Türk Mikrobiyoloji Cemiyeti tarafından düzenlenen "İnfluenza (İnsan ve Kuş Gribi)" konulu toplantıya katılanlar, önce sempozyumu dinledi ardından da verilen tavuk ziyafetine akın etti.

Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Muhittin Erel Anfisi'nde, Türk Mikrobiyoloji Cemiyeti tarafından düzenlenen İnfluenza (İnsan ve Kuş Gribi) konulu toplantı gerçekleştirildi. Toplantıya, İzmir Tabip Odası Başkanı Zekiye Gül, Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden Doç. Dr. Candan Çiçek, Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden Prof. Dr. Cem Terzi, Keskinoğlu Yem Fabrikaları Müdürü Adnan Zaimoğlu ve Bornova Veteriner Kontrol ve Araştırma Enstitüsü Başkanı Hanefi Erturun'un katıldı. Sempozyumda kuş gribinin insan üzerindeki etkileri ve bulaşma şekilleri anlatılırken, toplantıda verilen arada sempozyumu dinleyenler Keskinoğlu Tavukçuluk tarafından sunulan tavuk ürünlerine akın etti. Katılımcılar tavuk ürünlerinden almak için sıraya girerken, Keskinoğlu Yem Fabrikaları Müdürü Adnan Zaimoğlu, sektörün kuş gribi nedeniyle içine düştüğü sıkıntıyı anlattı. Kuş gribinin dünyanın global bir problemi haline geldiğini anlatan Zaimoğlu, "Türkiye de kuş gribi gözüken 29 ülkeden bir tanesi. Bu durum ülkemiz tavukçuluğu için bomba etkisi yarattı. Sektörümüz hemen hemen 2.5 milyar dolar ciroya sahip olan bir sektör ve yan sanayisi ile birlikte 2.5 milyon kişiye gelir sağlayan bir sektör" dedi. Vatandaşların tavuk etinden ve yumurtadan kuş gribi geçip geçmediği konusunda panik halinde olduğunu belirten Zaimoğlu, şirket olarak etten ve yumurtadan kuş gribinin geçmediği konusunda bilgilendirme çalışmaları yaptıklarını da anlattı.

Sektörün şu ana kadar yaklaşık 300 trilyon lira zarara uğradığını ve bu şekilde giderse sektörün batacağını ifade eden Zaimoğlu, "Yumurta sektörü de beyaz et sektörü gibi etkilendi. Biz her ikisinden de büyük bir darbe gördük. Şu anda Türkiye'nin 80 bin ton kanatlı et stoku var. Böyle giderse önümüzdeki ay içerisinde bu rakam 130 bin tona kadar çıkabilecek. Yumurtada da şu an 500 milyonlar civarında stok var ve onun da 700-800 milyona çıkabileceği belirtiliyor. Bu gidişata muhakkak dur demek gerekiyor" diye konuştu. Kuş gribinden önce Avrupa Birliği'ne ihracat yapabilecek olan 5 firmadan biri olduklarını, Türkiye'nin de yıllık ihracatının yüzde 40'ını karşıladıklarını söyleyen Zaimoğlu, "Geçtiğimiz sene Türkiye'den yurt dışına 29 bin ton civarı kanatlı eti ihraç edildi. Bunun da hemen hemen yüzde 35-40'ını biz gerçekleştirdik. Sektör ciddi bir yok oluşa geçiyor. Tarım ve turizm sektörleri de bundan etkileniyor. Mesela bu yıl içerisinde yaklaşık 4 milyon ton mısır üretildi bunun yaklaşık yarısı kanatlı et sektörüne gidiyor. Böyle giderse bu çiftçi mısırını satamayacak" şeklinde konuştu.

Tavuk yetiştiricilerine devletin acil ve ciddi bir destek vermesi gerektiğini kaydeden Zaimoğlu, "Mesela, Toprak Mahsulleri Ofisi'nin elinde bulunan mısırı 1 yıl vadeli ve vade farksız üreticiye dağıtmasını talep ediyoruz. Hiç kimsenin hayvanını besleyecek yemi kalmadı. Artık hayvanlarınız aç durumda ve açlıktan ölmek üzere. Ayrıca ziraat Bankası'ndan uzun vadeli, düşük faizli krediler talep ediyoruz. Panik havası içerisinde olan tüketiciyi bir an önce tavuk, hindi eti ve yumurtaya döndürmemiz gerekiyor" dedi. Kuş gribi çıktığı ilk günden bu yana hiç ihracat yapılmadığını belirten Zaimoğlu, ilk olarak ekim ayında Manyas'ta görüldüğünde 21 gün kadar ihracat kapılarının kapandığını daha sonra Bulgaristan'a Keskinoğlu olarak ihracat yapmaya başladıklarını ancak Ağrı ve Van'da görülen olaylardan sonra tüm kapıların kapandığın, hiç ir ülkeye ihracat yapamadıklarını söyledi.

Bornova Veteriner Kontrol ve Araştırma Enstitüsü Başkanı Hanefi Erturun ise, kendilerine gelen vakalarda kuş gribine rastlama oranının çok düşük olduğunu, sağlıklı bir şekilde üretilen ve pişirilen ürünlerin rahatlıkla yenebileceğini ifade etti.

Yayın Tarihi : 20 Ocak 2006 Cuma 02:21:02