Ağlayan Maskeler

Ülkemizin çeşitli yörelerinde onbinlerce Işık Evi çok büyük bir finans kaynağıyla hizmet vermektedir(!) Bedava yatak, yemek, eğitim sağlayan bu yerlerin ceza yasalarımızda yasaklayıcı bir yönü olmadığından mıdır polisçe tespiti yapılmıyor diye düşünüyorum. Oysa Işık Evleri’nde ağabey/abla örgütlenmesi ile zorunlu ikamet eden gençlere Fethullahçı düşünceler ümmet yaratmak amacıyla verilir. (Ve usuma gelen bir soruyu burada açıkça söylemekten kendimi alamıyorum: Bu ülkede zaman zaman, aynı evde oturan birkaç sol görüşlü öğrenci sırf sol yayın bulundurduklarından alınıp götürülmediler mi? 18-20’li gençlerden korktuk ama böylesi bir ahtapot örgütlenmeden korkmuyoruz. Belki de ben halüsinasyon görüyorum-kim bilir?)

Ankara’da, İstanbul’daki Işık Evleri’ni yan yana getirsek birer kent elde ederiz. (Evler mükemmel döşenmiş, yemekler nefis ve iyi servis ediliyor.) Belirli bir dini disiplin(!) içinde evlerde yapılan eğitimler(!) acaba hayır hasenat işi olarak mı kabul ediliyor? Bu sorum, o evlerde uygulanan disiplin ve eğitimin içeriğini sorgula(ya)mayanlaradır.

Işık Evleri yanında, binlerce yurt, dershane, okul, kolej, Türk eğitim sistemine ne tür bir ulusallık ve kültürel katkılar sağlıyor diye de düşünmeden edemiyorum. Işık Evleri ve yurtlarda yetiştirilen Işık Süvarileri nasıl bir toplum düşünüyor? Ama ben bu tür yerlere devam eden öğrencileri gözlediğimde, ilköğretime giden kız çocukların bile kapandığını görüyorum. Ve bu tür okulların müftülüklerin (diyanetin) yapması gereken bazı kutsal gün kutlamalarına katkı yaptığını gözlemliyoruz. Bu tür davranışların yasallığından mıdır, yıllardır-denetlenmeden!-bu eylemler devam ediyor? Ancak bir şeyi hiç affetmiyorum: İnsanları insanlardan, çocukları ailelerinden, aileleri diğer ailelerden-iki ayrı devletin yurttaşları gibi-ayıran sonuçlara neden olanlar nasıl bir dini ve insani ruh hallerine sahiptirler? Fethullah’ın hep ağlayan adam olarak konuşmalarını yapması mı bu kadar mürit yarattı bu ülkede? (Ağlayan adam motifi salt Fethullah tarafından kullanılmıyor, öneminden dolayı ev imamları gibi makamlarca da mürit çoğaltmak amacıyla kullanılıyor. Ben de filmlerde rol yapan artistlerin nasıl ağlayabildiklerine hayret ederdim? Bu işler çok basitmiş. )

Ülke-adım adım-bu yerlerden çıkacak yönetici ve süvarilerle başkalaşıyor. Zaten ülkede din politikaya alet edilmiş, göksellik tapusunu elinde tutanlar saf ve temiz dindarların omuzları üzerinde yükseliyorlar… Evet, insanüstü bir varlık görünümünde din tacirleri cennetten emir getirircesine uğraş verirken, nedense hayır hasenat işlerini parasız yapmıyorlar. Ahiret için bir şey diyemem ama çoğu bu dünyada epeyce mal mülk sahibi oluyor.

Bu ülke insanının çocuklarından ablalarla, ağabeylerle, hacı hoca ayaklarıyla dinci tipler yaratarak evler kurdunuz, cemaatler oluşturdunuz. Sıra mahalleler ve kentler yaratmaya geldi(!) Ve belki de bir gün-bizlerin içinde olmadığı-bir ülkeyi de kotarırsınız-ne dersiniz(?!)