2
Mayıs
2025
Cuma
SPOR

Hakem Hataları Zirveyi İyiden İyiye Karıştırdı...


Turkcell Süper Liginin 15. haftası Trabzon’un liderliği sona erdirirken, hakem hataları futbolumuza yine gölge düşürdü. Galatasaray-Ankaragücü maçında Hakem Fırat Aydınus kartlarını çifte standartlı kullandı. Aynı pozisyonlarda on sekiz içerisinde kendisini yere atan M.Baros’a ses çıkarmazken, Burhan’ı sarı kartla cezalandırdı. Haftanın en vahim hatasını Trabzon’u liderlikten indiren Bursaspor’un galibiyet golünde, Sercan’ın en azından 1.m. ofsaytta oluşunu göremeyen Yardımcı Hakem Hakan Yemişken yaptı. Beşiktaş-Ankaragücü maçında ise Gökhan Zan’ın Mehmet Yıldız’ı yaka paça yere indirişini Yunus Yıldırım görmezlikten geldi. Fenerbahçe-Antalya mazında yan hakem Alpaslan Dedaş’ın ikazıyla Bülent Yıldırım’ın iptal ettiği Antalya’nın golü bir hakem faciası değil de nedir ?

Futbol Federasyonu ve Merkez Hakem Komitesi bu hakem, özellikle yan hakem hatalarını nasıl değerlendiriyor bilemeyiz ama kanayan bu yaraya acil neşter vurulmalıdır. İkinci yarıda da takımların kaderiyle oynayan bu hatalar devam ederse Futbol Federasyonu adamakıllı sallanır gibi...

Galatasaray-Ankaragücü maçı ile haftaya başlandı. Önceki haftalarda olduğu gibi bu haftada Galatasaray kısa süreye sığdırdığı golleriyle rakibini çok kolay; 3-1’lik sonuçla geçmeyi başardı. K.Heinz Feldkamp’ın Galatasaray’da yeniden görev almasıyla Michael Skibbe’nin rahatladığını söyleyebiliriz. M. Skibbe, “Futbolumuz Feldkamp ile düzeldi. İki hafta önce nasılsa kendimi şimdi de öyle emniyette hissediyorum” diyerek bu görüşümüzü doğruladı.

Teknik Direktör Skibbe yönetimindeki Galatasaray önceki haftalara oranla çok daha iyi ve organize bir futbol ortaya koydu. Özellikle geçen yıldan çok farklı bir görüntüde olan Lincoln takımı sürükleyen, adeta beyni niteliğinde... Golleri ya attırıyor ya da kendisi atıyor. Bir bakıma önceki yıllardaki Hagi’nin yerini almış durumda... Galatasaray Ankaragücü karşısında Meira ve Servet’in hatalarından Burhan’ın golüyle 1-0 yenik duruma düşmesine rağmen beraberliği Lincoln’un ayağından kazandı.Ardından Baros ve Arda’nın golleri peş peşe geldi. Bu gollerde Ankaragücü savunmasının Galatasaray’ın usta golcülerine karşı koyamadığı açıkça görülüyordu.

İkinci yarıda Galatasaray’ın gollerini arttıracağı sanılıyordu. Ancak sarı-kırmızılı takım sonucu yeterli görmüş olacak ki, rakibin üzerine fazla gitmedi. Bu arada De Sanctis’in çıkardığı bir top vardı ki, benim diyen kaleci bunu zor kurtarırdı. Maçın dikkati çeken yönleri arasında her iki takım lehine penaltı itirazları olduysa da Halis Özkahya haklı olarak penaltıyı vermedi. Bu arada Recep’in kale içerisinden çıkardığı bir topun gol olduğu konusunda itirazlar yapıldıysa da topun çizgiyi geçtiği söylenemez.

Şimdi Galatasaray’ın Beşiktaş karşısında ne yapacağı tartışılıyor ...Galatasaray’ın zayıf bir rakip karşısında üç puana aldığı söyleniyor. Ancak Galatasaray hızlı ve çabuk bir futbol oynuyor. Bu şekilde oynayan takımların rakiplerini kolayca çökerttiği de gerçektir. Mustafa Denizli’nin Beşiktaş’ının da iyi olduğu söylenemez... Ancak bilinen bu tür derbilerin sonucunun önceden kestirilemeyeceğidir.

Gençlerbirliği rakibi karşısında zayıf kaldı. Galatasaray’ın iki golcüsü Baros ve Nonda’ya markaj uygulayamadı. Olağanüstü bir form yakalamış Lincoln’u durdurmak için Samet Aybaba bir önlem alamadı. Böyle olunca da yenilgi kaçınılmaz oldu.Galatasaray biraz daha bastırmış olsaydı farka gitmesi işten bile değildi. Galatasaray’da dikkati çeken bir başka nokta; her zaman ileriye gol aramaya giden ve bu arada savunmayı boşaltan Servet’in bu huyundan vazgeçmiş oluşuydu. Kuşkusuz, birileri Servet’i bu konuda uyarmış olmalı... Gençlerbirliğinden Engin oyundan alındıktan sonra seyircinin aleyhte tezahüratına terbiye dışı el kol hareketleri yapması ise sporculuğa hiç yakışmıyordu.

Haftanın zirveyi karıştıran maçı Bursa da oynandı.Lider Trabzonspor’un sekiz haftadır maç kazanamayan, başta Yusuf olmak üzere bazı as oyuncuları sakat ve cezalı olan Bursaspor karşısında üç puan alacağını sananlar yanıldılar.

Bursaspor kontratak bir futbolu benimsemiş, buna karşılık Trabzon ise nasıl olsa kazanırız havasındaydılar. Bu arada Colman gibi oyunun kaderini değiştirecek bir futbolcuyu Ersun Yenal’ın kenarda tutmasının nedenini anlamak mümkün değildi.

İlk yarısı pozisyon fakirliği içerisinde geçen ilk yarıda Trabzon gol pozisyonuna girdiyse de Umut topu kaleci İvankov’un ellerine attı. Ardından ani kontratak yakalayan Bursa, Gökhan Güleç in önce topu saklayıp, Tayfun ve Giray’ı oyundan düşürdükten sonra topu Senegal Milli Takımı kalecisi T.Silva’nın uzanamayacağı köşeye bıraktı. Gökhan’ın vuruşu çok güzeldi; Silva’ya ise yalnızca topu seyretmek kalmıştı. İkinci yarıda Trabzon oyuna hakimdi. Bu hakimiyet ve kendilerine öylesine güven veriyordu ki, Song bile savunmayı bırakmış, ileride gol arıyordu. Sonradan oyuna giren Colman’ın çabaları da pek işe yaramadı. Bu arada Ersun Yenal ikinci hatasını savunmadan Giray’ı çıkararak Barış Memiş’i oyuna almak ve orta alandaki Hüseyin’i stopere çekmekle yaptı. Böyle yaparak maçı kazanacağını sandı. Nitekim Gökhan Ünal’ın pası ile Umut ile beraberliği sağladı. Her iki tarafta beraberliğe razı olarak maçın bitmesini beklerken, maçtan on dokuz saat önce cezası kaldırılan ve apar topar stada getirilen, ve oyunun sonlarına doğru sahaya sürülen Sercan, Gökhan Güleç’in pasını kovalayarak ve biraz da Song ile Hüseyin’in hatasından faydalanarak son dakikada takımını galibiyete taşıdı; 2-1. Oysa bu pozisyonda Sercan yukarıda da belirttiğimiz gibi en azından 1.m ofsayttı. Böylece yan hakeminin görmediği bu pozisyonla Trabzon liderliği averajla Sivas’a bırakmış oldu.

Trabzon ofsayt golle liderliği bırakmasına rağmen yine de şampiyonlukta söz sahibi bir takım görüntüsündeydi. Bursaspor ise beklediğinden fazlasını aldı. Bursa başa baş bir oyun sergilerken bir takım seyircinin yönetim ve Güvenç Kurtar aleyhine tezahüratına da bir anlam vermek çok zordu. Diğer taraftan Tayfun gibi profesyonel bir futbolcunun kolye ile oyuna çıkıp sarı kart görmesine söylenecek sözü bulamıyorum.

Peş peşe iki haftada altı puan yitiren Beşiktaş oldukça tuhaf bir golle, bu yıl zor günler geçiren Ankaragücünü 1-0 yendi. Rüştü’nün kaleci vuruşuna yükselen Nobre topa erişemedi, Tolga ters bir kafa ile Holosko’nun önüne düşürdü. Çapraz pozisyondaki Holosko’nun kötü vuruşuna rağmen kaleci Serkan’ın köşeye giden topa uzanması sonuç getirmedi. Böylece Beşiktaş’ın tek golü geldi.

Bu yıl lige kötü bir başlangıç yapan, kendi sahasında maç kazanamayan Ankaragücü sürekli taraftarının tepkisini çekiyordu. Ankara takımı bu kötü gidişe son vermek için Beşiktaş karşısında elinden geleni yaptı ve olmayacak bir golle yine sahadan yenik ayrıldı. Maç öncesinde Ankaragücü Başkanı ile Teknik Direktör Ünal Karaman istifa etmiş, takımı yardımcı antrenör Celal hazırlamıştı. Ankaragücü oyuna iyi başladı ve iki gollük pozisyonu da değerlendiremedi. Bundan sonra Beşiktaş oyuna ağırlığını koyduysa da Beşiktaş formasını yüzüncü kez sırtında taşıyan Nobre eline geçen fırsatlardan bir türlü yararlanamadı. Maçın sonlarında ise Gökhan’ın direğe vuran şutu ile Ankaragücü eline geçen beraberlik şansını da yitirdi.

Trabzon’un Bursa karşısında yitirdiği üç puanın ardında Sivas kendi evinde, -10 derece soğukta, buzlu bir zeminde oynadığı lig sonuncusu Hacettepe’yi 2-1 yenince bir anda kendisini liderlik koltuğunda buldu. Kısıtlı imkanları ile ligimizde fırtına gibi esen, gerçekte futbolda bir Anadolu ihtilali yapmakta olan Yigidolar aldıkları bu sonuçla liderlik özlemini bir kez daha tattılar.Sivas’ı galibiyete taşıyan golleri 13 ve 88. dakikalarda Tum atarken Hacettepe’nin tek sayısı da Sandro’nun penaltı vuruşundan geldi. Hacettepe’nin rakibine kök söktüren oyunu ise göz ardı edilmemelidir. Hacettepe bu oyunu ile düşme hattında bir takım olmamalıydı.

Fenerbahçe Dinamo Kiev bozgunundan sonra taraftarlarının protestoları altında ve seyircisinin pek de rağbet etmediği maçta Antalyaspor’u 2-0 yenerken yine de tatmin edici bir futbol ortaya koyamadı. Lige Gaziantep yenilgisi ile başlayan ve sıralamada uzun süre iddiasız yerlerde kalan Fenerbahçe yavaş yavaş yükselişe geçti ve Antalya galibiyeti ile bu hafta 4. sırada bulunuyorsa da Sivas ile arasında yalnızca iki puan bulunuyor.

Fenerbahçe, Antalya karşısında bir sistem ortaya koyabilmiş miydi ? Hayır iki golle rakibini geçti ama ortada futbol ve sistem yoktu. Fenerbahçe’ye iki gol de Lugano’nun eseriydi. İlkinde Alex’in soldan kornerine yükselen Lugano direk dibinde bekleyen Guiza’nın önüne topu düşürdü ve boş durumda kalmış olan Guiza’ya topa dokunmak kalmıştı. Bu maçta da bu adam nasıl gol kralı olmuş dedirten, sayısı pozisyonları değerlendiremeyen Guiza artık bu topa dokunmalıydı. Nitekim de dokundu ve takımını 1-0 öne geçirdi. İkinci golü ise Lugano yine kornerden gelen topu şutladı ve gol...

Bu maçın kırılma noktası 42. dakikada anlamsız şekilde, adeta kart görüp, atılayım dercesine peş peşe rakibe giren, eski Galatasaraylı Volkan’ın oyundan çıkışıydı. Ardından Antalya’nın Abdullah vasıtasıyla kazandığı gol yan hakem Alpaslan Dedeş’in kalkan bayrağı ile iptal edildi. Oysa bu golün ofsayt ile uzaktan yakından ilgisi yoktu... Antalya’nın bu haklı golü verilmedi ve Hakem, Yalçın’in Guiza’nın formasını çekerek yere indirmesine de seyirci kaldı. Kısacası Fenerbahçe’nin haklı bir penaltısına es ! geçildi...

Fenerbahçe’nin dünkü oyununu gördükten sonra bu takımın çok abartılmaması gerektiği düşüncesindeyim. Fenerbahçe yönetimi ne yapıp edip Ocak ayında bazı revizyon ve takviyelere gitmek zorundadır.

Fenerbahçe’de Lugano ile Edu yine sarı kart görerek, aynen geçen yıl olduğu gibi cezalı duruma düştüler. Kuşkusuz, önümüzdeki haftalarda bu oyuncular takımlarında yer alamayacak ve Noel tatiline çıkacaklar...

Haftanın en zevkli ve en güzel maçı ise Kocaeli’nde oynandı. Düşme hattından kurtulmaya çalışan, stadı dolduran taraftarlarının verdiği moralle sahaya çıkan Kocaeli karşısında beklemediği bir takım buldu. Gaziantep başta Tabata olmak üzere Beto, Zurita ve Hakan’ın mükemmel oyunu ile rakibini tam beş golle dağıttı. Kocaeli her zaman olduğu gibi Taner’in ayağından golünü bulduysa da bu sayı yetmedi ve rakibine 5-2 yenildi.

Haftanın diğer maçlarında Kayserispor çok rahat bir oyundan sonra İstanbul Büyükşehir Belediye’yi 2-0, Ankaraspor’da Denizli’yi aynı sonuçla yenerek zirveye ortak oldu. Diğer taraftan Eskişehir ile Konyaspor’un vasat ve zevksiz futbollarından gol sesi çıkmadı...Bu maçta da yine yanlış kalkan yan hakem bayrağı vardı..

İlk yarının bitimine iki hafta kala, bu hafta alınan sonuçlardan sonra önümüzdeki hafta oynanacak olan Denizli-Fenerbahçe; Galatasaray-Beşiktaş; Trabzon-Eskişehir; Gençlerbirliği-Sivas maçları daha da önem kazanmış oluyor.. 



erdemyucel2002@hotmail.com  

Yayın Tarihi : 15 Aralık 2008 Pazartesi 11:37:21


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?
Yorumlarınız
Tayyar Garipağaoğlu IP: 88.242.84.xxx Tarih : 15.12.2008 23:25:31

Hocam sizin Fenerbahçe aceba hangi maçı 11-11 oynadı Fener sıkışır hakem atar Fener kazanır ohhh ne ala