15
Mayıs
2024
Çarşamba
ANASAYFA

Türk Silahlı Kuvvetleri'ne Güveniyoruz


Türkiye gerçekten çok zor ve acılı dar bir dönemeçten geçiyor. Güneydoğu’dan gün geçmiyor ki, şehit haberleri, tabutlar gelmesin... Tunceli’nin Pülümür ilçesi Kocatepe Jandarma Karakolunda verilen 8 şehidin ardından Siirt’te düzenlenen yine mayınlı saldırıda bir Yrb, bir Bnb ve bir eri daha şehit verdik. Aynı askeri konvoyda bulunan dört asker de yaralandı.

Pülümür’deki karakol saldırısından sonra, ne yazık ki, adı gazeteye çıkmış bir yayın organında askerimizin saygınlığını zedelemek isteyen, yersiz, kışkırtıcı, art niyetli “Erlerimiz savaşıyor, subaylarımız nerede? başlığı yer alıyordu.” Ordu düşmanlığının buram buram tüttüğü bu başlığı atan, gazeteci müsveddesine sormak lazım; bir Yrb ve bir Bnb’yı, daha önce yitirdiğimiz subay ve astsubaylarımızın yanına verdik.

Şimdi içiniz rahatladı mı?

Kesin subay, yedek subay ve astsubay şehit sayısını bilemiyoruz ama sayılarının 500’e ulaştığını sanıyoruz. Bu şehitler arasında general, albay, yarbay, binbaşı, yüzbaşı, üsteğmen, teğmen ve asteğmenler bulunuyor. Şehitlerimizin yanı sıra sakat kalan, yaşamı kararanların sayısını ise bilemiyoruz. Askerliğin yan yatma yeri olmadığı,onların kelle değil anlı şanlı şehitlerimiz olduğunu bilen zaten biliyor...

Bu bakımdan aklı selim sahibi insanların dikkati, umudu Genel Kurmay Başkanlığından gelecek sese yönelik...Kuşkusuz, bunun yanında Atatürk’ün “Gençliğe Hitabı”da hiçbir zaman göz ardı edilmeden...

Birkaç gün öncesi Oktay Ekşi’nin de sütununda belirttiği gibi bunalımlı dönemlerde Ankara’da yaşayan gazeteciler Genelkurmay’ın ışıklarına bakar, orada olduğundan fazla ışık yanarsa ortamın kritik olduklarına hükmederlerdi. Gerçekten de geçmiş yıllara, 27 Mayıs 1960 darbesinin öncesinde ve sonrasında da Harp Okulu’nun ışıkları da aynı şekilde izleniyordu. Harp Okulu’nun Alb.Talat Aydemir önderliğindeki 22 Şubat ve 21 Mayıs ayaklanmalarının bastırılmasından sonra Harp Okulu’nun kontrol edilmesi içen karşısına Emniyet Genel Müdürlüğü yapılmış ve o günlerin basını bu olayı gündeme taşınmıştı.

Günümüzde bu koşullar değişti, teknoloji ilerledi ve artık ordunun iç ve dış olaylar karşısında ne düşündüğünü öğrenmek isteyenler Genelkurmayın Internet sitesine girerek meraklarını gideriyor. Özellikle yazılı ve görsel basınımız, askerin durumdan görev çıkardığını bildiğinden Genelkurmay Internet sitesinin sürekli izliyor. Hürriyet Gazetesinin yaptığı bir araştırmaya göre de siteye her gün ortalama 8.000’den fazla kişinin girdiğini öğreniyoruz.

Güneydoğu olayları üzerinde askerin bazı sıkıntıları olduğu da Genelkurmay başkanı Org.Gn.Yaşar Büyükanıt’ın bazı sözlerinden ve Genelkurmay’ın Internet sitesinden açıkça öğreniliyor. Son günlerde daha da artan terör olaylarının ardından Genelkurmay Internet sitesinde yaptığı açıklamada Türk ulusunu terör olaylarına karşı kitlesel refleksini göstermeye çağırmıştır. Genelkurmayın bu açıklamasında “Türkiye Cumhuriyeti, ulusal ve üniter yapısının çağdışı bir yapı olduğunu düşünen bir yaklaşım ile karşı karşıyadır. Ulusumuzun bu tehlikeli yaklaşımı gark etmek zorunluluğu vardır ve olmalıdır” denilmiştir.

Org. Yaşar Büyükanıt, her geçen gün kalleşçe saldırılardan sonra kayıp verdiğimiz şehitlerimizin artması üzerine Irak’a yapılıp yapılmayacağı belirsizliğini koruyan sınır ötesi operasyon konusunda hükümetten yazılı bir açıklama beklenildiğini ima ediyor.

Finlandiya’nın askeri günü nedeniyle Ankara’da verilen resepsiyonda kendisine bu konuda yöneltilen sorulara “Türk askeri sokak kabadayısı mı? Türk askeri sokak kabadayısı değil. Türk Silahlı Kuvvetlerinin esasları ve prensipleri vardır. Ülkenin menfaatleri vardır. Ne yapacağımızı bilen insanlarız.” Yanıtını vermiştir.

Genelkurmay Başkanlığı’nın 8 Mayıs-8 Haziran tarihlerinde yayınladığı notamda Şırnak, Hakkari başta olmak üzere dört bölgede geçici güvenlik bölgesi ilan etmiş ve kara ve hava geçişlerini tamamen kontrol altına almıştır. Kuşkusuz bunda daha önce sınırlarımızı ihlal eden ABD uçaklarının da büyük payı olduğu açıktır. Nitekim bu duyuru, olayların tırmanması üzerine, daha sonra önümüzdeki üç ayı kapsayacak şekilde genişletilmiştir.

Genelkurmay’ın birer muhtıra niteliğindeki sözleri ve Büyükanıt paşamızın verdiği demeçlerde de açıkça belirtildiği gibi Türk Silahlı Kuvvetleri’nin terörle mücadele konusunda kararlı olduğu açıkça vurgulanıyor. Hükümetten yazılı bir emir ile Türk ulusunun kitlesel bir karşı koyması isteniyor. Her şehit cenazesinde içleri parçalayan görüntülerde ay yıldızlı bayraklar açılıyor, kahrolsun PKK protestoları yükseliyor. Asker sivil çok sayıda içleri yanan insanlar haykırıyor...

Gazetemize Irak’a girerek terör yuvalarını yok etmek için daha ne bekliyoruz diye yazanlara yanıt vermek isterim Genelkurmayımızın bildiği, bizim bilemediklerimiz vardır. Kuşkusuz, Genelkurmay hükümete yazılı talepte bulunarak onay alması da işin biraz mizahlaştırılmış yönüdür. Ne var ki, hükümetin böyle bir yazılı emri ABD’nin baskısından veremediği de bir gerçektir.

Gelişen bu olaylar karşısında herkesin birbirine sorduğu bir soru var.

Hükümet nerede?

Herkes içini ferah tutsun, başımızın her dara düştüğünde olduğu gibi ordumuz yine en büyük güvencemizdir.


erdem@kenthaber.com

Yayın Tarihi : 11 Haziran 2007 Pazartesi 00:25:51


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?