Galatasaray Liderliği Ele Geçirdi

Turkcell Süper Liginde ilk yarının bitimine bir hafta kala A.Sami Yen Stadında yapılan liderlik mücadelesinde kazanan takım Galatasaray oldu.

Galatasaray-Sivasspor maçında bu sezon ilk kez boş yer kalmamacasına stadı dolduran sarı-kırmızılı taraftar zorlu bir mücadele izlediler. Maçın bitimine on dakika kala attıkları iki golle rakibini 2-0 yenen Galatasaray, futbol olarak ortaya güzel bir oyun koymuştur. Nefesleri kesen maçta Galatasaray’ın bu galibiyetinde kaleci Orkun’un büyük payı vardı. Mutlak dört golü önleyen Orkun’un daha 4.dakikada, Mohammed’in vuruşunda yaptığı kurtarış belki de maçın kırılma noktası idi. Feldkamp’ın kurduğu takıma ise kimsenin söyleyecek bir sözü yoktu. Song’un yokluğunda Servet hemen hemen bütün savunmanın yükünü sırtladı ve zaman zaman yaptığı yetmiş metrelik deparlarla da tüm oyuna hakim bir oyuncu olarak gözüktü. Onun yanı sıra Nonda, Uğur, Barış ve Mehmet Topal Galatasaray’ın galibiyetinde büyük pay sahibi oyunculardı. Özellikle Uğur’un sağ çaprazdan ortaları ve akın tazelemesi ise rakibi tam olarak çökertti.Bu arada Uğur’un direkten dönen bir şutu ile yedi gollük vuruşu da sarı-kırmızılıların sağ kanattaki üstünlüğünü gösteriyordu.

Feldkamp, Nonda ve Hakan Şükür ikilisi ile hücum gücünü artıracaklarını düşünmüştü. Ancak Nonda’nın sahada basmadık yer bırakmasına rağmen Hakan Şükür istenileni vermekten çok uzaktı. Galatasaray’da hayal kırıklığı gösteren bir diğer oyuncu ise son haftalarda büyük bir düşüş gösteren genç yetenek Arda idi. Tüm maç boyunca yaptığı orta ve serbest vuruşları rakibe teslim etti Kendisine aşırı güvenden yaptığı çalımları da takıma faydadan çok zarar getirdi. Bu yüzden de kendisinden yaşça büyük, sahanın en iyisi Servet ile tartışması ise çok çirkindi. Nitekim bunu gören Feldkamp Arda’ya 74. dakikaya kadar dayandı ve Mehmet Güven ile değiştirdi. Arda’nın yedek kulübeye gitmeden soyunma odasına giderken, 70 yaşını aşmış, dünyaca tanınan teknik direktörüne yaptığı el kol hareketleri, aklınca bravo diye sitem etmesi de çok çirkindi. Bu davranış tek kelime ile terbiyesizliktir.Türk futbolunda bir çok genç yetenek gelip geçmiştir. Erken gelen şöhreti hazmedemeyen bu gençler bir anda sahalardan silinip gitmiştir. Bugün bile onların isimlerini hatırlayanlar çok azdır. Bu bakımdan birileri Arda’ya bunu hatırlatmak zorundadır.

Geçtiğimiz hafta liderliği yakalayan ve on beş yıl aradan sonra bir Anadolu takımının İstanbul’a lider olarak gelişini sağlayan Sivasspor’u da ayrıca kutlamalıyız. Ancak bu maça Sivas şanssız olarak başladı. Maçın 6.dakika’da Sedat’ın, 14.dakikada ise Balili’nin sakatlanarak sahadan çıkmaları büyük talihsizlikti. Balili’nin yokluğu Sivas’ın gol umudu Mehmet Yıldız ile Mohammed başta olmak üzere takımın hücum gücünü büyük ölçüde azalttı. Bununla beraber “Biz sıradan takımız” diyen Bülent Uygun, kısıtlı bütçeye rağmen ligin zirvesindeki bir takım ortaya koymuş olmasından kutlanmalıdır.

Omuzu çıkan Balili’nin sahadan hastaneye ambulansla on yedi dakika geç götürülüşü, Bazı kendini bilmez taraftarların sakatlık anında “Sahtekar Sivas” tezahüratı renkli maçın çirkin anlarıydı.

Trabzon’da kongre krizi yaşanırken geçtiğimiz hafta attığı iki gole bu hafta da yine iki gol atan Gökdeniz takımını sırtlayan adam oldu. Ligde üç büyüklere kök söktüren İstanbul B.Şehir’i 2-1’lik sonuçla geçen Trabzonspor penaltıdan yediği gole rağmen oyuna asıldı ve kazandı. Ersun Yenal’ın “Çok gergin ve etkili bir hafta geçirmiştik. Golü yedik ama oyuncularımı maçı bırakmadı” sözleri maçı tam olarak özetleyen sözcüklerdi. Ersun Yenal’ın bu sözleri bize yazacak bir şey de bırakmadı.

Galatasaray’ın bir puan gerisinde, Sivasspor ile aynı puana sahip Fenerbahçe, Gençlerbirliği önünde adeta ölüp ölüp dirildi. Bir hafta içerisinde iki zorlu maç yapan Fenerbahçe’nin karşısındaki Gençlerbirliği adeta rakibine top oynatmamak için sahaya çıkmıştı. Böyle olunca da istenilen bir futbol ortaya konulamadı. Bununla beraber Fenerbahçe’de yorgunluk açıkça görülüyordu. Gençlerbirliği’ni Bülent Korkmaz saha kenarından adeta ıslıkla yönetti. Onun ıslığına göre takıp hücuma kalktı veya geriye kapandı. Fenerbahçe’nin kurtarıcısı Semih iki uzun savunma oyuncusu arasında sıkışıp kalmasına rağmen, maçın sonlarına doğru attığı iki golle yine takımının kurtarıcısı oldu. Maçın 10.dakikasında Burhan’ın köşeyi bulan sert şutunu benim diyen kaleci kurtaramazdı. Bu golün telaşındaki Fenerbahçe’nin karşısına bu kez kaleci Gökhan çıktı ve Aurelio’nun 45+2de yaklaşık otuz metre topu sürüp attığı şutu tokatladı. Buna karşılık Gençlerbirliği zaman zaman yaptığı atakları da bu kez Volkan önledi.

Fenerbahçe Ankara’da tek kelime ile aslanın ağzından üç puanı her geçen gün form grafiğini yükselten Semih’in sayesinde kazandı. Bu arada Fenerbahçe’nin kurallara göre mutlak bir penaltısının verilmediğini söylemekte de yarar var sanırım.

Şampiyonlar liginden elenen Beşiktaş, kendi evinde Ankaragücü’nü 3-1 yenerken ortada futbol adına yine bir şeyler bulunmuyordu. Başta Bobo olmak üzere Beşiktaşlı futbolcularda form düşüklüğü açıkça görülüyordu. Tello, Delgadı ve Serkan Özkan’ın golleri ise görülmeye değer güzellikte idi. Bu maçta alınan üç puanla Beşiktaş ligin ikinci yarısına umutla girecektir.

Haftanın diğer maçlarında Ç.Rizespor rakip sahada Ankaraspor’u 2-1 yenerek rakibini liin dibine iyice itti. Gaziantep ise kendi evinde Konyaspor’u 2-1; Kayserispor Bursaspor’u 4-1; Denizlispor da Gençlerbirliği Oftaş’ı 2-1 yendiler. Ligin son sırasındaki Kasımpaşa ise uzun süre galip götürdüğü maçta Manisaspor ile 2-2 berabere kaldı

İlk yarının son maçlarında Fenerbahçe-Trabzon, Manisaspor-Beşiktaş, Sivas-Gençlerbirliği maçlarının üst sıralarda etkili olacaktır. Lider Galatasaray’ın Ankara’da Genlerbirliği Oftaş karşısında puan kaybetmesinin zor zor olacağını düşünüyoruz. Ancak futbolda her şeyin olabileceğini de düşünmeliyiz.