28
Mayıs
2024
Salı
SPOR

Düğüm Çözüldü mü?


Turkcell Süper Liginin 32. haftasında şampiyonluk düğümünün çözüldüğü, artık yavaş yavaş kendisini belli ediyor. Bu hafta Fenerbahçe için gerçekten bir dönüm noktası idi. Fenerbahçe’nin Trabzon’u 3-2 yenmesinden sonra sarı-lacivert renklere gönül verenler büyük ölçüde rahatladılar. Bunun yanı sıra Galatasaray Ankaraspor’u 4-0 yenerek inatla rakibini izlemeyi son iki haftada sürdürecektir. Her iki takımdan hangisi şampiyon olursa olsun bu yıl Türkiye ligine renk kattıklarını söylemek yerinde olacaktır.

Fenerbahçe-Trabzonspor maçı bir bakıma on yıl öncesinin bir rövanşı niteliğini taşıyordu. On yıl öncesi Fenerbahçe ile Trabzonspor başa baş şampiyonluk mücadelesi veriyordu. Fenerbahçe’nin 1-0 yenik duruma düştüğü maçta, Oğuz ve Aykut vasıtasıyla kazandığı iki gol ile rakibini 2-1 yenmiş ve şampiyonluğa ulaşmıştı. Bu hafta da Fenerbahçe’nin mutlu sona çok yaklaşabilmesi için Trabzon engelini mutlak aşmak zorunda idi. Gelin görün ki, beklenmedik anda Fenerbahçe Rüştü’nün inanılmaz hatası ve topu seyredişi ile yine 1-0 yenik duruma düştü. Ancak ikinci yarıda doksandan inanılmaz bir refleksle çıkardığı top ile Rüştü hatasını telafi etti ve takımının galibiyetinde büyük payı oldu.

Fenerbahçe oyuna iyi başladı, golü yedikten sonra da temposunu hiç bozmadı ve orta sahaya daha da hakim oldu. Fenerbahçe’de Aurelio, Deniz, Appiah ve oyuna her zaman olduğu gibi ikinci yarının ortalarında giren Semih sahanın yıldızı idiler. Anelka’nın, Nobre’nin yerini doldurduğunu söylemek biraz fazla iyimserlik olacaktır. Zaman zaman tenkide uğrayan Nobre’nin Fenerbahçe için ne kadar faydalı olduğu bu maçta bir kez daha görüldü. Futbolda şans denilen faktör, Fenerbahçe’den yana idi. Szymkowiak’ın sol çaprazdan vurup direkten dönen, ardından Fatih Tekke’nin kötü bir vuruşla dışarı attığı top maçın dönüm noktası idi. Trabzon’un Yattara gibi rakibin sol kanadını dağıtan ve iyi ortalar yapan bir futbolcuyu, çok sonra 72. dakikada oyuna alışı da Fenerbahçe’nin bir diğer şansı idi.

Trabzon, UEFA Kupasına gitmeyi düşünüyorsa, bir gün önce Beşiktaş’ın galip gelmesinden sonra bu maçı almak zorunda idi. Ama olmadı; yapamadı.

Maç öncesi ve sonrasında yine üzücü olayların yaşandığı televizyon ekranlarında bir kez daha görüntülendi. Karayolu ile Trabzon’a gelen Fenerbahçe kafilesinin Beşikdüzü ilçesinde aranması sırasında döner bıçaklar, sopalar ve baltaların bulunuşu akıl alacak gibi değildi. Ardından stada gelen Fenerbahçe otobüsünün taşlanması, maç sonrası Fenerbahçelilerin polis araçları ile stattan uzaklaştırılışı, taşlardan korunabilmek için Serkan ile Mahmut Hanefi’nin başlarına polis miğferi giymesi, maç boyunca başkan Aziz Yıldırım’a edilen küfürler spor adına üzücü idi. Yağmur altında oynanan maçta taraftarların koltukları sökerek korunmaları ise trajik ve komik olaylardı.

Seyircilerin insanca maçları izlemesi için FİFA kurallarına göre yapılan koltuklar nedense bizde ya saldırı, ya da korunma amacıyla yerlerinden sökülüyor. Bu da insanın aklına şu soruyu yöneltiyor; bu insanlar koltukta oturarak maç seyretme olgunluğunda değiller mi? Eskiden olduğu gibi insanlar beton zeminler üzerinde oturarak veya ayakta maç seyrettirmek daha doğru mu olacak? Kuşkusuz, böyle yapılmış olsa koltuk söküp sahaya fırlatma eylemi de ortadan kalkacaktır. Yalnızca Avrupa maçlarında koltuklar yerlerine monte edilmeli ve sonra da çıkarılmalıdır. Bizim seyircimiz buna mı layık? Tartışılacak bir konu!...

Maçın hakemi Selçuk Dereli son derece tarafsız bir yönetim gösterdiğini belirtmekte yerinde olacaktır. Selçuk Dereli mutlaka raporunda sahadaki küfürleri raporuna yazacaktır. Bundan doğacak zararı yine Trabzonspor çekecek ve belki de sahası kapatılacaktır.

Sporun spor olduğunu öğrenmemekte direnen akılsız, eğitimsiz seyircilerin ceremesini neden kulüpler çeker bunu anlamak da mümkün değildir.

Fenerbahçe ile puan puana şampiyonluğu kovalayan Galatasaray Ankaraspor karşısında çok rahat bir galibiyet alarak rakibini düşme hattına biraz daha yaklaştırdı. Fenerbahçe’nin Trabzon’da yitireceği puanın hesabını yapan Galatasaray, maçı çok rahat 4-0 kazanırken kulakları Trabzon’dan gelecek habere yönelikti. Fenerbahçe’nin gol haberi gelince attıkları dört gole sarı kırmızılar sevinemediler. İliç, Ayhan, Ergün ve Hakan sahanın yıldızları idi. Ankaraspor ise maça puan alma arzusu ile çıkmamış, vaziyeti idare etmekten öteye gidemediler. Böyle olunca da haklı bir yenilgi alarak Ankara’ya döndüler.

Haftanın ilk maçı Beşiktaş ile V.Manisaspor arasında oynandı. Futboldan uzaktan yakından ilgisi olmayan bir kör dövüşü şeklinde geçen bu maçta kazanan taraf Beşiktaş oldu. Beşiktaş bu maçı Bobo’nun ayağından kazandığı gol ile 1-0 aldı ama işi biraz sıkı tutmuş olsa, Gökhan Güleç bu kadar şansız olmasa, Beşiktaş’ın ligde gol rekoru kırması işten bile değildi. Büyük ölçüde UEFA’yı garantileyen Beşiktaş daha çok Fenerbahçe ile oynayacağı kupa finalini düşüyor olmalıydı. Ancak Beşiktaş bu maçta oynadığı oyunu ve gol kaçırma beceriksizliğini Fenerbahçe önünde de sergilerse kupa finali de silah beyazlılar için hüsrana dönüşebilir.

Ligin orta sıralarındaki Kayserispor Sivassspor maçı bitime iki hafta kala sıralama yönünden fazla bir iddia taşımıyordu. Kayserispor, son haftalarda yitirdiği puanlarla UEFA umudunu yitirmişti. Buna rağmen maç beklenmedik şekilde gollü geçti ve Kayserispor ilk yedi dakikada attığı iki golle oyuna ağırlığını koydu ve deplasmanda olmasına rağmen çok kolay ve farklı bir sonuca giderek rakibini 5-0 yenmeyi başardı. İki takım arasında fark olmamasına rağmen Kayseri fırsatlardan yararlanmasını bildi. Bu maçın yıldızı ise ikinci baharını yaşayan Jonson idi. Sivasspor ise kart cezalısı ve sakatlığı nedeniyle beş oyuncusundan eksik olarak sahaya çıkmıştı.

Ligin düşme hattı en az şampiyonlu kadar önem kazanıyor. Samsunspor Gençlerbirliği’ni, Gaziantep Konyaspor’u, Ç. Rizespor Kayseri Erciyesspor’u aynı sonuçla 2-0; Denizlispor Diyarbakırspor’u, Malatyaspor da Ankaragcünü 1- 0 yenerek bu hafta rahat bir nefes aldılar. Önlerindeki son iki maça daha da rahat baktılar. Ancak Diyarbakırspor için umut biraz daha zordur. Ligin son haftasında oynayacakları Samsun maçı bir bakıma kader maçı olacaktır. Geçen sezon Diyarbakırspor deplasmanda Samsunu 1-0 yenmiş ve Sakaryaspor’u küme düşürmüştü. Bu kez ilahi adalete bakın ki, yine Samsun da Samsunspor ile kader maçı oynayacaklar. Diyarbakırspor geçen sezon Samsun’da kolayca yendiği Samsunspor’u bakalım bu kez de yenebilecek mi?


erdemyucel2002@hotmail.com

Yayın Tarihi : 30 Nisan 2006 Pazar 21:44:10


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?