22
Mayıs
2024
Çarşamba
ANASAYFA

Toplumu Sarsan Cinsel Şiddet !..


Internet siteleri ile basında çıkan haberleri izlediğimizde toplumda büyük boyutlara ulaşan cinsel şiddetin yaşandığını görüyoruz. Bunların bazıları gazete sayfalarının bir köşesine sıkıştırılmış küçük haberler olarak kalmasına rağmen, gerçekte bu tür olayların üzerine gidilmeli, psikolog ve sosyologlar eğilmeli, toplumun bazı kesiminin niçin bu duruma düştüğünü incelemelidir. Belki bu olaylardan yola çıkarak bilimsel doktora tezleri de ortaya çıkabilir.

Toplumun bazı kesimlerinde bu tür olaylar neden birbirini izliyor?

Bastırılmış cinsel duygular, cinsel tatminsizlikler, töre baskıları, bazı kesimlerde flörtün yasak oluşu, ekonomik sıkıntılar, cinselliğin yakın tarihlere kadar ayıp sayılması, bundan ötürü de insanların içlerine kapanmış oluşu, bu şiddeti patlama noktasına getirmiştir. Bunun yanı sıra toplumda “Evliyim ama Özgürüm” türünden eş değiştirme amaçlı kulüplerin kendi aralarında buluşma çağrıları, özel üniversitelerden birinde eşcinsel kulübü kurulması, internet sitelerindeki porno kanalları, Türkiye’de ikilemlerin, uçların yaşadığını göstermektedir.

Bütün bunlar memleketimizde uzun süredir bastırılan cinselliğin patlama noktasına geldiğini ve bazı kesimlerde de bunun şiddete dönüştüğünün en açık belirtileridir.

Bizim kuşaklar dünyaya gelişimiz konusunda, leyleğin çeşme yalağına bebekleri bırakma masalları ile uyutulmuştu. Cinselliği, kadın erkek ilişkilerini ilkokul yıllarında bizden biraz daha gelişmişlerin yalan yanlış söyledikleri ile öğrenmeye çalışmıştık. Ben kendi hesabıma küçük yaşlarda dergi kitap almaya merak sarmıştım. Okuma öğrenme yaşı öncesinde de bunları aldırır, evdeki büyüklere okutmaya çalışırdım. Yalan yanlış okumaya başladığım sırada evimizin yakınındaki bir gazeteciden bilmeden cinsel bilgiler içeren bir ansiklopedi fasikülü almıştım. Eve geldiğimde insan vücudunun anatomik yapısını gösteren, cinsel organların çizimlerini, bebeğin oluşumunu resmeden bu cinsel fasikülü almış olmaktan ürkmüştüm.

Ben şimdi ne yapacaktım? Uzun süre dergiyi halının altında sakladım ve sonra çocuk aklımla orada bulunursa başıma gelecekleri düşündüm. Babama götürüp teslim etmeye karar verdim. Fasikülü sakladığım yerden çıkarıp babama götürdüm ve ben bu pis mecmuayı bilmeyerek aldım diyerek odadan kaçtım. Babam, eğitimli olmasına rağmen büyük bir cinsel ansiklopedinin fasikülünü ciddi bir yüz ifadesi ile aldı. Sanırım kendisi okumuş ve belki de daha da bilgilenmiştir!.. Biz o yıllarda cinsel organların ismini bile doğru dürüst bilmez, biri söylerse küfür sanırdık. Çocukluğumda bana cinsel organımı badem şekeri diye tanıtmışlardı.

XX. yüzyılın başlarından bu yana cinsellik nereden nereye getirildi?

Günümüzün basınında yer alan haberlere baktığımızda şaşmamak, üzülmemek elden gelmiyor. Ancak bütün bunların altında da insanın içgüdüsel dürtülerini önleyemeyen cinsel eğitimsizlik yatmaktadır. Böyle olunca da kırsal kesimde bir odada yatmaya zorunlu olan ailelerde bu tür frenlenemeyen içgüdüler, sapıklığa veya ahlak dışı davranışlara dönüşüyor. Torununa tecavüz eden, kızını hamile bırakan babalar son günlerde gündeme düşen haberler arasında yer aldı. Yazımı biraz daha pekiştirmek için onların bazılarından istemeyerek de olsa söz etmek istiyorum.

İç Anadolu’da beş çocuğu olan 46 yaşındaki bir baba 13 yaşındaki kızını hamile bırakmış, doktorlar beş aylık bebeği kürtajla alamayınca da kızı bir odada saklamışlar ve doğan bebeği dere kenarında taşlar arasına gizleyerek ölümüne neden olmuşlar. Cinayet Büro Amirliği ekipleri o ildeki tüm hastanelerin doğum kayıtlarını incelemiş, adreslere giderek bebeklerin hayatta olup olmadığına bakmıştır. Sonunda korkunç gerçek ortaya çıkmıştır.

Kamyon şoförlüğü yapan baba! yapılan sorgusunda, amcasının oğluna kaçtıktan sonra tekrar eve dönen kızının kızlık zarını kontrol etmek için önce parmağı ile sonra da eşinin gözü önünde ilişkiye girdiğini, daha sonra kızıyla birkaç kez cinsel ilişkide bulunduğunu ve onu hamile bıraktığını itiraf etmiştir.

Gözaltına alınan anne, kızı ile ilişkiye girmemesi için eşini uyardığını ancak kendisini dinlemediğini, bu nedenle eşiyle tartıştığını söylemiştir. 13 yaşındaki kız ise polise verdiği ifadesinde tecavüz olayını doğrulayarak, “Babam benimle ilişkiye girdi. Çok korktum. Ne olduğunu anlayamadım. Çok ağladım. Bebek doğunca bir yere bıraktık” diye konuşmuştur.

İç Anadolu’da 13 yaşındaki bir kız çocuğu da, dedesi ile ağabeyinin arkadaşları tarafından cinsel tacize uğramış, bu çirkin olayı eğitim gördüğü okuldaki öğretmenleri ortaya çıkarmıştır. Annesi kızının içine kapanık olduğunu söyledikten sonra adliyede şöyle ifade vermiştir.

“Kızımın anlattıklarına göre, öz dedesi olan 75 yaşındaki kayınpederim, 13 yaşındaki torununa cinsel tacizin yanı sıra tecavüze kalkıştı. Eşime durumu ilettiğimde babasının böyle bir şey yapmayacağını söylemişti. Bu duruma kayıtsız kalmam mümkün olamazdı. Ayrıca 15 yaşındaki oğlumun da kızıma 5 YTL karşılığında arkadaşlarına elle taciz yaptırdığını öğrendim. Oğlum, arkadaşlarına, 3 kardeşim var. Paraya ihtiyacımız var diyerek 5 YTL karşılığında elle tacize göz yummuş, korktuğu için yaşadıklarını bir türlü bizlere anlatamamış. Kızım, Konya Numune Hastanesinde yapılan sağlık kontrolünde bakire çıktı, ancak kontrolde tecavüz girişimde bulunulduğu belirlendi. Kızımın hayatını kurtarmak istiyorum. Dedesi ve oğlum da dahil suçlularının cezasını çekmesini istiyorum.”

Bu olayla ilgili 13 yaşındaki kızın dedesinin gözaltına alındığı, ağabeyi ile bazı arkadaşlarının Çocuk Şubesine götürülerek ifadelerine başvurulduğu öğrenilmiştir.

Internet sitemizde daha önce “Toplumu Sarsan Cinsel Bunalım” isimli köşe yazımda Samsun’da 15 yaşındaki torununa tecavüz ettiği için tutuklu yargılanan 69 yaşındaki dede! den söz etmiştim. Mahkemede, “Ben ona bir şey yapmadım. Divan üzerinde uyurken, torunum cinsel organımla oynayıp, kendi cinsel organına soktu” diye kendisini savunmuştu. Bu çirkin olay küçük yaştaki kızın hamile kalması ile ortaya çıkmıştır. Ailesine, kendisine dedesinin tecavüz ettiğini söylemesi üzerine kıza kürtaj yapılmış ve sonra da aile dededen şikâyetçi olmuştur. DNA testi sonucu çocuğun dededen olduğu anlaşılmıştır. Dede tutuklanıp cezaevine gönderildikten sonra çıkarıldığı Ağır Ceza Mahkemesi’nde öz torununa tecavüz etmek suçundan yargılanmıştır. Duruşmalara katılan ve dedesinden şikâyetçi olan küçük kız, “İlkokul 1’inci sınıfa gitmeye başladığım yıllardan itibaren dedem evde kimse yokken beni taciz ediyordu. Daha sonra ben ortaokula başlayınca, yani 2004 yılında benimle cinsel ilişkiye girmeye başladı. Bir süre sonra adet görmeyince test yaptırdım ve hamile olduğumu öğrendim. Bana anne, babana söyleme. Söylersen de sana kimse inanmaz” diyerek olayı tüm açıklığı ile anlatmıştır. Yargı sonucunda dede! 11 yıl 8 ay ağır hapis cezası alarak ceza evine konulmuştur.

Mersin’de bir inşaatta cesedi bulunan bir kişinin ailesi tarafından öldürüldüğü ortaya çıkarılmıştır. Yapılan soruşturma sonucunda 49 yaşındaki kişinin 14 yaşındaki öz kızına cinsel tacizde bulunduğu, durumu gören eşi tarafından şikâyet edilmiş olmasına rağmen tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldığı öğrenilmiştir. Kızına tacizi sürdürünce eşini oğulları ile birlikte pikniğe götürmüş ve baba iki oğlu tarafından bıçaklanarak öldürüldükten sonra cesedi yakılmıştır.

Doğu Anadolu’da bir beldede ise, bir baba 7 yaşındaki kız çocuğuna, 2 komşusu tarafından defalarca tecavüz ettiklerini adli mercilere şikâyet etmiştir.

Afet Konutları'nda 4 çocuğuyla birlikte yaşayan ailenin 7 yaşındaki kız çocuğuna yaşları 35 ve 65 olan iki kişi birçok kez tecavüz etmişlerdir. Bir görgü tanığının durumu ailesine bildirmesi üzerine ortaya çıkan olayda küçük kıza günlerce birden fazla tecavüz edildiği ve konuşmaması için parayla kandırıldığı öğrenilmiştir. Olayın şokuyla şaşkına dönen ailenin, jandarmaya ihbarda bulunmasının ardından şehir dışına kaçan 2 kişiden biri yakalanmış, diğeri de kendiliğinden teslim olmuştur.

Marmara Bölgesi’ndeki bir ilçede18 yaşında akıl hastası bir genç kız kapıyı açık bularak dışarı çıkmış, o sırada oradan geçen 50 yaşında bir kamyon şoförü kızı alarak, taksi ile Sakarya kum ocağı yanındaki bir barakaya götürmüştür. Orada kıza tecavüz etmek isterken vatandaşlar tarafından görülerek, ihbar üzerine jandarma tarafından yakalanmıştır.

Bir başka ilçede tecavüze uğrayarak hamile kalan özürlü kız çocuğu, koruma altına alınmıştır. Güneydoğu Anadolu’da bir beldede 20 yaşındaki özürlü kızın, yapılan sağlık kontrolünde 5 aylık hamile olduğu ortaya çıkmıştır. Yapılan soruşturmada, özürlü kıza tecavüz ettiği belirlenen ismi açıklanmayan bir kişi gözaltına alınmıştır.

Karadeniz’in ilçelerinden birisinde bir kayınpeder, gelinine tecavüz ettiği iddiasıyla çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklanmıştır. Öğrenildiğine göre 59 yaşında bir kayınpeder dört çocuk annesi 24 yaşındaki gelinine tecavüz etmiştir. Gelinin durumu babasına söylemesi üzerine olay, jandarmaya ihbar edilmiş, kayınpeder tutuklanarak cezaevine konulmuştur.

Bu arada kayınpeder ve gelinden alınan spermler, Adli Tıp Kurumu'na gönderilmiş ve olayın gerçek olduğu ortaya çıkarılmıştır. Genç kadının eşinin İstanbul'da bir hastanede çalıştığı ve gelinin ise kayınpederiyle aynı evde yaşadığı öğrenilmiştir.

Akdeniz’in bir ilçesinde 28 günlük bebeği olan 27 yaşındaki bir kadın fuhuş yapmaya zorlandığını iddia ederek 155 Polis İmdat Hattını arayarak polise ihbarda bulunmuştur. Genç kadın bir süre önce ....isimli kadına para karşılığı satıldığını ve fuhuş yapmaya zorlandığını iddia ederek ihbarda bulunmuştur. Belirtilen adrese giden polis ekipleri, hem kadını hem de zorla fuhuş yaptırdığı iddia edilen ...’yi gözaltına almıştır. Bu olaydan 28 gün önce bir bebek dünyaya getiren... sütten kesilmesi ve tekrar fuhuş yapabilmesi için... tarafından göğsüne sabun sürüldüğünü söylemiştir.

Karadeniz’in bir ilçesinde spastik özürlü 9 yaşındaki erkek çocuğunu kandırarak boş bir araziye götürüp tecavüz ettikleri öne sürülen üç kişiden biri yakalanırken iki kişinin arandığı belirtilmiştir.

İstanbul’da erkekler hamamına yıkanmak için giden ....’nın yanına yaklaşan bir kişi iddiaya göre cinsel tacizde bulunmuştur. Göbek taşında yattığı sırada yanına ...’nın yaklaştığını ve cinsel organını göstererek taciz ettiğini öne sürmüştür. İddiaları yalanlayarak kendisinin böyle bir davranışta bulunmadığını savunan ... sevk edildiği mahkeme tarafından tutuklanarak cezaevine konulmuştur.

Güneydoğu Anadolu’da 17 yaşındaki kızlarına fuhuş yaptıran öz anne ile baba suçüstü yakalandığı yine gazetelerde yer alan haberler arasındadır. Emniyet Müdürlüğü Ahlak Büro Amirliği ekipleri bu ailenin 17 yaşındaki kızlarına fuhuş yaptırdığı ihbarı üzerine, evlerini izlemeye almıştır. Polisin yaptığı araştırmada, annenin cep telefonuyla bağlantı kurduğu erkekleri evine davet ederek kızına para karşılığı fuhuş yaptırdığı belirlenmiş, ve evin dışında görüşüp, para aldığı bir erkeği eve sokan annenin aracılık ettiği kızı suç üstü yakalanmıştı. Bu olayla ilgili soruşturma halen sürmektedir.

Bütün bu örneklerden görüldüğü gibi toplumun bazı kesiminde ahlaki bir çöküntü yaşandığı açıkça görülmektedir. Kuşkusuz, kızlarını para karşılığı satan ana babalar, kız kardeşini 5 YTL karşılığı elle taciz ettiren ağabeyler ahlaki değerler bir yana bunları ekonomik zorluklardan yaptıkları açıktır. Geçim düzeyinin düşüklüğü, ekonomik sıkıntılar bu çaresiz insanların ahlaki değerlerinden uzaklaşmalarına neden olmaktadır.

Bu konuda devletin acil tedbir alması zorunludur. Deve kuşu örneği başımızı kuma gömmeyelim. Türkiye’nin en önemli sorunlarının başında da cinsel tacizler, töre cinayetleri, küçük çocuklara yönelik tacizler, aile içi ensest ilişkiler gelmektedir. Günümüzde bu üzüntü verici olayların büyük boyutlara eriştiği basında yer almakta ve her geçen gün onlara yenileri eklenmektedir. Ne yazık ki, bu tür olaylara yapılan mücadeleler yetersiz kalmaktadır. Kuşkusuz, hangi iktidar yönetimde olursa olsun onlara büyük iş düşmektedir. Sosyolojik ve eğitimsel çalışmalar yapılmadığı sürece bugünkü ürkütücü rakamların önümüzdeki yıllarda daha da büyük sayılara ulaşacağı açıktır.

Türkiye’de çocuklara yönelik cinsel istismarlar da toplumda infial ile karşılanıyor. Yukarıda vermiş olan olaylarla ilgili olarak sitemize nefret içeren çok sayıda yorum gelmektedir. Sırası gelmişken düşünmekte yarar vardır; cinsel tacize uğrayan bebeklerin, küçük çocukların ne kadarı yargıya ve basına yansıyor? Onu da bilemiyoruz. Bu tacizlerin bazıları yakın akrabalar tarafından yapılması konunun bir diğer boyutudur. Bugün. ensest ilişkilerin ne boyutlara ulaştığı tam olarak bilinmemektedir. Mağdurların çoğu korkudan konuşamıyor; belki de başına gelene çaresizlik içerisinde katlanıyor.

Toplumda cinsel şiddet büyük boyutlara ulaşmış olup bunun altında da eğitimsizlik, cinsel doyumsuzluk ve ekonomik nedenler yatmaktadır. 




erdem@kenthaber.com


Yayın Tarihi : 8 Nisan 2007 Pazar 12:23:45


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
kadriyekarabulut IP: 88.239.50.xxx Tarih : 12.04.2007 21:47:50
sevgili kardeşim ahlaksızlıkla ekonomiyi sende diyerleri gibi bağdaştırıyosun ve inankibüyükhata yapıyosunuz sen ve böyledüşünenler ahlaksızlığın paraylahiç alakasıolmadığıgibi oahlaksızların başka sığınacak kapılarıolmadığı için halkın gözünden düşmemek adına bu gerekçeye baş vurdukları bir dyanak bu doğru olsa alınteri ile meriven silenler hastanelerde çalışanlar mezarlıklarda yatanlarıbiliyorum onların kanında var kardeşim ahlaksızlık öyleheraçkalan işsizkalan zina yapsa idi kurtuluş savaşından sonra o kıtlıkzamanlarında bu işler meşruolmalı deyilmiydi bunlarıgeçelim ahlaksızlığın parayla pulla ilgisiyokkimsede beni inandıramaz.ayrıca bu yazıyıda yayınlayacağınızı sanmıyorum bunuda söyliyim