Fenerbahçe’ye Belediye Yine Ceza Kesti!...

Turkcell Süper Liginin 19. haftasında beklenmedik sonuçlar alınırken, Sivasspor ile Trabzonspor rakiplerini yenerek emin adımlarla zirvede arayı açıyorlar... Zirveye ortak olmak isteyen Fenerbahçe, beklenmedik şekilde İstanbul Büyükşehir Belediye’ye 2-0 yenilirken Galatasaray, Beşiktaş ve Ankaraspor’da ’da puan kaybettiler. Bu hafta bir kez daha gösterdi ki, artık küçük takımın bu ligde yeri yok. Anadolu takımları üç büyüklerin yıllardır sürüp giden hegemonyasına son vermişler.

Her maçta her şey olabilir...

Kuşkusuz, haftanın en beklenmedik sonucunu İstanbul Büyükşehir Belediyespor karşısında Fenerbahçe’nin aldığı söylenebilir. Fenerbahçe’nin artık ezeli rakibi ne Beşiktaş ve ne de Galatasaray’dır. Süper Ligde oynadığından bu yana Fenerbahçe’ye en büyük darbeyi İstanbul Büyükşehir Belediye vurmuştur. Haftanınn son maçında da bu gelenek bozulmadı; Olimpiyat Stadında Fenerbahçe tarihi yenilgilerinden birini daha alarak, on kişi kalmış rakibine 2-0 boyun eğdi!.. Bu maçta yine hakem hatalarından söz edildi. Fenerbahçe’nin yediği iki golün ofsayt koktuğunu ileri sürenler oldu. Hakem Cüneyt Çakır’ın maçı çok kötü yönettiği, Belediyespor’lu Mahmut’a haksız kırmızı kart gösterdiği, rakibine en ağır küfürleri sıralayan Emre Belezoğlunu sahada tuttuğu söylendi. Bunlar haklı eleştirilerdir. Ancak sormak gerekir; bu yenilgide Fenerbahçe’nin hiç mi suçu yok? Başka bir deyişle bu sezon Fenerbahçe hangi maçta seyircisini mutlu kıldı? Puan sıralamasına bakın, Ankaraspor puan kaybetmese Fenerbahçe 6.sırada olacaktı.

Fenerbahçe gibi bir takıma bu yakışır mı?

Fenerbahçe’nin bu kötü gidişinde, sıralamada 5. sıraya düşmesinde Aragones’in, yönetimin ve herkesin kan ağladığı, işiz kaldığı dönemde dünyanın parasını alan futbolcularında mı suçu yor ?

Aragones, oynadığı zaman takımın beyni olan Alex ile sorun yaşaması, saha içerisinde oraya buraya koşmaktan başka bir şey yapmayan Guiza’yı kazanacağım diye Semih’i harcaması, küstürmesine yönetim niçin sessiz kalıyor?

Fenerbahçe’nin yabancıları ortada... Onlar olaylara profesyonelce bakıyorlar, maç bitince çekip gidiyorlar... Fenerbahçe sevgisi ve ruhu hiç birisinde yok... Ya Fenerbahçe’nin alt yapısından yetişip diğer takımlarda parlayan futbolcuları... İşte, Belediyespor takım kaptanı Efe’yi gördünüz... Fenerbahçe alt yapısından yetişip yararlanılamayan bir futbolcu...

Bu maçın kritiğine gelince ne yazalım; Belediye sahaya çıktı ve hakkıyla Fenerbahçe’yi on kişi kalmasına rağmen kök söktürdü. Fenerbahçe’nin ikinci golü yemesinden sonra stat üç üç sesleri ile çınlıyordu...

Hepsi bu kadar. Başka söylenecek ne kaldı ki?

Turkcell Süper Liginin 19. haftası Trabzon Avni Aker Stadında Trabzonspor ile Ankaraspor maçıyla başladı. Her iki takım için son derece önemli olan maçta Trabzon zirveden kopmamak, Ankaragücü de ligin altı sıralarından kurtulabilmek içi canlarını dişlerine takarak oynadılar. Bu yüzden de futbol kalitesi yüksek, tempolu, bol pozisyonla, seyri güzel bir oyun oldu. Maça çok hızla başlayan Trabzon, seyircinin de desteği ile rakip kalede ilk dakikalardan itibaren tehlikeler aratmaya başladılar. Ankaragücü daha maçın ilk dakikasında büyük bir tehlike atlattı. Selçuk’un şutu Bora’ya çarptı, Yattara’nın vuruşunu da kale çizgisinden Hasan çıkardı. Ankaragücü, Trabzona kolay kolay teslim olmayacağını gösterirken zaman zaman da hücum denemelerinde bulundu. Orta alanda maçın yıldızı Semavi ve Barbaros’un ve Murat’ın geliştirdiği akınların yanı sıra Jaba da rakip savunmayı bunalttı. Trabzon’un akınları peş peşe sürerken topu bir anda önünde bulan Tayfun takımının beklenen golünü karambolde gerçekleştirdi. İkinci yarıda Ankaragücü, Barbaros’un yaklaşık 30 metreden vurduğu aşırtma ile beraberliği yakaladıysa da 90+1’de duran topa sert bir kafa vuran Burak takımının ikinci golünü çıkardı. Bu gölden sonra da Trabzon 2-1’lik galibiyet ile zirvedeki yerini korudu.

Bu maç ile söylenecek tek söz; canla başla oynayan Ankaragücü’ne yazık olduğudur. Ne yazık ki, iyi oynayan değil de kötü oynaya kazandı. Galibiyeti getiren gol bence hakem hatasından kaynaklandı. Gole neden olan vuruşta, serbest atışı gerektirecek bir faul yoktu. Büyük olasılıkla da Hakem İlker Merat ile yan hakeminin seyirci etkisinde kaldığını söyleyebiliriz.

Sivas kendi sahasında oynadığı dokuzuncu maçta dokuzuncu galibiyetini alarak, düşme hattından kurtulmaya çalışan Kocaelisporu’u 2-0 yendi. Fransa’dan yeni alınan Kamanan ve cezalı Mehmet Yıldız’ın yerinde oynayan Balili’nin golleriyle de liderliğini bu hafta da sürdürdüler. Zorlu kupa maçı ardından Yigidolar zorlanmadan Kocaeli’ni yenerken iki topları da direkten döndü. Takımda Sezer, Musa, Balili, Bilica, Abdurrahman parlayan yıldızlardı. Musa’nın pasıyla Kamanan’ın golü sanki önceden çalışılmış bir pozisyonun tipik örneğiydi.

Lige şanssız ve kötü başlayan Kocaeli, yabancı transferleri ile yeni bir takım kurma çabasında olup rakibi karşısında ezilmedi, sürekli rakip sahada gol aradı. Ancak Sivas’ın savunmasını aşabilmek çok zordu...

Galatasaray, Fortis Kupasından elenmesinin hemen ardından kendi evinde bir darbeyi de Kayserispor’dan ve daha doğrusu Hakem Selçuk Dereli’den yedi. Sivas’da Ümit Karan’ın, Denizli’de Ayhan’ın ardından bu kez de Lincoln’de kırmızı kart görerek takımını eksik bırakarak cezalı duruma düşmeleri takımı zorlamıştı. .

Galatasaray oyuna seyircinin de desteğini alarak hızlı başlamış, Lincoln ve Arda’nın ustalığı ile Kayseri’yi adeta kendi sahasına hapsetmişti. Galatasaray golü erken bulmak istiyordu. Bunun için yüklendiyse de Souleymanou buna izin vermedi. Bu durum 28.dakikaya kadar sürdü ve sonunda Arda’nın kafa pasında Nonda’nın çok zor pozisyonda yere düşürken vuruşu Galatasaray’a beklenen golü getirdi.

Maçın kırılma noktası Lincoln’nün kırmızı kartla oyun dışında kalmasıydı. Lincoln’ün peş peşe, altı dakika içerisinde gördüğü ve sonra kırmızıya çevrilen kartlar haklı mı gösterilmişti? Bunlardan birisinde Kayseri ceza alanındaki itiş kakış sırasında diğeri de ceza sahası içerisinde yere indirilişine ise değil kart penaltı verilmeliydi. İkinci yarıda on kişi başlayan Galatasaray daha çok gol yememeyi amaçlamış, Kayseri ise beraberliği kurtarmakta istiyordu. Bu yarıda De Sanctis kalesinde devleşti, gollük bir çok şutu kurtardı. En azından Kayseri beraberliği kurtarmak istiyordu. Nitekim 90. dakikada Mehmet Eren’in yay çizgisinden vurduğu ve yerden seken topu önü kapalı olduğundan göremedi kucağına gelen top top ağlara yapışıp kaldı. Öylesine gollük şutları önleyen De Sanctis bu golü yememeliydi... Ama futbol da böyle cilveler oluyor.

Kayseri özellikle ikinci yarıdaki oyunu ile galibiyete yakın bir takımdı. Başka bir deyişle de kazanmayı hak eden takımdı... Hakem bu maçta da kayseri’nin iki penaltısını vermemiştir. Bunlardan birisinde Emre hakemin gözü önünde eliyle topu düzeltirken de gülüyordu. Buna penaltı vermeyen ve Emre’ye sarı kart göstermeyen Selçuk Dereli tribünlerden korkmuş olmalı. Ancak eyyamcılığında en güzel örneğini ortaya koydu. Onun kaba tabiri ile kıyağını Lincoln’un atılmasından sonra tribünler küfürlerle verdiler...

Kısacası bu maçta futboldan çok hakemin verdiği yanlış kararlar damgasını vurmuştur.

Beşiktaş’ın Konya deplasmanında tatsız tuzsuz bir maçta gol sesi yoktu... Soğuk havada stada gelenler adeta uyudular. Beşiktaş bu beraberlikle biraz daha zirveden koptu. Maç boyunca her iki takımda pozisyona giremedi... Beşiktaş kazanmak zorunda olduğu bir maçta iki puanı daha yitirirken Mustafa Denizli neler düşünüyor bilmeyiz. Nobre’nin uzun süre kulübede kalması,.Yusuf’’un pozitif bir futbol göstermeyişi için ne denir bilemem ..Beşiktaş’ın en büyük şansı ise kaleci Hakan maç öncesi ısınırken parmağı çıkmasına karşın rakibin kendisine şut atamayışıydı...Hakan’a yalnızca maç boyunca Serhat bir şut attı...

Hepsi o kadar...

Haftanın diğer maçlarında Ankara’da Hacettepe ile Eskişehir 2-2 berabere kalırken, Eskişehir’i yenilgiden kurtaran gol 87. dakikada Batuhan’dan geldi. İkinci yarıya çok iyi başlayan Gençlerbirliği ise kendi evinde Bursa’ya 2-1 yenilirken Koreli futbolcu Shin’in golü görülmeye değer güzellikteydi. İkinci yarıda büyük bir çıkış yakalayan ve hakkı daha üst sıralarda olması gereken Gaziantep ise Ankarasporu 2-0; dipten kurtulma çabası içerisindeki Antalya ve Denizli maçında gülen taraf Antalya oldu. Ara transferdi Kayserispordan alınan Fatih’in attığı birbirinden güzel iki golle Antalya bu maçı 2-1 kazandı.

erdemyucel2002@hotmail.com