27
Mayıs
2024
Pazertesi
SPOR

Bu Hafta Lig Her Zamankinden Daha da Karışık!..

Türkiye Süper Liginin 21.haftası büyük bir sürpriz ile başladı. Fenerbahçe’nin üç puan yitirmesinin ardından Galatasaray Sıvas deplasmanından tek puanla dönünce aradaki puan farkı üçe indi.Galatasaray Teknik Direktörü E.Gerets, Sıvas maçı öncesi futbolcuları ile yapmış olduğu konuşmada “Artık telafisi olmayan haftalara girdik.Eğer puan kaybedersek fark açılır ve rakibimizi yakalamamız mucizelere kalır” demişti.

Fenerbahçe’nin son sıralardaki Ankaraspor’a 2-1 yenilmesi ligin üst sıralarını altüst etti. Bu arada herkesin kabul etmesi gereken bir gerçekte artık süper ligde büyük küçük ayırımının ortadan kalkmış olmasıdır.Üç büyükler dışında diğer takımların çoğu takımlarına yabancı futbolculara yer vermiş ve iyi transferleri Türk futbolcuları arasından seçerek yapmışlardır. Böyle olunca da, ligdeki sıralamayı bir kenara bırakın ortaya Ankaraspor, Ç.Rizespor, Kayserisor, Kayseri Erciyeş, Diyarbakırspor, Gençlerbirliği, Manisaspor gibi takımlar çıkmış ve adı üç veya dört büyüklere çıkmış olanlara kök söktürüyorlar.

Fenerbahçe, mutlak kazanacağı sanılan Ankaraspor maçını yitirmesi belki de önümüzdeki haftalarda daha pek çok şeyin değiştireceğinin işaretini verdi. Fenerbahçe haftalardır iyi top oynamıyor, daha doğrusu oynamadan, biraz kişisel beceriler ve şansın yardımıyla maç kazanıyordu. Bu kez öyle olmadı, Ankara’da sert bir kayaya çarptı. Bu maçın kaybedilmesinde C.Daum’un da yanlışları vardı. İlk yarının bitiminde sahanın her yerinde koşan, çoğu kez de enerjisi ile takımı sürükleyen Tuncay’ın oyundan alınması yanlıştı. Maçın ilk yarısı sonunda soyunma odasında neler geçti bilemeyiz. İkinci yarıda Tuncay’ın yerine Appiah’ın alışık olmadığı sol kulvara çekilmesi, orta sahası uzun boylu oyuncularda kurulu ağır Ankara savunması karşısında sürekli ortadan top doldurulması, geride başta Rüştü ve Serkan’ın sürekli uzun vurduğu topların kolayca geri dönmesi maçın kaderine etkili oldu. Fenerbahçe yerden oynadığı sürelerde ve Anelka’nın getirdiği akınlarda etkili oldu ama bu da yetmedi. Fenerbahçe biraz şansı olsaydı bu maçı alabilirdi; durum1-1 olduktan sonra Luciano Anelka’ya kale önünde topu vermiş olsa, Semih’in şutu direkten dönmese ve yine Anelka’nın dışarı giden topları gol olabilecek nitelikte idiler. Ama olmadı, en azından üç-dört gol fırsatını kaçıran Fenerbahçe Ankara savunmasını aşamadı. Öte yanda yenilgiyi hazırlayanların başında Serdarın amaçsız vurup, rakibe giden topları kadar Rüştü’nün kendinden beklenmeyecek kadar iki beceriksizce gol yemesi de işin tuzu biberi oludu. Fenerbahçe savunması sürekli rakibi boş bıraktı ve duran toplarda rakibi paylaşamadı. Fenerbahçe’nin orta sahası hemen hiç yoktu, geriye gelen Alex ile Aurelio’da ani atak yapan Ankara karşısında etkili olmaya çalışırken hücuma yönelemedi. Ersen Martin ve Musa, her atakta Fenerbahçe savunmasına güç anlar yaşattılar. Savunmada Özgür, Petrous, Batak ve Ahmet Yıldırım yerinde müdahalelerle etkili oldular.

Kısacası Fenerbahçe’nin rakibi küçümsemesi, C.Daum’un yanlışları çok önemli üç puanın yetirilmesine neden oldu. Sırası gelmişken bir noktaya daha değinmek isterim; Beşiktaş ve Galatasaray Teknik Direktörleri sürekli genç oyunculara yer verip gelecek yılların takımlarını kurmaya çalışırken, Daum yalnızca günü kurtarmaya ve belki de takım şampiyon olursa alacağı primi düşünüyor. Galatasaray’ın Uğur, Ferhat ve Aydın gibi genç oyuncuları takıma monte etmeye çalışmasının yanı sıra Beşiktaş yenik durumda iken ve kulübede Okan ile Tayfur gibi iki tecrübeli oyuncusu varken Kenan ve Rıza gibi iki genci sahaya sürmesi gibi bir düşünce Daum da görülmüyor.

Galatasaray, Fenerbahçe’nin yenilmesinden sonra –5 derecede Sıvas’da oynadığı maça büyük umutlarla çıkmıştı. Ne var ki, her iki takıda futbol olarak ortaya koydukları göze hoş görünür bir oyun yoktu. Son derece sıkıcı geçen oyunda Galatasaray üç puanı almaya uğraşırken Sıvasspor da beraberliğe razı bir oyun sergilediler. Karşılıklı akınlarla geçen ilk yarıdan sonra Sıvas ikinci yarıda kapalı bir oyun sergilerken Galatasaray’ın gol yollarını tümüyle kilitlediler. Maçta akılda kalacak bir pozisyonda yoktu. Bu nedenle oyun başladığı gibi 0-0 sonuçlandı. Galatasaraylı Cihan’ın oyundan atılması ize akılsızlığın, sorumsuzluğun tipik bir örneği. Birbirleri ile dalaşan Cihan ile Atilla’yı hakem Selçuk Dereli uyardı. Uyarır uyarmaz, hakem arkasını dönünce de Cihan rakibinin yüzüne yumruk attı. Bu olayı gören 4. Hakem Bülent Yıldırım’ın uyarısı ile doğal olarak Cihan kırmızı kartı gördü. Galatasaraylı futbolcular uzun süre Bülent Yıldırım ve Lorant ile tartışarak maçtaki gerilimi arttırdılar. Şampiyonluğa oynayan bir takımın futbolcusu bu kadar sorumsuz olabilir mi? Olur bizim memleketimizde spor kültüründen yoksun futbolcular olursa böyle kırmızı kartlar da kolayca ortaya çıkar. Cihan böyle çirkin bir davranışta bulunmasından sonra diğer Galatasaraylı futbolcuların ortalığı karıştırmasına ne demeli ? Anlayabilmek gerçekten çok güç...

Beşiktaş Türkiye Kupasında, 2.Lig B kategorisi takımlarından İnegölspor’dan sonra ikinci yenilgisini Ç.Rizespor karşısında aynı sonuçla 1-0 aldı. Kısacası darbe üzerine darbe aldı. Lig üçüncülüğünü elde etmek çalışan Beşiktaş’ın karşısında bu kez ligin çetin takımlarından Ç.Rizespor vardı. Beşiktaş bu hafta son zamanlardaki en etkisiz oyunlarından birisini oynadı. Sert ve diri Rize savunmasını aşamadığı gibi ani akınlar karşısında da çok zor durumlara düştü. Beşiktaş’ın bu maçta orta alanı hemen hemen hiç yoktu. Yalnızca Kleberson bir şeyler yapmaya çalıştı ve oda tek başına bunu kaldıramadı. İlk maçlarında göz dolduran ve takıma yeni giren Babo, Gökhan Güleç ve Jun bu maçta etkisiz kaldılar.Gökhan bir şeyler yapmaya çalıştı ise o da yetmedi. Ünal’ın 31.50 m.den Kaleci Murat’ı avlayan golü ise görülmeye değer güzellikte idi. Bu maç bir kez daha gösterdi ki, ikinci yarıda oyuna giren, kurtarıcı olarak nitelenen 34 yaşındaki Sergen’in çabası da yetmiyor. Diğer oyuncuların ona ayak uydurmaları gerekmektedir. J.Tigana oyunun sonlarına doğru Rıza ve Kenan’ı oyuna sürmesi büyük cesaret idi. Kendilerine şans verilen bu iki oyuncu, oyunda kaldıkları kısa süre içerisinde hem başarılı hem de ateşleyici görünüm çizdiler. Beşiktaş belki de sahaya doğru bir takım ile çıkı ama karşılarında çok güçlü bir Rize vardı. Özellik kaleci Zdravkov,Yasin, Bashir, Altan, Serhat’ın bu galibiyete payları büyüktü. Beşiktaş taraftarının her alınan her kötü sonuçtan sonra yönetime istifa çağrısında bulunmasının nedenini de bir türlü anlayamıyorum. Bu tür tezahüratlar olumlu değil, olumsuz sonuçlar veriyor.Her zaman da bu böyle olmuştur.

21.Haftanın futbol ve heyecan yönünden seyri en güzel maçı Gaziantep’de, Kamil Ocak Stadında Gaziantepspor ile Trabzonspor arasında oynandı. Kendi sahasında mutlak galibiyet için oynayan Gaziantep tüm çabalarına, baskısına rağmen Trabzon’un zaman zaman etten duvar ördüğü savunmasını bir türlü aşamadı ve maçı 2-O kaybetti. Oyunun ilk yarısı karşılıklı birbirinden güzel akınlarla geçti. Trabzonspor bu maçta kapalı bir savunma ve ani ataklara dayanan bir taktik uyguladı. İlk yarıda iki pozisyon vardı ki, Gaziantep lehine penaltı çok açık verilebilirdi. Ama Erol Ersoy bu iki pozisyonu görmezlikten geldi. Trabzon’un ani bir atağında Ömer Rıza’nın pasıyla Szymkowiak ‘ın çok güzel vuruş ile maçın başarılı kalecisi Hasagiç’i bir anda avladı. İkinci yarıda oyun tamamen Gaziantep’in baskısı altında rakip yarı sahada ve kale önünde oynandı. Ayrıca Trabzon’un kapalı savunması ve Tolga’nın başarılı kurtarışları ile bir türlü gole ulaşamadılar. Ani gelişen Trabzon ataklarında Fatih Tekke’nin yerine oynayan Ömer Rıza Gaziantep savunmasını zaman zaman çok zor anlar yaşattı.Birkaç kaleci ile karış karşıya kalmasına rağmen de son vuruşu yapamadı. Gaziantep baskısının arttığı, kaleci Hasagiç’in orta saha yuvarlak yakınlarına kadar gelip arkadaşlarına top ve taç attığı dakikalarda Trabzon teknik direktörü yerinde bir kararla Fatih Akyel’i sağ tarafa çekti ve onun yerine de Erdinç’i monte etti. Ardından son beş dakikada Yattara’yı oyuna alarak Gaziantep Savunmasını meşgul ederek zaman kazanmak istedi. Bunda da başarılı oldu ve Yattara’nın sürüklediği bir akında al da at dercesine topu önüne yuvarladı. Böylece Trabzon uzatmanın son saniyelerinde bir gol daha atarak durumu 2-0’ yükseltti. Sonuç ne olursa olsun bu maç son haftaların seyri en güzel maçlarından biri oldu.

Haftanın alt ve orta sıralar için sıralar çok önemli maçlarında Kayserispor Diyarbakırsporu 3-2; V.Manisaspor son haftalarda büyük bir düşüş gösteren Samsunsporu 3-0 ; Gençlerbirliği Konya’yı sahasında 3-0’lık sonuçla tam bir bozguna uğrattı. Ankaragücü ile Denizlispor 1-1; Malatyasporla Kayseri Erciyes 2-2 berabere kaldılar.

Bu hafta ligin düşme hattında 19 puanlı Diyarbakırspor ile 20’şer puanlı Malatyaspor ve Samsunspor bulunuyor. Onların üzerinde 21 puanlı Denizli ile 22 puanlı Ankaraspor ve Gaziantep var.23’ er puanlı Ankaragücü ile Ç. Rizesor da sıralamada 11 ve 12. olarak yer alıyor. Oysa bunların hepsi ligin çok iyi top oynayan takımlarıdır. Bu bakımdan bu yıl Türkiye Süper Liginden her yıldan çok daha fazla karışık...

Önümüzdeki haftanın KayseriErciyeş-Gaziantep, Galatasaray-V.Manisa; Samsunspor-Ankaragücü; Gençlerbirliği-Ankaragücü; Diyarbakırspor-Konyaspor; Ç.Rizespor-Kayserispor;Trabzonspor-Sivaspor ve Fenerbahçe-Beşiktaş maçları çok şeyi değiştirecektir.
Yayın Tarihi : 20 Şubat 2006 Pazartesi 11:08:23
Güncelleme :20 Şubat 2006 Pazartesi 11:36:17


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?