28
Mayıs
2024
Salı
SPOR

Fenerbahçe Şampiyonluk Yarışını Gol Averajı İle Sürdürüyor

Turkcell Süper Liginin 25. haftası, üçüncülük yarışında iddialı iki takımın; Beşiktaş-Kayserispor maçı ile Kayseri Atatürk Stadında başladı. Beşiktaş’ın 1-0’lık galibiyeti ile sonuçlanan maçta Beşiktaş, takım olarak çok daha iyi, Kayserispor ise tutuk ve rakibinden çekinen bir oyun sergiledi. Kuşkusuz, Beşiktaş Kayseri’ye giderken üç puanı almak amacındaydı ve buna da çok kolay ulaştı. Maçın 7. dakikasında Ali Tandoğan’ın kale önüne indirdiği topu Bobo çok güzel bir kafa ile ağlara bırakınca, Beşiktaş çok daha rahat, Kayseri ise telaşlı bir oyun ortaya koymaya başladı. Bir bakıma final havası taşıyan maçta kalede Cordoba’nın devleşmesi Kayseri’nin gol ümitlerini yitirmesine neden oldu.

Maç içerisinde Cordoba’nın oyunu takip etmediği, yan toplarda zayıf kaldığı iddialarının ne kadar yersiz olduğu bu maçta kendini bir kez daha görüldü. Cordoba kaleciliğinin yanı sıra adeta bir savunma alan oyuncusu gibi yerinde çıkışlar ile arkayı garanti altına aldı. Cordoba’nın yanı sıra İbrahim Toraman, A.Hassan, Kleberson, Koray, İbrahim Üzülmez, Okan Buruk ve Bobo Beşiktaş’ın galibiyetinde büyük payı olan isimlerdi.

Onların yanı sıra Gökhan Güleç sakatlanıncaya kadar rakiplerini meşgul etti ve arkadaşlarının sürekli hücuma kalkmasında da rolü oldu. Maçın en çirkin anı 86. dakikada oyuna giren Sergen’in rakibi ile kafa kafaya didişmesi idi. Belki de hakem Vedat Yüksel’in bu futbolcuları oyun dışına göndermeyişi, maç boyunca yaptığı en büyük hata idi. Sergen gibi bir oyuncunun faule maruz kalmış olsa bile böyle bir harekette bulunması onun futbol kariyerine hiç yakışmadı.

Fenerbahçe-Ankaragücü maçının Fenerbahçe için çok güç geçeceği sanılıyordu. Oysa sarı-lacivertliler Ankaragücü’nü çok rahat 4-1’lik sonuçla geçerek üç puanı aldılar ve Galatasaray önünde averajla da olsa liderliği sürdürdü. Ancak alınan bu sonuca rağmen Fenerbahçe’ni iyi oynadığı yine de söylenemez. Fenerbahçe’nin tek santrforla oynaması ve ikili mücadeleye girmeyi sevmeyen Nobre’ye bu görevin verilmesi, takımın beklenen hücum gücünü zora soktu. Orta sahası daha kalabalık, iki santrforlu Fenerbahçe’nin çok daha kolay gole ulaşacağı da açık olmasına rağmen, nedense C.Daum geldiği günden beri bu sistem üzerinde bir türlü durmuyor.

Cumartesi günkü maçta Fenerbahçe farklı sonuca gittiyse bunda en büyük pay Rüştü, Appiah, Aurello, Tuncay ve Alex’indir. Bu arada oyuna girer girmez topu Appiah’a indiren Semih de göz ardı edilmemelidir. Belki de takımda ilk defa değişik bir düzeni ortaya koyan C.Daum, Deniz’e eski yerinde orta dörtlü de yer vermesi savunmayı biraz olsun rahatlattı. İlk yarıda Fenerbahçe’nin kaçırdığı goller ise biraz laubalilikten, biraz da rakibini küçümsemekten kaynaklanıyordu. Ancak Fenerbahçe gibi bir takımın yediği gol ise evlere şenlikti. Ancak bu golün ofsayt olup olmadığı da tartışılmalıdır. Soldan yapılan ortayı Rüştü karşılayamayınca herkes durdu ve Ankaragücü’nün topu kolayca nasıl kaleye yuvarlayacağı seyredildi.

Ankaragücü maça hırslı ve istekli başlamasına rağmen dakikalar ilerledikçe oyundan düştü, isteksiz ve zayıf bir takım görünümüne girdi. Bununla beraber Ankaragücü’nün iyi oynadığı anlarda oldu ama bunlar çok kısıtlı dakikalardı. Maçın başında Ankaragücü futbolcuları genç hakem Cem Deda’ya yaptıkları itirazlar ile baskı altına almaya çalıştılarsa da bunda başarılı olamadılar. Cem Deda maçı düzgün yönetti ve çıkardığı sarı ve kırmızı kartlarda da çok haklı idi. Kısacası Fenerbahçe bu maç ile yıllardır yaşadığı Ankara kâbusunu üzerinden atmayı başardı.

Haftanın son maçı Galatasaray ile Kayseri Erciyeş spor arasında oynandı. Haftanın en süratli ve en heyecanlı maçını Galatasaray 4-2 kazanırken epey zorlandı ve sonuca son dakikalarda gitti. Kayseri Erciyesspor ise maça çok hızlı başladı ve daha ilk dakikalarda Cenk’in ayağından iki mutlak golü kaçırdı. Bu goller kaçmasa sonuç ne olurdu bilinmez... Erciyes’in ataklarından sonra Galatasaray maça yavaş yavaş ağırlığını koydu. Kayseri savunmasının, daha doğrusu Bouazizi’nin bir anlık boşluğundan yararlanan Ayhan takımını 1-0 öne geçirdi, bunu Necati’nin golü izledi.

İlk yarının bu şekilde sona ereceği beklenirken Montragon ile karşı karışıya kalan Cenk, kalecinin kapattığı köşeden ve topu eline çarptırarak golünü atıverdi. İkinci yarıda yine Cenk Montragon’un hatasından beraberliği getirdi. E.Gerets, Hakan Şükür ve Hasan Kabze’yi de oyuna sürerek elindeki bütün golcüleri sahada tuttu ve her türlü riski de göze aldı. Maçın sonlarına Ümit Karan ve Hasan Kabze’nin golleri ile maçı 4-2 kazanırken Fenerbahçe ile aynı puanla şampiyonluk yarışını sürdürmeye devam ediyor.

Bu maçın ilginç olaylara sahne olduğunu da açıkça söylemeliyiz.Kale önündeki karambolda eli ile topu çizgiden çıkaran Devran’nın bu davranışına hakem Zafer Önder İpek, penaltıyı vermedi. Hakemin durduğu yerden bu penaltıyı görebilmeliydi. Oyunun bitiş düdüğü ile birlikte Adali’nin hakemin başına topu atmasıyla önce sarı, ardından da kırmızı kartı gördü. Böylece maç bittikten sonra oyuncular sahayı boşaltmadan kart gösterilme kuralı belki de Türkiye’de ilk kez bu maçta uygulandı. Maçın sonlarına doğru sinirlerin iyice gerildiği anlarda Galatasaray ve Erciyes’li futbolcuların birbirine girmesi hiç de hoş görüntüler değildi.

Bu arada söylemekte yarar vardır sanırım; sahada kuralları uygulamakla görevli hakemlerle bu ligin yürümesi de çok zordur. Galatasaray maçı bir kez daha gösterdi ki, bu tür formsuz veya art niyetli, kendinden emin olmayan eyyamcı hakemler ligin sonlarında bu işi daha da çığırından çıkaracağa benziyor. Maç sonrası televizyonda izlediğimiz yan hakeminin kendi kendine konuşması, günah çıkarması veya dua okumasını gösteren görüntüler sözcüğün tam anlamıyla bir komedi idi.

İki Karadeniz takımından Trabzonspor üçüncülük, Samsunspor’un da düşmemek için sahaya çıktıkları maçta kazanan taraf Trabzon oldu. Trabzon’un 2-1 kazandığı maçta atılan goller oldukça ilginç idi. Kaleci Kerem’in tutacağı topa dokunan Kenan kendi kalesine attığı golle Trabzon’u 1-0 öne geçirdi ise de Serkan’ın çok güzel ve sert vuruşu ile ilk yarı 1-1 sonuçlandı. İkinci yarıda her iki taraf ta beraberliği bozmak için büyük uğraş verirken Yattara’nın kendi çabasıyla sürüklediği akında kaleye giren topa hamle yapan Fatih Tekke golü kendi adına yazdırdı. Kuşkusuz, bu maçın yıldızı Fatih Akyel ile Yattara idi.

Haftanın Manisa’da oynanan maçında V.Manisaspor Denizlisporu 4-2 yenerek rakibini ligin alt sıralarına indirirken kendisi de Galatasaray, Trabzonspor ve Kayseri Erciyesspor maçlarından sonra rahat bir nefes aldı.Son haftaların başarılı takımı Gençlerbirliği’nin hızı ise Sıvas’ta kesildi. Sıvasspor Gençlerbirliği’ni 2-1; Malatyaspor Ç.Rizespor’u 1-0; Gaziantepspor’da Diyarbakırsporu 2-0 yendi. Diğer taraftan kazanmak için hiçbir uğraş vermeyen Ankaraspor ile Konyaspor golsüz beraberlikle yetindiler.

Turkcell Süper Liginin 25. haftasında Fenerbahçe ile Galatasaray 59’ar puanla mücadelesini sürdürürken 43 puanlı Kayserispor, 42 puanlı Beşiktaş ve 40 puanlı Trabzonspor üçüncülük mücadelesinde ve UEFA Kupasına katılabilme uğraşını veriyorlar. Onların biraz altında da 38 puanlı Gençlerbirliği bulunuyor. Önümüzdeki haftalarda düşme hattından kopmaların başlayacağı da açıkça sinyal veriyor. Samsunspor 20, Diyarbakırspor 22, Malatyaspor ‘un 23 puanı bulunuyor. Düşme hattının biraz üzerinde, düşme hattına yakın olarak 26 puanlı Ankaraspor, 27’şer puanlı Ç.Rize, Denizlispor ve Ankaragücü sıralamada yer alıyor. Gaziantep ise bu hafta Diyarbakırspor karşısında aldığı üç puanla biraz rahatlarken rakibini de iyice ligin dibine itiverdi.

Önümüzdeki hafta Beşiktaş-Konyaspor; Diyarbakırspor-Sıvasspor; Gençlerbirliği-V.Manisaspor; Galatasaray- Denizlispor; Ç.Rizspor- Gaziantep; Ankaraspor- Ankaragücü; Samsunspor- Kayserispor; Kayseri Erciyesspor_ Trabzonspor ve Fenerbahçe- Malatyaspor maçları sıralamaya büyük ölçüde değiştireceğe benziyor.

Yayın Tarihi : 20 Mart 2006 Pazartesi 14:58:21


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?