Çiftçi haykırmaya hazırlanıyor

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Yönetim Kurulu Üyesi ve Manisa Ziraat Odası Başkanı Nuri Sorman, oda meclisinin olağanüstü toplantısında 22 Eylül'de miting kararı alındığını açıklayarak, 'Çiftçilerin Haykırışı' adıyla yapılacak mitingde hükümete hesap sorulacağını belirtti.

Ziraat Odası'nda yönetim kurulu üyeleriyle birlikte düzenlediği basın toplantısında mitingle ilgili bilgi veren TZOB Yönetim Kurulu Üyesi ve Manisa Ziraat Odası Başkanı Nuri Sorman, 22 Eylül günü tüm Ege Bölgesi çiftçilerinin katılımıyla Manisa'da gerçekleştirilecek mitingde seslerini duyurmaya çalışacaklarını ifade etti.

Tarım sektörünün çektiği sıkıntıları dile getiren Sorman, "Atatürk'ün dediği gibi; 'Ziraat ekonominin temelidir'. Ülkemizdeki tarımsal ekonomi, sanayileşme neticesinde meydana gelmiştir. Tarım sanayi ve hizmet sektörümüze istihdam ve ham madde sağlamaktadır. 2000'li yıllardan sonra ülkemizde izlenen IMF, Dünya Bankası, Dünya Ticaret Örgütü gibi tarımsal politikalar nedeniyle desteklerin kalkması neticesinde üreticimiz üretemez hale gelmiştir. En büyük etken, girdi maliyetlerimizin yükselmesi, girdi desteklerinin kesilmesi, afet fonlarının kaldırılmasıdır. Tarımda bu desteklerin kesilmesi neticesinde ülkemizde diğer sektörler de sıkıntıya girmektedir. Son yıllarda tarım girdilerinin azalması ve tarımcının alım gücünün düşmesi sonucu ülkemizde krizler yaşanmıştır. Ekonomimizin temel taşı olan bu sektör artık bu görevi görmemektedir. Ekonomiye yön veren tarım sektörünün gerek üretimde ham madde olarak, gerekse tüketimde satın alma gücü olarak ortaya çıkan zafiyetler ülke ekonomisini de tehdit eder hale gelmiştir. Kendi kendini besleyen 7 ülkeden biri olan ülkemiz, bugün tarım ürünlerinde ithal eden bir ülke haline gelmiştir" dedi.

Türkiye'de kişilerin verdiği vergilerle kurulan tarıma dayalı sanayiinin artık ülke insanlarına değil, dış ülke çiftçilerine hizmet eder hale getirildiğini öne süren Sorman, bunun en güzel örneğinin tekstil sanayiinde görüldüğünü kaydederek, "Bugün Türkiye'de bin 400 ton iplik işleme kapasitesine sahip olan iplik fabrikalarımız, ihracatının yüzde 33'ünü teşkil eden tekstil sektörümüzde ham maddesinin yüzde 50'sinden fazlasını ithal etmektedir. Pamukta yaşanan bu sıkıntı diğer tarım ürünlerine yansımış, geçmişte olduğu gibi ürünler arasında, ülkemizdeki tarım ürünleri pamuk fiyatlarına göre endekslenmiş ve üreticinin ürünlerde geliri düşmüştür" diye konuştu.

Ziraat odaları yöneticileri olarak çiftçilere yol gösterici olarak görevlerini en doğru şekilde yaptıklarını vurgulayan Sorman, "Tarım birliklerinin hazırlamış olduğu raporlar, özellikle maliyet çizelgeleri hala daha bazı siyasetçiler tarafından popülist maliyetler olarak görülmekte ve ziraat odalarının çıkardığı maliyetler yüksek görülmektedir. Bizler ülke ekonomimize katkıda bulunmak, üretmek, çiftçimize ürettirmek ve bu ülkeyi refaha eriştirmek için birlikte çalışmaktayız. Amacımız yüce önderimiz Atatürk'ün direktifleri ve devrimleri doğrultusunda hareket ederek ülke ekonomisine katkıda bulunmak, siyasetçilerimize tarımsal politikalar hakkında bilgi vermek, yardımcı olmak, üreticilerimizin de hak ve çıkarlarını korumaktır. Bu ülkenin bölünmez bütünlüğünün teminatı olan biz üreticiler, bugün bu teminatımızla tehdit altındayız. Çünkü girdi maliyetlerinin yüksek olması, ürün fiyatlarının düşük olması nedeniyle üretici, öz sermayesini yahut toprağını kaybetme, satma noktasına gelmiştir. Zor şartlar altında üretimini inatla sürdürmeye çalışan bu üreticilere mutlaka hak ettiği hakkın verilmesi gerekmektedir" şeklinde konuştu.

Çiftçilerin hakkını savunmak, tarım sektörünün karşı karşıya olduğu olumsuz faktörlerin ortadan kaldırılmasını sağlamak amacıyla hükümet yetkililerine ve siyasetçilere seslerini duyurmak için 22 Eylül 2005 tarihinde Manisa Sultan Meydanı'nda saat 11.00'de miting yapılacağını tekrarlayan Sorman, "Bizim açıkladığımız maliyet raporları doğru mu değil mi; bunun cevabını üreticimiz katılacağı meydanda kamuoyuna ve hükümete bildirecek. Ülkemizde enflasyonun hala yüzde 8-10 gibi gösterilmesine rağmen üretici girdilerinde en önemli kalemlerde; gübrede yüzde 52, akaryakıtta yüzde 35 civarında artış görülmektedir. İlaçlar ve tohum fiyatları asgari yüzde 22-25 civarında artmıştır. Üreticimiz ürettiğini satamaz duruma düşürülmüştür. Ülke ekonomisine katkıda bulunan, ham madde üreten, kazanmadan vergi veren üreticilerimiz desteklenmezse bu ülkenin ekonomisi ayakta duramaz. Taşıma suyla değirmen dönmez. 22 Eylül mitingimizin Türk çiftçisine yakışır şekilde geçeceğine inanıyoruz" dedi.