Yıldırım Halk Eğitim Merkezi'nin açtığı üçüncü dönem okuma yazma kursunda 494 kişi daha okur yazar oldu. Kursiyerlere sertifikaları verilirken, tahtaya yazılan yazılar davetlileri duygulandırdı.

Göç alan mahallelerdeki 27 ilköğretim okulunda açılan kurslara katılan ve genellikle kadınlardan oluşan kursiyerler için Yıldırım Halk Eğitim Merkezi'nde sertifika töreni düzenlendi. Renkli görüntülere sahne olan törende, kimi kursiyerler göz yaşını tutamadı. Törende okuma yazma öğrenen kursiyerlere seslenen Vali Yardımcısı Ali Rıza Çalışır, "Sizler okuma yazma öğrenerek önünüzdeki kapıları açtınız. Şimdi elinizde başka kapıları da açacak bir anahtar var. Bu yüzden lütfen çevrenizde okuma yazma bilmeyenler varsa onları da bu kurslara yönlendirin" dedi. Toplumların en önemli hazinesinin yetişmiş insan gücü olduğunu ve bunun tek anahtarının eğitim olduğunu hatırlatan Çalışır, "Sadece çocuklar için değil, 7'den 77'ye herkes için eğitim çok önemli. Toplumumuzda okuma yazma bilmeyenlerin kadınlar ve anneler olması daha büyük bir açmazı önümüze seriyor. Çocuğu yetiştiren kişinin anne olduğu düşünülürse, kadınların eğitiminin önemi daha iyi anlaşılır" diye konuştu. İl Milli Eğitim Müdürü Reşat Kumbasar ve Yıldırım Belediye Başkanı Özgen Keskin de, okuma yazma bilmenin önemine temas etti. Sertifika alan öğrencilerden Birgül Oral, konuşmasını ağlayarak yarıda kesti. Oral, "Muşlu'yum. Oradan buraya göç edince kendimi yalnız hissettim. Çünkü okuma-yazma bilmediğim için hayattan soyutlanmıştım. Dışarı çıktığımda insanlardan yardım istiyordum, onlar da bana, 'Gözün yok mu, okusana' diye çıkışıyorlardı. İşyerinde herkesten çok çalışıyordum, okuma-yazma bilmediğim için işten çıkartıyorlardı. Bu beni çok üzüyordu. Şimdi okuma-yazmayı öğrendim. Artık bambaşka biriyim, kuracak hayallerim bile var. Ben de diğer insanlar gibi olmak istiyorum" derken, gözyaşlarına boğuldu. Duygulanan davetliler, Oral'ı ayakta alkışladı.

Son dönemde sertifika alan öğrencilerin en küçük yaşta olanı, Mustafa Necati İlköğretim Okulu'nda okuma-yazma öğrenen Azize Kayhan'ın, tahtaya, "Okuma-yazma öğrendiğim için çok mutluyum" yazması herkesi duygulandırdı. 14 yaşındaki Azize, "Şimdiye kadar okula gidememiştim. Bundan sonra okula başlayabilirim. Okuma-yazmayı daha önce maddi imkanlardan dolayı öğrenememiştim. Ailem 10 yıl evvel Siirt'ten gelmiş. 10 kardeşim var. 5'i erkek. Bir kız olarak yazıp okuyabiliyorum artık, kendimi artık topluma daha ait hissediyorum. Çok mutluyum. Benim gibi durumda olan arkadaşlarımın da okuma-yazma öğrenerek topluma kazandırılmaları gerekiyor" diye konuştu. 49 yaşında okuma-yazma öğrenerek sertifika alan 5 çocuk annesi Erzurumlu Songül Ağdaş'ın tahtaya askerdeki oğluna ithafen, "Canım, çok kıymetli oğlum Bünyamin'im. Nasılsın, iyi misin?" diye yazması sınıfta bulunanlara hüznü ve mutluluğu bir anda yaşattı.