Kentler Birliği Strateji belirledi

Türkiye Sağlıklı Kentler Birliği'nin 2005-2020 strateji planında, 15 yıl sonra Türkiye'de Avrupa standartlarında hayat kalitesinin sağlanması hedefleniyor.

Sağlıklı Kentler Birliği Başkanı Hikmet Şahin, kentlerin plansız büyümeden dolayı sağlıklı gelişemediğini, hazırlanan strateji planıyla bu eksikliği birlik öncülüğünde gidermeyi planladıklarını söyledi.

Dünya Sağlık Örgütü tarafından insanlara kaliteli hayat standartları sunmak için 66 ülkede, Türkiye'den sadece Bursa'nın da içinde bulunduğu 220 dünya ve 51 Avrupa kentinde başlattığı 'Sağlıklı Şehirler Hareketi'ni Türkiye'de birlik önderliğinde yaygınlaştırmayı hedeflediklerini anlatan Başkan Şahin, "2003 yılında Belfast'ta yayınlanan kentlerin politik temsilcilerinin imzaladığı ve Dünya Sağlık Örgütü'nün onayladığı deklarasyonda, kentlerin sağlıklı gelişmesi için uluslararası işbirliklerinin yapılması kararlaştırıldı.

Kentlerin tek başlarına hareket etmemeleri, her bölgenin küresel olarak erişebilir olmasına öncülük etmesi gerektiğinin yer aldığı deklarasyonda, bunun Türkiye'de yaygınlaştırılması görevi ise Dünya Sağlık Örgütü Sağlıklı Şehirler Projesi'ne üye olan Bursa'ya verilmişti. Biz de bu görevi Türkiye Sağlıklı Kentler Birliği'ni kurarak başlattık ve hedefimize emin adımlarla gidiyoruz" dedi.

Başkan Şahin, yaşanabilir ve sağlıklı şehirler için bütün kentsel ve çevresel konutlardaki eşitsizlikleri azaltmanın yanı sıra yoksulla mücadele etme misyonuyla kurulan Türkiye Sağlıklı Kentler Birliği'nin üye kent sayısının artırılarak, 'Sağlıklı bir Türkiye' hedefine ulaşmayı sağlayacaklarını belirtti.

Türkiye Sağlıklı Kentler Birliği'nin 2005-2020 strateji planıyla 2020 yılında Türkiye'deki üye sayısını 100'e çıkartmayı planladıklarını anlatan Şahin, "Bütün çalışmalarımız Türk insanının yaşamaktan mutluluk duyacakları sağlıklı şehirler oluşturmak, herkese eşit ve kaliteli bir hayat sağlamak için sağlık, ulaşım, planlama, çevre, altyapı gibi sıkıntılara kalıcı çözümler getirecek ortak projeler geliştirmek istiyoruz.

2020 yılı sonuna kadar Türkiye'de yaşayan insanların 'sağlıklı şehirler hareketi' ile sosyal, ekonomik, fiziksel, kültürel ve eğitim açısından daha tatmin edici yaşam koşullarına sahip olmalarını sağlamayı amaçlıyoruz" diye konuştu.

Bu arada, Türkiye Sağlıklı Kentler Birliği'nin 5. buluşmasında üyelere verilen 'Sağlık Etki Değerlendirmesi Eğitimi' tamamlandı. 2 gün süren eğitimlerde Uludağ Üniversitesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Öğretim Görevlisi Doç. Dr. Kayıhan Pala, 'Sağlık Etki Değerlendirmesi' konusunda Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Sağlıklı Şehirler Ağı IV. Faz'ında (2003-2008 yılları) yer alan kentlerin en az bir uygulama yapması gerektiğine dikkat çekti.

'Sağlık Etki Değerlendirmesi'nin politika, program veya projelerin sağlık üzerindeki potansiyel etkilerinin ve bu etkilerin nüfus içindeki dağılımının değerlendirilmesini sağlayarak, şehirlerde yürütülen projelerin insan sağlığı üzerindeki etkilerinin ölçülmesinde önemli bir rol oynadığını söyleyen Pala, "Sağlık Etki Değerlendirmesi Dünya Sağlık Örgütü tarafından en çok önemsenen konulardan biridir.

Program Avrupa'da Londra ve Belfast şehirlerinde de başarıyla uygulanıyor. Türkiye'de ilk kez verilen eğitimin hemen ardından, kentler belirledikleri bir projeyle çalışmalara başlayacaktır. Proje Sağlıklı Kentler Birliği'ne üye belediyeler tarafından uygulanacak" şeklinde konuştu.

Grup çalışması yöntemiyle uygulamalı olarak gerçekleşen eğitimin ardından katılım sertifikalarını alan Sağlıklı Kentler Birliği üyeleri, Nisan ayında Eskişehir'in Tepebaşı Belediyesi'nde düzenlenecek olan uluslararası katılımlı Spor Sempozyumu'nda tekrar biraraya gelecek.