Dünya Kupası 2006 İtalya’nın şampiyonluğu ile sona erdi. Ancak dünya kamuoyu İtalya’nın şampiyonluğundan ve ülkedeki futbol skandalından çok Zidane ve Zidane’nin final maçında Materazzi’ye attığı kafadan, gördüğü kırmızı karttan söz ediyor. Belki de bu olay Fransa’nın kupayı kaçırmasına neden olmuştu ama nedense kimse Zidane’ye kızmıyor ve başta ülkesinin önde gelenleri olmak üzere spor basını da ondan yana tavır koyuyor.
Aslında bu olay oldukça ilginç ve düşünülecek soruları da beraberinde getiriyor. Spor sahalarının içerisindeki küfürleşmelerin önüne geçilebilir mi?
Dünyanın tüm spor kanalları ve spor basını bu olay üzerine odaklanmış durumdadır. Bilindiği gibi gelmiş geçmiş en iyi futbolculardan Zidane milli takımda son kez sahaya çıktığı maçta Materazzi’yi uzatmalarda 110. dakikada göğsüne attığı bir kafa ile yere serıyor. Materazzi ise böyle bir olayı beklediğinden ve Zidane’nin atılmasını istediğinden bir anda kendini yere bırakıyor. Arjantinli HakemHoracio Elizonda bunu önce göremiyor, yan hakeminin ikazı ile ona danıştıktan sonra da Zidane’ye kırmızı kartı gösteriyor. Olay topun dışındaki bir alanda olduğundan çoğu kişi bunu göremiyor. Ancak uyanık bir kamera bunu yakalıyor ve tüm dünya spor kamuoyuna görüntüleniyor.
Aslında çirkin bir olay; spor sahalarında görmek istenmeyen bir davranış biçimi... Ancak ortada bir gerçek var ki, hakemler saha içerisinde sürekli yapılan küfürleşmelerin çoğunu yakalayamıyor. Daha doğrusu küfredenin yaptığı yanına kâr kalıyor. Top oynadığım yıllarda bu tür olaylar benim başımdan da geçmişti. İlk kez bir takımda oynamak istediğimde bu konuda daha kıdemli olanlar bana, “bak iyi düşün sahada öyle küfürler duyarsın ki, bakalım bunlara dayanabilecek misin” demişlerdi. Gerçekten de öyle olmuştu. Saha içerisinde rakip futbolculardan duyulanlar, tribünlerden gelenlere göre çok fazla idi. Suçunuz olsun veya olmasın saha içerisinde küfrün bini bir paradır. Bunda da amaç sizin moralinizi bozmak ve oyundan düşürmektir. Yapılacak en iyi çare de kulaklarınızı onlara kapamak ve oyununuzu oynamaktadır. Hiç unutmam dönemin en ünlü futbolcularından, benim de hayranı olduğum bir futbolcu ile karşı karşıya oynamak mutluluğuna eriştiğim bir gün ondan gelen ağza alınmayacak küfürlere şaşıp kalmıştım. Aradan yılar geçti bir gün ona bu olayı sorduğumda gülmüş, bizim amacımız sana küfür etmek değil seni oyundan düşürmek demişti. Sonra her ikimizde bu olaya çok gülmüş, ardından da spor adına uzun uzun düşünmüştüm.
Zidane olayı da sahadaki küfürleşmelerin doğal bir sonucu idi. Anlaşılan yerli yabancı hiç fark etmiyor, küfürleşme bir taktik icabı spor sahalarında uygulanıyor. Bu olay üzerinde yapılan yorumların en ilginçlerinden birisi de uzman bir doktordan geldi. İstanbul Memorial Hastanase Kalp Damar Cerrahibi Uzmanı Prof.Dr. Bingür Sönmez göğse gelen darbenin kalbin aniden durmasına neden olabileceğini söylediğini basından öğreniyoruz. Tıp dilinde inhibisyon denilen ani ölümün böyle bir anda yaşanabileceğini söyleyen doktor “kafa darbesi, kalbin bulunduğu bölgeye isabet etseydi, kalp damarlarından birini çatlatabilir ve kalp adalesinde hasar meydana getirebilirdi. Kalp kapakçığını bozabilirdi.” Diyerek belki de hiç bir sporcunun düşünmediği bir konuya parmak bastı.
Zidane-Materazzi olayında tahrik var mı? Mutlaka var, Fransa takımının oyun kurucusu ve beyni olan Zidane’nin oyundan atılması İtalya’nın işine yarayacaktı ve nitekim de öyle oldu. Saha içerisinde Fransa İtalya’dan çok daha güçlü ve futbol adına da iyi bir takımdı. Bu olaydan bir iki dakika öncesi Zidane’nin kafasını son anda Buffon çıkarmasa maçın sonucu çok daha başka olur, belki de şampiyon Fransa olabilirdi. Ancak futbol olsalar ile olmuyor. Her şeyden önce biraz şans ve biraz da beceri istiyor.
FİFA’nın Zidane ve Materezzi hakkında disiplin soruşturması açtığını yabancı basından öğreniyoruz. Öte yanda Fransa’da düzenlenen bir kamuoyu araştırmasında da Fransız halkının %61’inin Zidane’yi affettiğini yine basından öğreniyoruz. Öte yandan İtalyan basını da şampiyonluğunun gölgelenmek istendiğini ileri sürüyor. Dünya şampiyonluğumuz ikinci plana itildi, herkes Materazzi ile Zidane’yi konuşuyor diye feveran ediyorlar. Ancak bu olay belki de teknolojinin gelişmesinden ötürü de saha içerisinde futbolcuların konuşmalarını, küfürleşmelerini de çözümleyecek adımların atılmasına neden olacaktır.
Meşhur bir söz vardır; bir musibet bin nasihatten evladır...
erdem@kenthaber.com
Yayın Tarihi :
13 Temmuz 2006 Perşembe 20:20:29