Turkcell Süper Liginin ikinci yarısı çok soğuk bir havada Fenerbahçe-Kayseri Erciyes maçı ile başladı. Kayseri Atatürk Stadında zorlu geçeceği sanılan bu maçta ne yapıp ne edip Fenerbahçe’nin üç puanı kapacağı sanılıyordu. Oysa Fenerbahçe beraberliği maçın sonlarına doğru attığı gol ile kurtarabildi. İkinci yarıya Bülent Korkmaz’ın yönetiminde başlayan lig sonuncusu Kayseri Erciyes ilk yarıda oyun hemen hemen tümüne hâkim bir görüntü çizdi. İkinci yarıda 1-0’lık galibiyetin rehavetine kapılmamış olsaydı Erciyes’in galip gelmesi işten bile değildi.

Fenerbahçe şampiyon takıma yaraşır bir oyun ortaya koyamadı. Kendi sahasında top çevirirken rakip kapanıyor ve pozisyon alıyordu. Oyunun ilk yarısında orta sahada çok iyi mücadele eden Erciyes karşısında oyuna hâkim olamadı. Zico’nun sahaya sürdüğü yeni takımda Deivid hovardaca golleri kaçırırken Tuncay, Mehmet, Appiah, Uğur Boral’ın varlığı ile yokluğu hiç belli değildi. Onlara kalede Volkan’ın Fenerbahçe kalecisine yakışmayacak biçimde yediği gol eklenince yenilgi kaçınılmazdı. Erciyesliler attıkları gole sevinirken öte yanda Appiah, Edu, takıma yeni giren Serkan ve Uğur Boral birbirlerini suçluyorlardı. Ne var ki, Semih’in geriye çıkardığı topa yine de gününde olmayan Alex’in klâsını gösteren vuruşu beraberliği sağladı ve belki de sarı-lacivertliler hakkı olmayan bir beraberlik aldılar. Sırası gelmişken söylemekte yarar vardır Volkan’ın Fenerbahçe kalesinde yediği bu kaçıncı acemilikten kaynaklanan goldür? Fenerbahçe’nin Avrupa kupalarında, Milli Takımda yaptığı bu dördüncü hatadır. Fenerbahçe’nin ikinci yarıda başlamadan önce Rüştü’nün olmayışından ötürü yerli bir kaleci almamakla Volkan ile devam kararı belki de hatalar zincirini sürdürecek 100.yılda şampiyonluğu yine kaptırmasına neden olacaktır.

Bülent Korkmaz’ın takıma yeni bir hava getirdiği açıkça görülüyordu. Ayrıca bu maç bir kez daha gösterdiği ki, ligde artık büyük küçük takım kalmamıştır. Adam gibi futbol oynayan işi götürüyor.

İkinci yarının önemli maçında Galatasaray Ankaraspor karşısında, taraftarlarına hayal kırıklığı yaratmasına rağmen yine de hiç zorlanmadan sonuca gitmesini bildi. Hazırlık maçlarında umut vermeyen Galatasaray ligin en çok berabere kalan Ankaraspor karşısında üç puanı Hakan Şükür ve Sabri’nin golleri ile 2-0 almasını bildi. Bununla beraber bu maçın futbol seviyesi çok düşüktü, sarı kırmızılılar tatsız tuzsuz bir maçı çok rahat aldılar ve Fenerbahçe’nin iki puan kaybı ile zirveye biraz olsun hareket getirdiler. Seyircisiz oynanan maçta Ankaraspor biri kaleci Hakan olmak üzere iki büyük hata yaptı ve haklı olarak sahadan puansız ayrıldı. Song’un Hürriyet’in sırtına tabanla çıkışı ise dünyanın her yerinde kırmızı karttır. Ancak FİFA kokartlı hakem İsmet Arzuman nedense kırmızıyı göstermekten çekiniyor. Ligin beraberlikler takımı karşısında Galatasaray çok iyi pozisyonlar buldu ise bunları değerlendiremedi, farklı kazanacağı bir maçta 2–0 ile yetindi. Ligin ilk yarısındaki ilk maçta çok güzel ortaya koyan ve Fatih Terim tarafından Milli Takıma çağırılan kaleci Hakan’daki bu düşüşü anlayabilmek mümkün değil. Arkasında Kingston gibi bir kalecinin olduğu Hakan’ın kendisine tanınan forma şansını çok daha iyi kullanması gerekir diye düşünüyorum. Bunun yanı sıra Kingston gibi bir kaleci kulübede otururken Fenerbahçe’nin en zayıf yeri olan kalesine bu oyuncuyu ne yapıp ne edip ara transferde alabilmeliydi.

Sırası gelmişken Ahmet Çakar’ın bir sözüne yer vermek isterim; “Volkan Galatasaray’ın, Mondragon da Fenerbahçe’nin kalecisi olmuş olsaydı belki de dün gece lig bitmiş olurdu.”

Beşiktaş zorlu geçeceğini sandığı V.Manisaspor karşısında hiç zorlanmadın sonuca gitti ve seyircisinin de desteği altında maçı kolayca 3–1 aldı, Böylece zirve savaşında bende varım dedi.

Ligin ilk yarısında yanılmıyorsam yalnızca tek gol atabilen Nobre bu maçta parladı. V.Manisa maçı her şeyden önce Nobre’nin maçı oldu ve rakip kaleye birbirinden güzel üç gol atmasını bildi. Sanırım Fatih Terim, bu maçtan sonra Türk tabasına geçen Nobre’yi önümüzdeki haftalarda yapılacak Norveç ve Yunanistan maçları için düşünecektir.

Beşiktaş bu hafta ligin başından beri ortaya koyduğu en güzel oyununu oynadı. Disiplinli, özverili Beşiktaş da özellikle Nobra ile Bobo’nun uyumu görülecek güzellikteydi. Nitekim Nobre’nin attığı üç golde Bobo’nun payı göz ardı edilmemelidir. V.Manisaspor ise beklenenin dışında olmasına rağmen ani ataklarla Beşiktaş kalesinde tehlikeli olmaktan da geri kalmadılarsa da sonuca gitmekten çok uzaktılar.

Haftanın seyri en hoş maçını Trabzonspor ile Kayserispor oynadı. Göze hoş gelen bir oyun ortaya koyan her iki takımda girdikleri gol pozisyonlarından yararlanamayınca maç golsüz sonuçlandı. Bu arada kayseri Gökhan’ın ayağından kazandığı penaltıdan yararlanamadı. Bu atışta kaleci Tolga’nın bakışları adeta topa kilitlenmişti. Nitekim iki hamlede topa sahip oldu ve takımını yenilgiden kurtardığı gibi kaleyi Jefferson’dan yeniden devir aldı. Bu arada Kayseri’nin gollük pozisyonları değerlendirememesi de biraz da beceriksizlikten kaynaklanıyordu. Trabzon’un ikinci yarıda oyuna aldığı Yatara ve Musampa Kayseri savunmasını zaman zaman dağıtan oyunculardı.

Hafta’nın diğer maçlarında Sivasspor Balili’nin ayağından kazandığı gol ile Gençlerbirliği’ni 1-0’lık sonuçla geçti. Ç.Rizespor Antalyaspor’1–0, rakip sahada Gaziantepspor Denizlispor’u 2–0 yenerken Sakaryaspor-Konyaspor, Ankaragücü-Bursaspor 1–1 berabere kaldılar.

Önümüzdeki hafta Fenerbahçe Gençlerbirliği ile hem Türkiye Kupasında hem de ligde karşılaşacak. Bunun yanı sıra Galatasaray Kayseri’ye giderek Kayserispor ile Beşiktaş da Gaziantepspor ile zorlu maçlar oynayacak. Sıralamada yukarılara çıkmak isteyen Trabzonspor ise Manisa’ya konuk olacak. 


erdem@kenthaber.com