30
Mayıs
2024
Perşembe
SPOR

Süper Ligde İkinci Yarı Başladı


Turkcell Süper Ligde ikinci yarı on sekiz günlük bir aradan sonra Beşiktaş-Konyaspor maçı ile başladı. Süper lig takımları belki de son yılların en kısa devre arasını yaptılar. Ne doğru dürüst dinlenme olanağını takımlar bulabildiler ve ne de ikinci yarıya yönelik hazırlık maçları oynayabildiler. Kuşkusuz, devre arasının böylesine kısa tutulmasının nedeni 2008 Avrupa finallerine Türk Milli Takımının katılacak olmasıdır. Bu kısacık ara içerisinde takımlarımız eksik veya aksayan yönlerine takviye edebilmeye uğraştılar. Ancak devre arası öylesine kısaydı ki, ilk yarıda sakatlanan futbolcularının bile tam olarak tedavileri yapılamadı ve ikinci yarıya da hazır duruma getirilemediler. Örneğin Fenerbahçe’de Appiah ve Deniz’in durumu tam netlik kazamadı. Onun yanı sıra Galatasaray da Ayhan, Lincoln, Linderoth ve Okan’ın durumları da hiç de iç açıcı değil. Ligin ilk yarı lideri Sivasspor da ise takımın bel bağladığı oyuncularından Yasir, Balili, Petkoviç büyük olasılıkla sezonu kapattılar. Afrika kupasının yakında başlayacak oluşu da takımlarımızda oynayan Afrikalı futbolcuların yaklaşık bir aylık sürede Türkiye’den uzak kalacaklarını gösteriyor.

Türkiye Süper liginde ikinci yarının ilk haftasında lider Sivasspor Trabzonspor’u 2-0; Beşiktaş Konyaspor’u 2-1; Galatasaray’da Ç.Rizespor’u 5-2 yenerken Fenerbahçe hayal kırıklığı yarattı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi karşısında yenilmekten son anda kurtularak 2-2 berabere kaldı. Ligde önümüzdeki haftaların çok daha zorlu geçeceği sanılıyor. Sivasspor 40 puanla birinci sırada yer alırken onu 39 puanla Galatasaray, 38 puanla Fenerbahçe ve 37 puanla da Beşiktaş izliyor.

İlk yarının lideri Sivasspor ikinci yarıda da bu başarısının boşuna olmadığını Trabzonspor’u 2-0 yenerek gösterdiler. Sivasta -25 dereceye varan soğuk ve buzlu zeminde oynadıkları maçı sözcüğün tam anlamıyla bileklerinin hakkı ile aldılar. Oyuna sakatlıklar nedeniyle yedi as oyuncusundan yoksun çıkan Sivas da görünen sistemin oturduğu ve takımın bir makine gibi çalıştığı idi. Buzlu zeminde futbolcuların top kontrolü ve ayakta durabilmeleri çok zordu. Buna rağmen ilk yarısı durgun geçen maçın ikinci yarısı oldukça heyecanlı ve hareketliydi.Bu maç sonunda Sivas kendi evindeki on maçta onuncu galibiyetini alarak liderliğini korudu.

Beşiktaş Konya’nın buzla kaplı zemininde Konyaspor’u uzatmanın sonlarına doğru oyuna girin Nobre’nin fırsatçılığı ile 2-1 yenerek ilk haftayı kârlı kapattı. Böylece ikinci yarıya üç puanlık bir kazanç ile başlayan Beşiktaş önümüzdeki haftalarda zirveyi zorlayacağa benziyor.

Beşiktaş-Konyaspor maçının kötü zemine rağmen futbol kalitesi oldukça yüksekti. Her iki takımda galip gelebilmek için uğraştılar, ancak şans Beşiktaş’tan yana güldü. Maçın başlarında Konya, Sedat’ın Rüştü’nün kapattığı köşeden golü bulmasıyla epey umutlandı. Yenilen bu gol bir kez daha gösterdi ki, Beşiktaş’ta kaleci ile savunma arasında bir türlü uyum sağlanamıyor. Beşiktaş’ın son haftalarda yediği gollere baktığımızda kalecinin hep önünün kapatıldığı ve topu göremediğinden yakınılıyor. Konyaspor’un ilk yarını sonlarında iki gollük akını değerlendirememesi maçın kaderini değiştirdi. İkinci yarıda peş peşe gelen kornerlerden yararlanan takım ise Beşiktaş oldu. Önce İbrahim Toraman sonra da 85.dakikada Nobre takımını galibiyete taşıdı. Bu maçın hakkı en azından bir beraberlikti, Konyalıların ikinci yarıda savunmaya çekilmeleri onlara bu yenilgiyi getirdi. Beşiktaş’ta Bobo ile yeni transfer Holosko beklenileni vermekten çok uzaktı. İbrahim Toraman attığı gol ile maçı kurtaran adam oldu. Onun yanı sıra Delgado’nun rakip oyuncuları dağıtması Beşiktaş’ın üç puanını büyük payı oldu. Bu arada maçı yöneten Halis Özkahya’nın mükemmel yönetimi ise göz ardı edilmemelidir. Özellikle Ali Tandoğan’nın penaltı olur mu dercesine kendisini ceza sahası içerisinde yere atmasını sarı kartla cezalandırması çok yerinde bir karardı. .

Galatasaray ilk yarının sonlarında hiçte umut veren bir takım değildi. UEFA Kupasında üst tura çıkması ise tam bir şanstı. Sakat oyuncularının iyileşememesinin yanı sıra Feldkamp’ın durumunun da ne olacağı da açıklık kazanamamıştı. Bu bakımdan Galatasaray-Rize maçında sarı-kırmızılıların işinin çok zor olacağı düşünülüyor. Ancak böyle düşünenler yanıldılar. Feldkamp yönetiminde sahada bambaşka bir Galatasaray vardı. Bununla beraber Galatasaray’ın uzun adamlarını kısa adamları ile hava toplarında önleyemeyen Rize’nin de bu galibiyette büyük payı vardı. Örneğin Servet gibi uzun boylu bir oyuncunun karşısında ondan daha kısa Fahri’yi vermek Susiç’in büyük hatası idi. Feldkamp kısa boylu oyunculardan kurulu Rize karşısında uzun boylu oyuncularına yer vererek rakibi çok iyi incelediğini bir kez daha göstermiş oldu. Kısacası, pek çok kişinin televizyon ekranlarında veya spor köşelerinde yaşlı diye nitelediği Feldkamp bu işi onlardan çok daha iyi bildiğini sahada ortala koyuyordu. Servet, Nonda, Mehmet Topal ve Barış’ın mükemmel ve enerjik oyunları Galatasaray’ın 5-2’lik galibiyetinde büyük payı oldu. Ayrıca Song’un yokluğunda Bouzid onun yerini doldurmaktan çok uzaktı. Hakan Şükür, gol atmaktan çok asistlik yaparak takımının beş gollü galibiyetinde payı oldu. Nonda ise sahada basmadık yer bırakmayarak ve aynı zamanda attığı üç gol ile maçın yıldızıydı. Bu maç bir kez daha gösterdi ki, Galatasaray, kornerlerden gelen toplarda, rakiplerin aczinden çok rahat golü buluyor.

Galatasaray haftanın en güzel futbolunu ortaya koyarken şampiyonluğun da en güçlü adaylarından biri olduğunu da ortaya koydu. Maçın sonlarına doğru Rizeliler tribünleri erken boşaltırlarken maçın bitiminde sarı-kırmızılı otobüsün Rizeli fanatiklerce taşlanması haftanın çirkin olayı idi.

Fenerbahçe ilk yarıda yenildiği İstanbul Büyükşehir Belediyesinden rövanşı Şükrü Saraçoğlu’nda çok kolay alacağı sarınılıyordu. Ancak beklenen olmadı ve Fenerbahçe 81. dakikaya kadar 2-0 yenik götürdüğü maçı Edu ve Deivid’in kornerlerden gelen topa vurdukları kafalarla beraberliği sağladılar. Fenerbahçe Alex’in yokluğunda çok zorlandı. Oyun kuramadı, Semih onsuz gol yollarını bulamadı. Kısacası Fenerbahçe rakibine üstünlük sağlayamadığı gibi rakibin hızlı adamları karşısında savunmasında çok zorlandı. Belediyespor orta alanı kalabalık tutarak ileri adamları ile de etkili oldular. Nitekim bunun en tipik örneği de Gökhan Kaba’nın Volkan ile karşı karşıya kalıp attığı gol idi. Maç 75.dakikaya kadar ortada ve zevksiz oynandı, ancak Belediyespor bu dakikada kornerden golü bulunca beraberliğe razı takım görünümünden bir anda sıyrıldı. Nasıl olsa golü bulur galip geliriz diyen Fenerbahçe işte o anda tehlike çanlarının farkına vardılar. Fenerbahçe 2-0 yenik duruma düştüğü anda silkindi ise ancak beraberliği kişisel becerileri ile Edu ve Deivid sayesinde kurtarabildiler. Liderliğe oynayan bir takımın kaleye doğru dürüst şut atamaması, her şeyin Alex’e bağlanması hiç de iyi değildi.

Haftanın diğer maçlarında Gençlerbirliği’nin iki takımı; Gençlerbirliği ile Gençlerbirliği Oftaş, Ankaragücü de Ankaraspor, Bursaspor Denizlispor aynı sonuçlarla 1-1 berabere kaldılar. V.Manisaspor kendi sahasında umduğunu bulamayarak Kayserispor’a 1-0 yenildi.Ligin son sırasına demir atan ve Olimpiyat Stadında oynamakta ısrar eden Kasımpaşa ise bu hafta da Gaziantep karşısında yenilmekten kurtulamadı. Gaziantep kendisini sıkmadan oynadığı maçı çok kolay 1-0 kazandı. Kasımpaşa bu haftaki oyunu ve takım yönetimindeki yanlışlıklar bir kez daha gösterdi ki, eski bir geçmişi olan takımın süper ligde tutunması çok zor...

Turkcell Süper liginin ikinci yarı başlangıcında dikkati çeken bir nokta da hakemlerdin yanlış kararlar vermeyişiydi. Bu arada futbolcular zaman zaman yaptıkları gibi yan hakemler itirazda bulunmadılar. Hakemlerin kararlarına uydular. Kuşkusuz, bunu da nedeni hakemler arasında kulaklıklı bağlantının oluşundan kaynaklanıyordu. Böyle olunca da orta hakem yakından göremediği pozisyonları yan hakemlere danışarak karar verdi ve böylece ortaya doğru kararlar çıktı.



erdemyucel2002@hotmail.com

Yayın Tarihi : 14 Ocak 2008 Pazartesi 09:34:28


Bu haber hakkında yorum yazmak ister misiniz?