7
Mayıs
2024
Salı
MARDİN

Bu Yara Bize Ait!


Güneş Gazetesi’nde Şebnem Berrak A. takma adıyla “Çıplak Tenimin Hafızası” isimli kitabı yazanın Y.Ç.Y. isimli bir öğretmen olduğu iddia edildi: Yazar(?!) kitabında kocasını 8 ayda 300 kişiyle aldattığını yazıyormuş. Yani günde en az bir kişiyle yatmış. Nasıl bir intikamdı bu (yaptığı) ya da bu kinin nedeni ne(ydi)?

Kitap, yazarı ve içeriği bizi-kişiselliğinden-pek ilgilendirmiyor ama ülkemizde-bu olay basına yansıdı!-basına yansımayan çok kirli olaylar oluyor. Taciz, tecavüz, fuhuş ve ensest ilişkiler-belki!-seksle ilişkili olanlardan bir kaçıdır. (Dolandırıcılık, hırsızlık, cinayet, rüşvet, tehdit, gasp gibi olayları ayrı bir kategoriye koydum.)

Bir öğretmenin, eğitmenin sözde kendini ifşa etmeyerek böylesi bir hastalığını histerik olarak düşünmek ya da buna fantezi demek ne kadar doğrudur? İnsan beyni ya da yüreğini-belki de herhangi bir organını-taşıyan birinin böylesi çirkin ve kirli ilişkiye girmesine salt fantezi denebilir mi? En azından AIDS gibi hastalıklardan korkmayan insanın başkaca bir gerekçesi vardır. Bu tür olaylar mutlaka ortaya çıkarılmalı ve yazılmalıdır. Çünkü bu tip olaylar sadece öğretmen Y.Ç.Y.’nin yaptığı değildir; böylesi çokça olay vardır; gizlice, gizlenerek yapılmaktadır. Bu tür olayların sosyal, ekonomik, kültürel, psikolojik nedenleri mutlaka tartışılmalı ve ortaya konmalıdır. (Bu ülkede insanlar ne yapsa şöhret olabiliyor(!) Popstar yarışmalarıyla her türlü sırlarını ifşa edenlerin tek ereği vardır: Şöhret olmak! Yani reklâm ve para… Ama ben en çok bu yarışmalarda sözde iyi adam, baba, abla, abi tipli jüriye hayret ediyorum. Bu tip yarışmaların nedeni sosyoekonomik değil midir? Reklâma ihtiyacı olanların reklâm edilmeleri, tv kanallarının para kazanmaları ve yerden bitme bir şekilde şöhret olmak isteyenlerin serüvenleri…) Salt fantezi diye fuhuş yapılır mı? Acaba Y.Ç.Y. öğretmenin bu tür fuhuşla bir Mercedes, villa, yazlık, kışlık (ev) alma plânı yok mudur? Ya da her gün seks (fuhuş) yaparak dolar milyoneri mi olmak istiyordu? Genelev işletmecisi bir bayanın vergi rekortmeni olduğu ülkede bu olasılık küçük değildir!

İnsanları fuhşa zorlayan gerekçelerde ülkenin, yurttaşına adilce bölüştüremediği
milli gelir var. Bu gerekçelerde varsıl-yoksul arasındaki uzlaşmaz korkunç fark vardır. Eğer bir kadın etini-fantezi dışında-parayla satıyorsa kökeninde ekonomik sorunu aramak gerekir. (Usuma hiç te haklı olmayan bir soru geliyor: Ülke olarak eğer siz magazinsel programlar ve popstar tipi yarışmalarla(!) varsıl olmanın yolunu açarsanız, birileri de kendine başka bir yol bulduğunda ne diyeceksiniz?)

Fuhuş, taciz, ırza geçme, ensest ilişkiler en çok geri kalmış ülkelerde-yani açlık ve yoksulluk olan ülkelerde-ve ileri ülkelerden daha fazla sayıda görülür. Ama ileri ülkeler kadar bu işler açığa çıkmaz. (Öğretmen Y.Ç.Y.’nin eğer olay reklâm kokmuyorsa günde en az bir erkekle yatmasını ifşa etmesi-manidar da olsa!-bir cesaret örneğidir.) Çünkü toplum baskısı, ailevi ilişkiler, aşiret, akrabalık, gelenek, din gibi unsurlar kişileri bu olayları örtbas etmeye zorlar. Ülkemizde ve dünya da daha fazla muhafazakâr, daha dindar, daha ırkçı olan yerlerde-aşırı baskıdan dolayı-alkol, uyuşturucu, fuhuş, ensest ilişkiler daha fazladır. Çünkü muhafazakâr yerlerde ifşa zordur, örtbas etmek kendiliğindendir. (Feodal ilişkilerin etkin olduğu, kan davalarının görüldüğü, sözde dindar ve muhafazakâr olan yerlerde ne yazık ki ensest ilişkiler-çok daha fazla olmasına karşın-örtbas edilmektedir!) Biz yine de böylesi sorunların birer sosyal sorun ve ülkemiz sorunu olduğunu söyleyeceğiz!

Yayın Tarihi : 17 Mart 2008 Pazartesi 22:41:58


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?