AK Parti Grup Başkanvekili ve Bursa Milletvekili Faruk Çelik, 2007 yılında seçilecek cumhurbaşkanının AK Parti hükümetiyle uyumlu olacağını belirterek, "Yeni cumhurbaşkanı halkın içinden gelecek bir isim olacak ve çok ılımlı bir tavır sergileyecek" dedi.
 
Faruk Çelik, Bursa'da yerel bir televizyonda siyaset programına konuk oldu. 11 Kasım'da yapılacak AK Parti Büyük Kongresi'nden sonra partinin gündemine cumhurbaşkanlığı seçiminin oturacağını söyleyen Çelik, "Cumhurbaşkanı halkın içinden gelen, halkın en çok ilgi gösterdiği, 'cumhur'un kendisini temsil edecek bir isim olacak. Artık Çankaya, etrafı çevrili köşk olmaktan çıkacak. Halkın sevdiği bir isim oraya gidecek. Düşünebiliyor musunuz ki, hükümetin, başbakan ve dışişleri bakanının daldan dala geçer gibi ülkeden ülkeye gidip Türkiye için girişimde bulunduğu bir dönemde aynı hareketliliğin Çankaya köşkünden de geldiğini. Şunu söyleyebilirim ki, yeni isim halkı kucaklayacak, halkla bütünleşmiş bir isim olacak. Bu isim hükümetle de çok uyumlu olacak. Çok ılımlı bir insan çıkacak Çankaya'ya. Türkiye belirli bir büyüme hızı yakalamıştır. Bölgesinde etkili ve güçlü konumdadır. Cumhurbaşkanlığı'nın da çok fazla yetkisi var" dedi.
Yeni cumhurbaşkanının Türkiye'nin iç ve dış politikalarında aktif rol alacağını ifade eden Çelik, "Yeni cumhurbaşkanının bürokrat kökenli olmasına de gerek yok, yeter ki halkla bütünleşsin. Biz Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde uzlaşmacı olacağız. Herkesin üzerinde anlaştığı bir isim olacak. 'Biz iktidarız, istediğimizi yaparız' anlayışı içerisinde olmayacağız, ama toplumun sorumluluğunu üstlenen iktidar elbette belirleyici olacak" diye konuştu.
 
AK Parti Grup Başkanvekili Faruk Çelik, hükümetin sürat kesmeden yurtiçi ve yurtdışında koşturduğunu, son 3 yıl içerisinde Başbakan Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'ün en az 10 yaş ihtiyarladığını öne sürdü. Çelik, "Başbakan ve bakanın derdi ne ki, saçları beyazlıyor, 10 yaş ihtiyarlıyorlar. Bizim derdimiz Türkiye. Bir taraftan heyecanla, aşkla koşturacaklar diğer taraftan da yurtiçindeki meseleleri çözüme kavuşturacaklar. Türkiye atağa geçmiştir. Edirne'den Kars'a Türkiye şantiyeye dönmüştür. Türkiye'nin emin adımlarla ilerlediğini gören bazı kesimler, hiçbir şey bulamıyorlar, Başbakan Erdoğan'ın üslubunu eleştiriyorlar. Başbakan, söylediği her sözün arkasında dimdik duran bir insandır. İçi, dışı birdir. Siyasette kıvırmalara yer vermeyen bir insandır. 'Askerlik yan gelip yatma yeri değil' sözü de çarptırılmıştır. Cümlenin başından itibaren anlasalar ne söylendiğinin farkına varacaklar. Ama işlerine gelmediği için bir bölümü cımbızla çekip alıyorlar. Başbakan şehit ailelerini telefonla arayıp taziyelerini iletmiştir. Türkiye'nin en hassas insanı Başbakan'dır" şeklinde konuştu.