24
Mayıs
2024
Cuma
SPOR

Fenerbahçe’de İyi ki Niang Var!...

Avrupa Kupalarında Beşiktaş’ın R.Wien karşısındaki galibiyeti, Bursaspor’un da talihsiz bir golle yenildikleri Glaskov Rangers maçlarından sonra Süper Ligimiz ile baş başa kaldık. Bu maçlar sonunda futbolseverler Beşiktaş’a sevinirken, Bursaspor’a da üzüldüler…

Süper Ligde Galatasaray’ın Karabük’e yenilmesi, her hafta galibiyet almasına alıştığımız Bursa’nın da İstanbul Büyükşehir Belediyesi beraberliği haftanın sürprizleriydi. Beşiktaş7ın Trabzon’a yenilmesi ise normal karşılanmalıdır.Böyle olunca da haftaya en kârlı takım olarak Fenerbahçe kaptı.

Galatasaray, haftanın ilk maçında ligin yeni takımı Kardemir Karabük karşısında beklenmedik bir yenilgi alarak taraftarlarını üzdü. Ligin ilk iki maçını kaybeden sonra da peş peşe dört galibiyet alan Galatasaray’ın Karabük engelini de aşarak beşinci galibiyetini alacağını sananlar böylece yanıldılar. Maçın daha 11. dakikasında 2–0 geriye düşen sarı-kırmızılıların şansız bir dönem yaşadıkları da açıkça görülüyor. Kuşkusuz, bunun en başında yönetimdeki uyumsuzluklar, F.Rijkaard’a yöneltilen eleştiriler, gitti gidecek sözleri, sakatlıklar ve yeni alınan yabancı oyuncuların verimsizliği yatmaktadır. Servet’in hafta içerisinde Teknik Direktörüyle yaptığı tartışma sonunda kadro dışı kalması ve yerine oynayan Gökhan Zan’ın goldeki hatası eklenince Galatasaray yine eleştiri yağmuruna tutuldu. Bahane olarak Karabük sahasının bozukluğu, hakemin yanlış kararları ileri sürülüyorsa da bunların hiç birisi bu yenilgiyi affettiremez..

Türkiye’den gitmekten son anda vazgeçilerek Karabük’e alınan Nijeryalı Emenike gibi bir futbolcuyu oyunda karşılayabilmek bir savunma için çok zordu. Emenike geçen yıl Gençlerbirliği ve Ankaragücü’nde antrenmanlara çıkmış, ancak beğenilmemişti. Bu yıl ise Karabük’te harikalar yaratıyor. Bu maçta ne Neill ne sonradan oyuna giren Ali Turan ve ne de Gökhan Zan onu tutabildiler… Emenike tek başına Galatasaray savunmasının altını üstüne getirdi. Buna karşılık büyük umutlarla alınan Pino, Misimoviç, Cana bu maçta hiçbir varlık gösteremediler. Baros’un sakatlığından sonra Galatasaray yine santrfor derdine düştü ve Kewell’i geçen yıl olduğu gibi bu yılda orada oynatmak zorunda kaldı. Böylece Nonda’nın satışındaki yanlış bir kez daha ortaya çıktı…

Galatasaray ilk yarıda çok kötüydü, ikinci yarıda biraz toparlanıp, Barış’ın beklenmedik golünü attıktan sonra umutlandıysa da Karabük savunmasını ve özellikle Deumi, Muhammet ve Togo’yu aşamadı

Fenerbahçe-Gençlerbirliği maçında söylenecek tek bir söz var; İyi ki varsın Niank… Fenerbahçe, Kezman ve Guiza macerasından sonra yıllardır aradığı santrforuna nihayet kavuştu. Başta kaleci Serdar olmak üzere önemli oyuncularının eksikliğine rağmen Gençlerbirliği güçlü rakibi karşısında iyi bir mücadele göstermesine rağmen 3–0 yenilmekten kurtulamadı. Maçın başında Alex’in direği vuran şutu gelecek gollerin habercisiydi. Nitekim de öyle oldu; Niang 21. dakikada ilk golü atmasının ardından son çizgiye inip vurduğu top Aykut’a çarparak ağlara gitti. İkinci yarıda Fenerbahçe 2-0’lık galibiyetin verdiği rehavetle oyunu ağırlaştırdı ve 88. dakikada Gökhan Gönül’ün al da at dercesine Santos’a yuvarladığı topla maçın skoru belirlendi.

Aykut Kocaman ısrarla sürdürdüğü 4–2–3–1 ‘lık sistemi takıma alıştırmış ve kimseyi de işine karıştırmadan teknik direktörlüğünü sürdürüyor… Ancak takımın kondisyonunun ikinci yarıyı da çıkaracak biçimde yükseltilmesi gerekir. Alex bile pabucun pahalı olduğunu anlamış olacak ki, 90 dakika sahada kaldı, attığı sut ve asistlerin yanı sıra oyun süresince koştu… Emre ile Selçuk’un orta alandaki baskıları Gökhan Gönül ve Caner’in bindirmeleri Fenerbahçe’yi daha da ileriye götüreceğe benziyor. Ne var ki, Selçuk’un sakatlığı ve sahalardan bir süre uzak kalma olasılığı takımın zarar hanesine düşülecek bir nottur. Bu maç bir kez daha gösterdiği ki, Bilica ile Cristian’ın bu takıma girmesi oldukça zor… Maçın ilginç bir başka noktası da yönetim ve teknik heyetin kendine takım bul dedikleri Colin Kazım yılmadan çalışmasının sonucu kadroya ve 82. dakikada da oyuna girdi.

Trabzonspor uzun bir aradan sonra Beşiktaş’ı Avni Aker de yenerken bu maç haftanın futbol yönünden en zevkli müsabakalarından birisi oldu. Sürekli yağan yağmurun ağırlaştırdığı sahada böylesine kaliteli bir futbolun ortaya konulması izleyiciler için de büyük şanstı.

Beşiktaş yenilgisinin başlıca nedeni de orta alanının çöküşüydü. Beşiktaş maçın son on beş dakikası dışında pozisyon bulmakta çok zorlandı. Buna karşılık çok koşan Trabzon orta alana sahip olunca da pozisyonları peş peşe geldi. Ancak Kaleci Hakan bir gol dışında rakibine başarıyla karşı koydu. Bir bakıma Şenol Güneş ile B.Schuster arasında taktik savaşı gibi geçen oyun çok daha gollü olabilirdi, ancak her iki tarafın kalecileri buna izin vermediler. 90+4 de Teofilo’nun başlattığı kavgaya diğer oyuncular da katıldılarsa arbede kısa sürede önlendi. Bu sezon Trabzon’da Süper Ligde ilk kez forma giyen Mustafa’nın kafayla attığı gol ise ayakta alkışlanacak cinstendi.

Süper Ligin lideri ve geçen yıldan bu yana on bir maçtır yenilmeyen Bursaspor son yenilgisini İstanbul Büyükşehir Belediye karşısında 27. haftada almış ve şampiyonluğunu tehlikeye sokmuştu. Bu kez de Belediye’den sıyrılamadı. İlk yarıda Belediye, ikinci yarıda da Bursa eline geçen fırsatları cömertçe harcadılar ve golü bulamadılar. Böyle olunca da İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile golsüz berabere kalarak ilk puanını yitirdi. Her iki takımında birbirinin açığını aradığı maçta seyir zevki hemen hemen hiç yoktu. Bu yıl büyük düşüş gösteren Bekir Ozan’ın yerine 70. dakikada Sercan girince tempo Bursa lehine döndüyse de beklenen gol bir türlü gelmedi. Her iki takımda kontratak futbola dayalı oyun tarzını benimsemesi savunmaları daha dikkatli olmaya zorlamıştı. Maç boyunca tehlike yaratan tek oyuncu Volkan idi.Bursa seyirci desteğine rağmen yitirdiği iki puanı önümüzdeki günlerde çok arayacağa benzerse de yine de şampiyonanın en kuvvetli adaylarından biri olduğu da inkar edilemez.

Hikmet Karaman’ın başına geçtiği ve iki maçını kazanan Manisa kendi sahasında Kayseri’ye 2–0 yenilmekten kurtulamadı. Kayseri baştan sona kadar hâkim olduğu maçı Ömer Şişmanoğlu ve penaltıdan Moritz’in golleriyle kazanırken futbol olarak kontrollü ve rakibi zorlayan bir oyun ortaya koydu.

Bu maçın üzerinde durulacak ilginç noktalar vardı. Geçen yıl Kayseri formasıyla ligin gol kralı olan Makukula bu kez eski takımına karşı Manisa’da oynuyordu. Kayseri karşısında başarılı olamayan golcü savunmaya geldiği anda bir de penaltıya sebep oldu.

Kayseri ve Manisa’da Fenerbahçe’nin geçen yılki yedeklerinin oluşu oyuna başka bir hava vermişti. Kayseri’de Önder, Ali Bilgin ve Souleymanou’nun yedeği Volkan Babacan, Manisa’da ise oyuna sonradan giren Gökhan Emreciksin vardı…

Haftanın diğer maçlarında ligin yeni takımı Bucaspor ile bu yıl sorunlar yaşayan, Rıza Çalımbay ile yollarını ayıran Eskişehir ile golsü berabere kaldı. Bu sonuçla da Eskişehir düşme hattında yer alması kaçınılmaz oldu.

Konya karşısında 19 Mayıs stadında Grajciar’ın penaltı golüyle geriye düşen Ankaragücü maçı farklı olarak 4–1 kazandı.

Süper Ligde beş haftadır kazanamayan Sivas, ilk galibiyetini geçen hafta alan Gaziantep karşısında bu kez puanları paylaştılar.

Süper ligin galibiyet alamayan ekiplerinden Kasımpaşa Antalya deplasmanından yine hüsranla dönüyor. Rakibine 3-1 yenilen Kasımpaşa’nın ligde daha hiç siftahı yok…

Bu hafta Süper Lig te milli maç arası var. Türk Milli Takımı Avrupa Şampiyonası elemelerinde 8 Ekim’de Almanya’da Almanya ve 12 Ekim’de Azerbaycan ile deplasmanda oynayacaklar…


erdemyucel2002@hotmail.com
 

Yayın Tarihi : 4 Ekim 2010 Pazartesi 18:16:59


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?