal’ın gücü yetmez. Turgut Özal’ın oğlu olması da kendisine bir destek sağlayamaz. Öyle olsaydı rahmetli Adnan Menderes’in çocukları, Demokrat Partiyi diriltirlerdi.

Ama her yiğidin bir yoğurt yiyişi vardır, derseniz ona da bir sözümüz olmaz...

Siyasette partiler insan ömrü gibi doğarlar, yaşarlar, inişe geçerler ve sonra da yok olurlar. ANAP da bunlardan bir örnektir. Askeri darbe sonrası yapılan seçimlerde, Kenan Evren’in yanlış bir sözü ile toplum bir anda kimsenin tanımadığı isimlerden oluşan ANAP’a yönelmiş ve onlara iktidar yolunu açmıştı. ANAP’ta Turgut Özal’ın cumhurbaşkanı oluşundan sonra Mesut Yılmaz’ın genel başkanlığında inişe geçmiş, Erkan Mumcu ise çeşitli hizipler ve kişisel ihtirasları sonucunda, başına geçtiği partiyi tabela partisi yapmıştır.

Türkiye’nin Atatürk devrimlerine sadık, laik ve demokratik bir siyasi partiye büyük ihtiyacı vardır. AKP hakkında Anayasa Mahkemesinin vereceği karar da meçhuldür. Bugünkü TBMM’de muhalefet partileri yetersizdir. CHP hiçbir atılım yapamadığından, MHP kuruluş amacındaki milliyetçi çizgisinden uzaklaşmış, bir gün iktidarı destelemekte, ertesi günü de bunun tam tersini yapmaktadır. Bu bakımdan Türkiye’nin toplumu kucaklayacak yeni liderlere ihtiyacı vardır. Bu lider Ahmet Özal mı, bir takım oluşumlar içerisinde olduğu söylenen Abdüllatif Şener mi olur?

Bilemeyiz... Sanırım önümüzdeki günler çok şeye gebedir...

Yayın Tarihi : 21 Mart 2008 Cuma 11:31:46


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
mehmet ersindigil IP: 84.62.2.xxx Tarih : 21.03.2008 13:03:47

Sayin erdem sen kullanma bari bu Veliaht Kelimesini,Veliaht kelimesi beni bayagi korkutuyor.Türkiye ne cekti ise bu tür Veliahtlardan cekti.Meclistekiler kendilerini hep Veliaht sandiklari icin Türkiye ileriye degil,de hep geriye gitmektedir.Muhalefet cok azinliktadir onun icin birsey yapamaz.MHP Muhalefet yapacagini sanmistik oda ne hikmetse iktidardan yana bir Parti oluverdi.Secimlerden önce meydanlarda bar bar AK Partiye sitem ediyordu,Mademki bu kadar birbirilerine yakin iseler neden tek bir Parti altinda toplanmadilar.CHP nin basinda Sayin Baykal oldugu müddetce ne köy olur nede kasaba.DSP nin Baskani Sayin Sezer ise Fakir,den yana oldugu icin mum gibi erittiler.Hani bir laf vardir Zenginin Parasi varsa Fakirin ALLAHI Var derler.bu laf Tarihlere karisti Cünkü Parasiz Din bile satin alinmiyor.Kimse kimseyi kandirmaya calismasin,Cünkü kimse digeri icin calismamaktadir.Tabiki bu Veliahtlarin sayesinde saygilarimla.


Gökhan IP: 88.241.45.xxx Tarih : 21.03.2008 15:18:26

Sayın yücel,cumhuriyet tarihinde içeri girmeyen,soruşturma geçirmeyen veya pis bir işe bulaşmayan kaç siyasetçi var araştırmak lazımBaşbakan ya da üzt düzey bir siyasetçi olmanın yolu hapisten mi geçiyor acaba?Gayet ilginçtir,laik cumhuriyete muhalefet eden,Türklüğü aşağılıyan bir takım zevat dışarıdan olduğu belli destekle bir süre sonra muhakkak bir yerlere geliyor.Neler oluyor bize?Bizi gerçekten biz mi yönetiyoruz?


erdal geyikçi(köçek)... IP: 88.232.64.xxx Tarih : 21.03.2008 15:19:49

MERHABA ERDEM ABİ.KÖŞENİZİ OKUYUNCA BÜGÜN BAŞIMDAN GEÇEN BİR OLAYI ANLATMAK İSTİYORUM..GEÇİCİ OLARAK ANTALYADA BULUNUYORUM ERDEM ABİ..OTOBÜSLERDE VE DOLMUŞLARDA PEŞİN PARA ALIMLARI KALKIYOR ANTALYADA..NEDENİNE GELİNCE ERDEM ABİ.ANTKART ALMAK ZORUNDA DOLMUŞA VE OTOBÜSE BİNENLER..KART ALMAYA KARŞI DEGİLİM ERDEM ABİ"AMA"KARTI ALIRKEN ÖDENEN 5 YTL,AKLIMI KARIŞTIRDI.ANTALYADA 750 BİNKİŞİ KART KULLANACAK.ALINAN 5 YTL TOPLADIĞIMIZ ZAMAN 4 TİRİLYONA YAKIN PARA EDİYOR.BİNDİĞİM DOLMUŞTA HERKE DERTLİ.BEN YALNIZCA KULAK MİSAFİRİ OLDUM ERDEM ABİ..İÇLERİNDEN BİRİSİ BU KARTLARI YAPAN ŞİRKETİN,BAŞBAKANIMIZIN HISIMLARI OLDUĞUNU SÖYLEMESİ ŞAŞIRTTI HERKESİ..BU KARTLAR İÇİN GETİRİLEN MAKİNALARI,KARTLARIN ÜÇRET KARŞILIĞI DOLUMUNU,ANLAYACAĞINIZ ERDEM ABİ,ÖNÜMÜZDEKİ YILLAR ÇOK ŞEYE GEBE GİBİ GÖRÜNÜYOR...SAYGILARIMLA.ERDAL GEYİKÇİ(KÖÇEK)....!