Turkcell Süper Ligi Tatilde

Turkcell Süper Liginin ilk yarısı geçtiğimiz hafta oynanan maçlar sonunda Sivasspor’un liderliği ile sona erdi. Fenerbahçe’yi on beş averajla geçen Sivas’ın ligin başlangıcında böyle bir sonuca ulaşacağını hemen hiç kimse beklemiyordu. Ancak beklenmeyen gerçekleşti ve on beş yıllık aradan sonra bir Anadolu takımı ligin ilk yarısını lider olarak kapattı. Sivasspor ilk yarıda diğer Anadolu takımları ile yaptığı maçlarda puan kaybetmemiş veya az zararla çıkmış olsaydı daha fazla puan toplaması işten bile değildi.

Sivas ikinci yarıda bu başarısını sürdürebilir mi?

İlk yarıda oynadığı on yedi maçın on ikini kazanan, birinde berabere kalan ve dört maçı da kaybeden Sivas attığı yirmi sekiz gole karşılık kalesinde on üç gol gördü. Takımı başarıya götüren eski Fenerbahçe golcüsü Bülent Uygun ilk yarıda şampiyonluktan söz etmeyerek bizim böyle bir amacımız yok gibisinden konuşmuş, böyle olunca da rakiplerini hırslandırmamıştı. Ancak ikinci yarıda rakipleri ondan puan koparmaya çalışacak ve bu da Sivas’ı zor duruma düşürecektir. İlk yarıda ligi önde götüren Galatasaray ve ona yetişmeye çalışan Fenerbahçe ve Beşiktaş, Sivas’ı hesaba katmamış, birbirleri ile yarışmış, böyle olunca da Yigidolar aralarından kolayca sıyrılmayı başarmışlardır.

2007-2008 sezonuna başlarken geçen yıl forma giymiş on üç futbolcusu takımdan ayrılmış, yerlerine de on beş yeni isim alınmıştı. Fenerbahçe’nin eski hocalarından Lorant’ın yerine de teknik direktörlüğe Bülent Uygun getirilmişti. Sivas, olaylı Trabzon maçından sonra büyük bir çıkış yakalamıştı. Bunda Mehmet Yıldız, Abdurrahman, Balili, Musa Diallo, Devran ve Mohammed Ali’nin büyük payı oldu. Sivas şehri bu başarıdan ötürü büyük bir onur duyuyor. Bu başarı aynı zamanda toplumda kötü bir intiba yaratan Madımak Oteli faciasını da bir bakıma silmiş gibi görünüyor. Bu arada maddi imkansızlıkları diğer büyük takımlara göre bir hayli kısıtlı olan Sivas için dezavantajdır. Başarının devamı için Sivaslıların el ele verip takımı desteklemeleri kadar iş adamlarının da maddi desteğine gereksinim vardır.

Sivas dışındaki takımlarımızı ligdeki bu aradan yararlanarak Ocak transferinde takımlarının aksayan taraflarını doldurmaya çalışıyorlar. Bunun yarı sıra da as oyuncularını ellerinden kaçırmamaya uğraşıyorlar. Öncelikle Fenerbahçe’de bu sezon sakatlığı nedeniyle bir türlü yararlanamadığı Appiah sorunu var. Onun yanı sıra Avrupa’dan cazip teklifler alan ve takımın orta sahadaki beyni Aurelio’nun durumu da belirsizliğini koruyor. Sezon başında yerini büyük bir başarı elde eden Gökhan Gönül’e kaptıran Önder Turacı takımdan gitmek istiyor. Galatasaray’ın sıcak bakmadığı bu futbolcunun da durumu belirsizliğini koruyor. Alex’in sakatlığı ise Fenerbahçe için ayrı bir sorun. İkinci yarıda tam olarak randıman alınıp alınamayacağı biraz şüpheli olan Alex’in alternatifi Tümer’in 2 Ocak’ta Sivas’taki askeri birliğine katılması gerekiyor. Otuz yaşına kadar her Türk gencinin milli bir görevi olan askerden kaçmayı başaran Tümer bu kez de Almanya’daki bir takımda oynayabilmek için bonservisini aldığını öğrendik. Askerden kaçmak için çeşitli uğraşlar veren bu futbolcuya 2008 Avrupa Şampiyonasında milli formayı giydirirsek yuh! olsun bizlere...

Galatasaray’da yeni futbolcu arayışlarını sürdürüyor. Afrika Kupası’na gidecek olan Song’un boşluğunu Ankaragücü’nden aldığı Emre ile doldurmaya çalışan Galatasaray aynı zamanda takımlarında Orkun ve Aykut gibi iki yetenekli kalecisi olmasına rağmen İsveçli bir kalecinin peşinde... Onun yanı sıra Linderoth’un sakatlık durumu belirsizliğini korurken Ümit Karan takımdan ayrılmak istiyor, Manisaspor ise parasını alamadığı Hakan Balta’yı geri istiyor.Bu bakımdan ligin arasında işi en zor olan takımların başında da sarı-kırmızılılar geliyor.

İkinci yarıda zirveye oynamayı hedefleyen Beşiktaş, Manisaspor’lu Slovak futbolcu Holosko’yu renklerine katmış durumda. Hırçın bir futbolcu olan Holosko’dan ne kadar yararlanılır, bilemeyiz. Buna karşılık İbrahim Akın İstanbul Büyükşehir Belediyespor’a giderken Senegalli milli futbolcu Diatta ile de yollar ayrıldı. Oysa Beşiktaş’ın iyi bir savunma oyuncusu olan Diatta’dan neden yararlanamadığı da ayrı bir tartışma konusudur. Holosko’nun transferi içinde takımın bel kemiği Koray’ın ve geçen sezon büyük bir çıkış gösteren Burak’ın verilmesi de apayrı bir konudur. Burak ise Manisa’ya gitmek istemiyor. Eski hocası Tigana’dan,” hocam beni kurtar” mesajları gönderiyor!..

Süper lığın diğer takımlarının transfer çalışmalarında fazla bir hareketlilik görülmüyor.Ocak transferinde ise her zaman iyi futbolcu bulabilmek çok zordur. Takımlar her zaman yararlanamadıklarını ortaya sürerek kiralarlar veya satarlar. 



erdemyucel2002@hotmail.com