16
Haziran
2024
Pazar
SPOR

Sessiz Derbide Futbol Yoktu


Türkiye’nin ilk sessiz derbi maçında Galatasaray kazançlı çıkarak en yakın takipçisi Beşiktaş’ı 2-1 yenmeyi başardı. Bu maçın ilginç bir noktası da her iki kulübün başkanlarının tribünde olmamalarıydı.Galatasaray başkanı Özhan Canaydın ciddi bir ameliyat geçirmiş, Beşiktaş Başkanı Yıldırım Demirören’de vermiş olduğu demeçten ötürü maça gelmesi yasaklanmıştı. Bunun yanı sıra böylesine önemli bir maçta Feldkamp disiplini öne çıkaran, cesaretli bir tutum sergilemiş, takımın iki ası Hakan Şükür ve Lincoln’u maç kadrosuna almamıştı. Hakan Şükür maç gecesi kızını kampa getirmiş ve ertesi sabah da evine bırakmıştı. Lincoln de yakınlarını otele davet emiş, gece yarısından sonra onlarla sohbet etmişti. Sanırım disiplin her yerde olduğu gibi kulüplerde de ön planda olmalıdır. Nitekim Feldkamp böylesine önemli bir maç öncesi bu kararı uygulamıştır. Sanırım Feldkamp’ın bu davranışı pek çok kulübümüze örnek olmalıdır.

Galatasaray maçı kaybetseydi ne olurdu? O apayrı bir mesele; Feldkamp yine takdir edilmeliydi. Ancak burası Türkiye ne denir, ne yazılır bilemem...

Galatasaray-Beşiktaş maçı futbol olarak vasatın üzerine çıkamadı. Ancak rakibine göre daha iyi görünen Galatasaray maçı almasını bildi. Bu arada sarı-kırmızılıları galibiyete götüren penaltı pozisyonunun tartışmalı olduğunu da belirtmeliyiz. Arda iki Beşiktaşlı arasına girip kendini yere atınca Selçuk Dereli böyle bir davranışı beklermişçesine penaltıyı verdi. Penaltı öncesindeki pozisyonda ise hakem köşe vuruşu ile aut atışı arasında tereddüt etti ve köşe vuruşuna hükmetti. Oysa top Arda’nın ayağından dışarı çıkmıştı.Galatasaray’ın ilk golü de bu arada geldi. Hakan’ın acemice topa çıkışı ve topu ne tutabildi ve ne de yumruklayabildi. Bir anda Hakan Balta’nın önüne düşen topu adete iğine deliğinden geçirircesine Beşiktaş ağlarına yolladı. Böylece Hakan Balta yeni takımında ilk golünü atmış oldu. Özellikle belirtmek gerekir ki, Selçuk Dereli’nin iki yanlış kararı Galatasaray’ın galip gelmesinde büyük payı oldu. Buna karşılık Serdar Özkan’ın geriye çıkardığı topa Tello’nun attığı şut ve gol görülecek güzellikteydi. Maç boyunca Beşiktaş savunmasını dağıtan Nonda’nın penaltısı ise tam bir beceri örneği idi.

Beşiktaş ise her hafta biraz daha futbol düzeyini aşağıya çekiyor. Oyuncularda bir bıkkınlık havası açıkça görülüyor. Bu durum Ertuğrul Sağlam’dan mı, yönetimden mi kaynaklanıyor bilemiyorum. Ancak görünen köy kılavuz istemez örneği Beşiktaş bu oyun düzeni ve savunması ile ne Şampiyonlar ve nede Türkiye süper liginde başarılı olamaz... Her hafta biraz daha form düşüklüğü gösteren ve maç boyunca heyecan içerisindeki Hakan’ın yerine tecrübeli Rüştü kaleye geçmelidir.

Avrupa Kupalarında başarılı, Süper Ligde başarısı olan Fenerbahçe’nin Ankaragücü karşısında alacağı sonuç merakla bekleniyordu. Zica Ankaragücü karşısına Inter’e karşı çıkardığı takımı bozmadan sahaya sürdü. Fenerbahçe maçın baında sonun kadar hakim oynadığı oyunu 2-0’lık net bir sonuçla kazanmaya başardı ve puanını 12’ye yükseltti. Oyuna oldukça rahat başlayan Fenerbahçe başlanıçta gözle görünür bir gol pozisyonuna giremedi. Buna karşılık rakibi de zaman zaman ani ataklar geliştirdiyse de onlarda da başarılı olduğu söylenemez. Bu durum 36. dakikaya kadar sürdü. Fenerbahçe’nin peş peşe kazandığı kornerlerden birisinde Aurellio beklenmedik şekilde Alex’in kornerine vurduğu kafa ile takımını 1-0 öne taşıdı. Bundan sonra Fenerbahçe daha rahat bir şekilde oyuna ağırlığını koydu. Maçın son saniyelerinde Ali Bilgin’in plasesi ile 2-0’lık sonucu ilan etti.

Maçın en ilginç anı R.Carlos’un kendi yarı sahasından kaptığı topla rakip kaleye kadar, 35-40 m. muhteşem bir depar attı. Rakiplerini oyundan düşürdü ve kaleye şut atmayarak topu Kezman’a vermek istedi. Ne var ki, Kezman’ın bu maçta da gol atma yönündeki kısırlılığını düşünemedi. Eren topu Kezman’dan önce alarak uzaklaştırdı. Zico Kezman’a 76.dakikaya kadar dayandı ve sonunda Colin Kazım ile değiştirdi. Bu maç bir kez daha gösterdi ki, ismi ne olursa olsun Kezman bu takımın santrforu olamaz. Her maçta kaçırdığı gollerden sonra hala ondan bir şeyler beklemek çok yersizdir. Kaldı ki, onun yerine oynayacak Semih, Deivid ve Colin Kazım varken...

Fenerbahçe’de sol kanatta R.Carlos ve Wederson büyük bir uyum içersisinde çalıştıkları bir kez daha görüldü. Böylece Fenerbahçe’nin aksayan sol tarafı da büyük bir güç kazanmış oldu.

Maçın hakemi Aytekin Durmaz sözcüğün tam anlamıyla bir felaketti. Fenerbahçe’nin iki penaltısını görmezlikten geldi. Böyle yaparak beceriksizliğini mi, yoksa birilerine yaranmak istediğini gösterdi. Bilemiyoruz... Alex’in on sekiz çizgisi içerisindeki pozisyonunda Emre’nin koluna çarpıp yön değiştiren hareketi en ilkel toplumların maçında da penaltıdır. Bunun yanı sıra R.Carlos’un çizgi içerisinde Da Silva tarafından düşürülmesini de dokuz kusurlu hareketten birisidir. Bir hakem bunları bilmiyor veya göremiyorsa böylesine önemli bir maçta ne işi var?

Her hafta yeni bir beceriksizlik sergileyerek, gol pozisyonlarını harcayan, kendisini sürekli yerlere atan ve rakiple hakemlerle dalaşan Kezman, oyundan alındıktan sonra kulübeye gitmeyerek soyunma odasına yönelmesi, ardından taksi ile stattan ayrılmasına ne denir. Kuşkusu böyle bir davranışta bulana Sırp futbolcuya gerekli cezayı kulüp verecektir ama en doğru karar Onunla yolların ayrılmasıdır. Bu futbolcu artık Fenerbahçe’ye faydadan çok zarar vermektedir.

Bu maçta Fenerbahçe seyircisine yakışmayacak çirkinlikler de vardı. Öncelikle ameliyat geçiren Galatasaray Kulübü Başkanı Özhan Canaydın için açılan alaylı pankartlara hiç gerek yoktu. Burada bazı seyircilerimizin seviyesizlik örneklerinden birisi dana sergilendi. Bunun yanı sıra Ankaragücü’nün başarılı kalecisi, bir çok gol pozisyonunu önleyen Serkan’ın gözüne tribünlerden lazer tutulması da bir diğer çirkinlikti. Onu yapan seyirciye sormak gerekilir, önümüzdeki hafta yapılacak CSKA Moskova maçında bu durum Volkan’a yapılmış olsa hoşuna gider mi ?

Haftanın en ilginç maçlarından birisi Sivas’da Sivasspor ile Bursaspor arasında oynadı. Fenerbahçe maçının başarılı takımı, hafta ortasında Fortis Türkiye Kupasından elenen Sivasspor maçın 3.dakikasında Veli’nin, 29.dakikasında da Cihan’ın golleri ile beklenmedik şekilde 2-0 öne geçtiler. İkinci yarıda düştüğü durumdan kurtulmaya çalışan Sivas fırtına gibi oyuna başladı ve Muhammed Ali ve Mehmet Yıldız’ın golleriyle olmazı başardılar ve 3-2’lik skorla maçı kazanmayı bildiler. Maçın içerisinde gergin anlar yaşanırken zaman zaman futbolcular horoz dövüşünü anımsatırcasına bir.birlerine girdiler. Maçın bitiminde Bursaspor Teknik Direktörü Bülent Korkmaz’ın yine hakemlerden şikayet etmesi yersizdi. Hakem Halis Özkahya gözle görünür bir hata yapmamıştı. Bir takım 2-0 galibiyetten 3-2 yenilgiye düşüyorsa bunun sebebi de hakem olmamalıdır. Sivasspor bu maç sonrası lider Galatasaray’ın bir puan gerisinden ikinci sıradaki yerini korudu.

Son üç haftadır maç kazanamayan, yönetimde sorunlar yaşayan Trabzonspor cezası nedeniyle yine boş tribünlere karşı Konyaspor ile oynadı. Ligin 7.haftasında galibiyeti olmayan, aldığı dört beraberlikle düşme hattına yerleşen Konyaspor bu haftada puana hasret kaldı. Maçın ilk devresi son derece sıkıcı olup taraflar birbirlerine karşı bir üstünlük kuramadılar. Trabzon’da dikkati çeken futbolcuların ne yapacaklarını, nereye koşacaklarını bilememesi dikkati çekiyordu.Ziya Doğan, bu maça öncekilerden farklı bir kadroyu sahaya sürmüş,Ergin, Ömer ve ikinci yarıda da Hasan Üçüncüyü sahada tutmuş, ilk yarıda takımı ateşleyebilecek Ceyhun’u kenarda tutmuştu. İkinci yarıda Trabzon ne yapıp ne edip golü arada ve buna da Gökdeniz’in becerisi, Kaleci Özden’in akıl almaz beceriksizliği ile ulaştı. Ceyhun’dan aldığı pası çok iyi değerlendiren Gökdeniz hemen hemen sıfır noktadan topu Özden’in bacakları arasından filelere gönderdi. Böylece hem Trabzon’u hem de Ziya Doğan’ı kurtarmış oldu.

Haftanın diğer maçlarında Gençlerbirliği OFTAŞ Ç.Rizespor’u2-0 yenerek liğin alt sıralarına itiverdi. İlk yarısı kör dövüşü şeklinde geçen Denizlispor-Kayserispor maçında ikinci yarıda varını yoğunu ortaya koyan Denizli rakibini Kratodvchvil’in penaltıdan ve Bülent’in de kafa vuruşu ile 2-0 yenmeyi başardı. Kratodvchvil’in kaleciyi ters köşeye yatıran ustalığı kadar Bülent’im direğe çaptırarak attığı goller görülmeye değer güzellikteydi. Ligin en alt sırasında 2 puanı olan Ankaraspor bu kez de Gaziantep deplasmanında umduğunu bulamayarak sahadan 1-0 yenik ayrıldı.. Ankaraspor’un yeni futbolcuları, eski Galatasaraylı a Emre ve Necati ve yeni futbolcular yeni takımlarını kurtarmaktan çok uzaktılar.

Haftanın son gününde Gençlerbirliği Kasımpaşa’yı 3-1; İstanbul Büyükşehir Belediyesi de yönetimde zor günler yaşayan Manisa’yı farklı skorlarla 4-1 yendiler.

Bu hafta Fenerbahçe, Galatasaray ve Beşiktaş’ın güçlü Avrupa kupaları maçları bulunuyor. Fenerbahçe CSK Moskova ile Galatasaray Sion ile, Beşiktaş’ta Porto ile zorlu maçlar oynayacaklar.Bu maçlarda takımlarımıza başarılar diliyoruz. 


erdemyucel2002@hotmail.com

Yayın Tarihi : 1 Ekim 2007 Pazartesi 11:34:12


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?